English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ S ] / Step in time

Step in time traduction Turc

168 traduction parallèle
Step in time! Step in time!
Tempo tutun.
- Step in time!
Tempo tutun.
- Step in time!
- Tempo tutun.
Step in time!
Tempo tutun.
Step in time, step in time come on, mateys, step in time
Tempo tutun. Haydi çocuklar, tempo tutun
Step in time
Tempo tutun
Step in time, step in time Step in time, step in time
Tempo tutun, tempo tutun
Never need a reason, never need a rhyme We step in time, we step in time
Neden ya da kafiye gerekmez, Tempo tutun yeter
Kick your knees up, step in time Kick your knees up, step in time
Dizler yukarı, tempo tutun Dizler yukarı, tempo tutun
Never need a reason, never need a rhyme Kick your knees up, step in time
Neden ya da kafiye gerekmez, Dizler yukarı, tempo tutun
Round the chimney, step in time Round the chimney, step in time
Bacayı dönün, tempo tutun Bacayı dönün, tempo tutun
Never need a reason, never need a rhyme Round the chimney we step in time
Neden ya da kafiye gerekmez, Bacayı dönün tempo tutun
Clap like a birdie, step in time clap like a birdie, step in time
El çırpın, tempo tutun El çırpın, tempo tutun
Up on the railing, step in time Up on the railing, step in time
Tepeye çıkıp tempo tutun Tepeye çıkıp tempo tutun
Never need a reason, never need a rhyme Up on the railing, step in time
Neden ya da kafiye gerekmez, Tepeye çıkıp tempo tutun
Over the rooftops, step in time Over the rooftops, step in time
Haydi çatıya tempo tutun Haydi çatıya tempo tutun
Step in time Over the rooftops, over the rooftops
Çatının üstünde tempo tutun
Link your elbows, step in time Link your elbows, step in time
Kol kola girin tempo tutun Kol kola girin tempo tutun
Never need a reason, never need a rhyme When you step in time, you step in time
Neden ya da kafiye gerekmez, Tempo tutun yeter
Mary Poppins, step in time!
Mary Poppins, tempo tut.
They're at it again, step in time At it again, step in time
Gene gelmişler, tempo tutun Gene gelmişler, tempo tutun
They're at it again, step in time
Gene gelmişler, tempo tutun
Ow, step in time Ow, step in time
Ah, tempo tutun Ah, tempo tutun
- Step in time
- Tempo tutun.
Votes for women, step in time Votes for women, step in time
Kadınlara oy ver tempo tutun Kadınlara oy ver tempo tutun
It's the master, step in time It's the master, step in time
Beyefendi, tempo tutun Beyefendi, tempo tutun
- It's the master, step in time
Beyefendi, tempo tutun
"Step rrrrright in! Presenting here for the first time..."
Yaklaşın!
You've just seen a man who started out at the same time you did take a big step up in the department, which you'll never do unless you get hold of yourself.
Benim için büyük bir hayal kırıklığısın Dixon. Az önce, mesleğe seninle aynı zamanda adım atan adamı gördün.
This big step back in time is touching, don't you think?
Zamanda, geriye doğru atılan bu büyük adım çok etkileyici, öyle değil mi?
( woman ) Changing step at the march in quick time.
Adımları marşla beraber hızlıca değiştiriyoruz!
I'll let you know the next step in the right time
Gidebilirsiniz, Zamanı gelince... sonraki hamleyi... size haber vereceğim!
A step back in time, dear friends.
Şimdi geçmişe bir adım atıyoruz, sevgili dostlar.
Next time you step in the middle of one of my deals to help me with my arithmetic, I'll sell you to the first one-eyed carnival freak I find for a pack of chewing gum.
Bir daha pazarlığıma karışıp aritmetik bilgisi taslarsan karşıma çıkan ilk tek gözlü ucubeye satarım seni,..
It's a Marx Brothers movie every time I step in my office.
Büroma ne zaman girsem Marx kardeşler filmi oynuyor.
If you ever travel back in time, don't step on anything.
"Eğer zamanda yolculuk edersen, sakın bir şeye basma."
All of these years the first time ever you stepped forward in these offices it's to ask me to step down.
Tüm bu yıllar boyunca ilk kez bu bürolara ayak basıyorsun benden istifa etmemi istemek için.
Says he doesn't have any choice in what they serve, and that violates his civil rights. - You can step in, work full-time as one of my investigators.
Benim dedektiflerimden biri olarak çalışabilirsin.
It's the last time I'm going to step in
Ve bir daha asla tavuk doldurmam.
Do you think it's time to take the next step in our relationship?
Vicky. Sence artık ilişkimizde bir sonraki kademeye geçme zamanı gelmedi mi? - Bu gece mi?
Dad, what she's saying is you've had your moment in the sun... and now it's time for you to gracefully step aside.
Baba, demek istediği artık tepedeki vaktin doldu ve artık nezaketle aşağı inmen gerekiyor.
I got out in time, but... my father... he said he was too old to walk a step.
Ben zamanında kaçtım ama babam yürümek için çok yaşlı olduğunu söyledi.
Now it's time for us to step up and once again prove ourselves creatively... in the marketplace.
Şimdi yaratıcılığımızı göstermemizin tam zamanı piyasada.
There comes a time in a woman's life when she realises she needs to take the next step.
Her kadının hayatında, bir sonraki adımı atması gereken bir dönem olur.
Unless we're parked in San Diego Bay, you're at war every time you step on this boat.
San Diego körfezine gönderilmediğimiz sürece, sen bu geminin üzerinde yürüdüğün her an savaştasın.
One step at a time, in complete silence... we creep through the Marantaceae stems.
Yavaşladığımız bir an, tam bir sessizlik hakim... Bir dua çiçeği ailesinin içinden süzülüyoruz.
And having established his location, if one were to go one step further, and compare the times of Lane's phone calls with the time of Anna Knight's death, as established by the post mortem...
Ve yerini tespit ettiğimize göre, bir adım daha ileri gidersek ve Anna Knight'in otopside tespit edilen ölüm saatini, Lane'in telefon görüşmesi yaptığı saat ile karşılaştırdığınızda...
I've been waiting a long time for one of you big spenders to come in and step over that line.
Uzun zamandır siz, büyük tüketicilerin, Gelip, sınır? geçmenizi bekliyorum.
Yo, damn, nigga. Every time I step up in this motherfucker, you runnin'the joint!
Lanet olsun zenci, neden her seferinde ben uğraşıyorum.
And as for step five time makes sure we're never in the same place twice no matter how much we wish it.
- 5.kademedeysen... - Ne kadar istesen de... - Aynı yerde iki kere olamazsın.
And as for step five time makes sure we're never in the same place twice no matter how much we wish it.
- Ve 5.kademede değilsen... - Ne kadar istesen de aynı yerde iki kere olamazsın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]