Should i call traduction Turc
3,061 traduction parallèle
- Okay, should I call you a cab?
- Tamam. Sana bir taksi çağırayım mı?
Should I call the central?
Merkezi arayayım mı?
Or should I call Fred Seymour in Accounting and find out?
Ya da muhasebeden Fred Seymour'ı arayıp ne olduğunu öğrenmeli miyim?
Why should I call?
Niçin arıyayım ki?
Should I call him?
Ona telefon mu etsem?
What should I call you, sir?
Ne zaman arayacağım seni?
Or should I call you Commander?
Ya da seni Komutanı aramak gerekir?
Or should I call you Noatak?
Yoksa sana Noatak mı demeliyim?
How should I call her when she's acting like a low-life whore?
Kenar mahalle dilberi gibi davranırken ona nasıl hitap etmem gerekiyor?
Should I call her "Lady"?
Hanımefendi mi diyeceğim?
Should I call the sitter?
Bakıcıyı arayayım mı?
I do hope your little convocation, should I call it, was...
Umarım küçük bir çay sohbeti yaparız ve...
Should I call Yochay?
Yochay'ı çağırsam mı?
I should call V and tell her that.
V'yi arayıp söylemem lazım bunları.
Um... maybe you should give Gibbs a call?
Şey belki de Gibbs'i aramalısın?
Okay, I guess I should call Chris.
Tamam, sanırım Chris'i aramalıyım.
Should I have my people call your people?
Bizimkilere sizinkileri aratayım mı?
Eva, I know you don't like your folks, but maybe you should call them.
Eva, sizinkilerden hoşlanmıyorsun biliyorum ama belki de onları bir aramalısın.
- Should I pick up the phone and call the police?
- Ne? - Şu telefonu açıp polisi arayayım mı he?
- Well, maybe I should call...
- Belki, onu ara...
You think maybe I should call'em, see if they want to come to the ceremony?
Sence törene gelmek isteyip istemediklerini sormak için aramalı mıyım?
Maybe I should call him and thank him for all the gift that keeps on giving.
Belki de onu aramalı ve bana yaşattığı bu hediye için teşekkür etmeliyim. - Teşekkürler.
Yeah, I know. Maybe I should call the hospital and check in.
Belki de hastaneyi arayarak kontrol etmeliyim?
I'll call her later. Should we get food?
Yemek yiyelim mi?
Walter, should I call the paramedics?
Onlar onu hastaneye yatırır.
- Call the police, how the hell should I know?
- Git polis çağır oğlum, ne bileyim ben.
Will you call me or should I?
Sen mi söyleyeceksin yoksa ben mi?
Should we call the lawyer before I pour my tea?
Çayımı koymadan önce avukatı aramalı mıyız?
So then I should call the office when I want to be informed.
Yani bilgi almak istediğimde ofisi aramalıyım.
Hey, you want I should call the cops?
Hey, istersen polisi arayabilirim?
I should just call him.
Arasam daha iyi.
This is all I need on yelp. We should call 911.
Viyaklarken tek ihtiyacım olan budur 911'i aramalıyız.
I don't know if we should call the police.
Polisi aramak konunda emin değilim.
Maybe I should call him.
Arasam mı acaba?
All right, I think you should call them.
Bence onları araman lazım.
Maybe you should call Emily first.
Belki de önce Emily'i aramalısın.
I should call the police.
Polisi arasam iyi olacak.
Well, not an actual date, but she said I should call her.
Aslında, bildiğin çıkma değil, ama onu aramam gerektiğini söyledi.
Or maybe I should call you "Snippy"?
Yoksa sana Snippy mi demeliyim?
Oh, I guess we should just call it, then.
En iyisi kapatalım bu konuyu.
Maybe you should watch a cautionary tale that I like to call The Nutty Professor.
Belki de benim Üşütük Profesör dediğim hayat hikâyesini izlemelisin.
I think we should call it quits, professionally...
Bu yüzden galiba bitirmeliyiz. Hem profesyonel hem kişisel anlamda.
I'm wondering if I should call the police.
Polisi aradığımda ne olacak çok merak ediyorum.
You know, maybe I should call the police.
Belki de polise haber vermeliyim.
Uh, but I think I should call the cab back and return to mine.
Ama sanırım taksiyi geri çağırıp, evime dönmeliyim.
You know, I think you should call first, Ms. Delaney, the next time you want to drop by my office.
İlk seferde aramanız gerektiğini düşünüyorum, Bayan Delaney,... bir sonraki sefere isterseniz habersiz gelebilirsiniz.
We'll start a new gang, maybe I'll lead it, we'll call it.... We should hook up.
Birleşelim.
I think we should call the police.
Bence polisi aramalıyız.
Well, listen, in the future, should any problems arise, I'd like to be the first call you make.
Peki, dinleyin gelecekte herhangi bir problemle karşılaşırsanız, önce beni arayın.
I don't think we should call Julia Sublette just yet.
- Henüz Julia Sublette'yi çağırmak gerektiğini düşünmüyorum.
Yes, Edwin, I do still think you should call your mother.
Evet, Edwin. Hâlâ anneni araman gerektiğini düşünüyorum.
should i call him 17
should i call an ambulance 17
should i call the police 24
should i be worried 118
should i come back 18
should i 439
should i keep going 16
should i have 37
should it 54
should i stop 22
should i call an ambulance 17
should i call the police 24
should i be worried 118
should i come back 18
should i 439
should i keep going 16
should i have 37
should it 54
should i stop 22
should i be jealous 21
should i leave 33
should i go 64
should i say 36
should i be 87
should i go on 17
i call shotgun 25
i call her 23
i called it 59
i call you 38
should i leave 33
should i go 64
should i say 36
should i be 87
should i go on 17
i call shotgun 25
i call her 23
i called it 59
i call you 38
i call death 27
i called him 132
i called you 172
i call him 32
i call the shots 24
i called earlier 21
i called her 89
i call your name 20
i called 270
i called them 49
i called him 132
i called you 172
i call him 32
i call the shots 24
i called earlier 21
i called her 89
i call your name 20
i called 270
i called them 49