Smooth move traduction Turc
77 traduction parallèle
Smooth move, Ex-lax.
İyi hareketti, Müshil.
I can't wait for another smooth move.
Başka bir kibar davranış bekleyemem.
- Smooth move, Sparky.
- Zekice bir hamleydi, Sparky.
Smooth move, Gilligan.
Hoş bir hareket, Gilligan.
Smooth move, ex-lax.
Müthiş hareket, ex-lax.
Smooth move
İyi hareket.
- [Laughs] Hey, smooth move, Flanders.
Helal be, Flanders.
Smooth move, alexander graham bell.
Güzel hareket, Alexander Graham Bell.
- Smooth move, Justice.
Harikaydı Justice.
- And, by the way, just a real smooth move running to your mommy.
- Ve, bu arada kızıl annene koşup gitmen, çok şık bir hareket.
Smooth move, Big K!
İyi hareketti Koca K!
Smooth move, Exlax!
Güzel düşüş!
Smooth move.
Yavaş ol.
Smooth move, Mr. Iglesias.
Akıllıca bir hareket, Bay Iglesias.
Hey, smooth move on the joystick.
Hey, joysticki yavaş hareket ettir.
Smooth move, Homer.
Çok zarif bir hareket Homer.
- Smooth move, Nigel!
- Yavaş hareket et, Nigel!
Zack, honey, I can't seem to find the Smooth Move laxative tea.
Zack, tatlım, Yumuşak Hareket rahatlatıcı çayı bulamıyor gibiyim.
I guess I could wait for her to drop something and then say, "Smooth move, ex-lax."
Bir şey düşürmesini bekleyebilir ve "düzgün hareketti, eski gevşek" diyebilirim.
You know, that seat belt thing was a pretty smooth move.
Biliyor musun, emniyet kemeri düşüncen çok hoş bir hareketti.
Smooth move, Doctor Love.
İyi numaraydı, aşk doktoru.
Yeah, smooth move, mom.
Evet, yumuşak bir giriş!
Smooth move, Metamucil.
Yumuşak el, Metamucil.
- Smooth move on our part. Get back to the cemetery, torch the kids'bones.
Tamam mezarlığa geri dönüp çocukların kemiklerini yakmalıyız.
But in a hotel, out of bed, pop the kettle on, one smooth move.
Ama otelde, yatağınızda, ketılı çalıştırın, hayatınızı kolaylaştırın.
- Smooth move, that.
- Çok iyi hareketti.
Sss. I was just telling her about my smooth move last night. Oh, you must tell it really well.
Dün geceki olaydan bahsediyordum.
Smooth move, Mom, tricking Dad into having lunch at the one place that doesn't serve beer.
Babamı bira satmayan tek yere götürmen çok akıllıca, anne. Nasıl ya?
Smooth move!
Mükemmel hareketti.
Smooth move.
Dikkatli ol.
Smooth move there, Pops.
Şık hareketti babalık!
Whoops. Smooth move, Ferguson.
Yavaş ol Ferguson.
But my entourage serves me. And "smooth move, Ferguson" is not funny to me.
Ama benim maiyetim bana hizmet eder ve "Yavaş ol Ferguson" bana hiç de komik gelmiyor.
Smooth move, Ferguson.
Yavaş ol Ferguson.
Explain to me why "smooth move, Ferguson" is funny!
Bana "Yavaş ol Ferguson" nun niye komik olduğunu açıklayın!
Well, while you were away, we ordered Mexican food. And the delivery guy tripped, and then mister Griswald said, "smooth move, Ferguson."
Siz yokken Meksika yemeği sipariş etmiştik ve teslimatçı çocuk tökezledi ve sonra Bay Griswald dedi ki ;
We are going to recreate all the events surrounding "smooth move, Ferguson" exactly as they occurred.
"Yavaş ol Ferguson" olayındaki tüm her şeyi yeniden canlandıracağız,... aynı orijinalinde olduğu gibi.
Now that I've killed that bug, I'd like to call this "smooth move, Ferguson" recreation meeting to order.
O böceği de öldürdüğüme göre, bu "Yavaş ol Ferguson" canlandırma toplantısını başlatmak istiyorum.
Smooth move, Ferguson!
Yavaş ol Ferguson!
Ha ha ha! - Smooth move, Ferguson.
- Yavaş ol Ferguson.
Makes a smooth move.
Kolay çıkış sağlar.
[Jazzy Singsong] Now, what you gotta do... if you wanna get a kiss... is act real smooth and make your move like this.
Şimdi, eğer onu öpmek istiyorsan sakin davranmalı ve böyle yapmalısın.
You let somebody move in with you, you make all these little compromises to smooth things along, and the next thing you know, you're on some macrobiotic diet, you're listening to Joni Mitchell!
Birinin senle yaşamasına izin verirsin, herşeyin düzgün yürümesi için bütün bu uzlaşmaları yaparsın ve sonraki şey ´ ; lanet bir diyettesin.
Your feet shall be smooth... As you move through the valley of death!
Ölüm vadisinde yürürken ayaklarının altı yumuşacık olacak.
Well, I move smooth. I take instruction easily. I'm not afraid to try new things.
Şey, akıcı hareket ederim, söyleneni yaparım ve yeni seyir denemekten korkmam.
Smooth move, Ajax.
Akıllı hareket, dostum.
Real nice move, Lt. Smooth.
Oh ne harika Teğmen İşleri Kolaylaştıran.
"That's too big, I have to go around that." Or, maybe it'll see smooth sailing and just move on.
"Bu çok büyük bunun çevresinden dolaşmalıyım", diyebilir. Ya da önünün açık olduğunu görüp hareket etmeye devam edebilir.
Smooth move.
Yavaş hareket.
- Very smooth cigarette move.
- Müthiş bir yakma hareketi.
Maybe it has to do with that little move He made towards your knee - Smooth.
Belki de "pürüzsüz" dizine doğru yaptığı hamledendir.
move 8969
moves 40
moved 33
movement 69
move it or lose it 23
move it 2576
move your feet 54
move your ass 143
move out of my way 19
move your car 23
moves 40
moved 33
movement 69
move it or lose it 23
move it 2576
move your feet 54
move your ass 143
move out of my way 19
move your car 23
move closer 21
move your hand 39
move out of the way 104
move over 401
move out 424
move it along 71
move in 316
move in with me 38
move up 92
move on 540
move your hand 39
move out of the way 104
move over 401
move out 424
move it along 71
move in 316
move in with me 38
move up 92
move on 540
move fast 40
move faster 33
move forward 97
move it up 29
move now 53
move your hands 21
move yourself 17
move it in 19
move down 21
move along 326
move faster 33
move forward 97
move it up 29
move now 53
move your hands 21
move yourself 17
move it in 19
move down 21
move along 326