Within hours traduction Turc
1,384 traduction parallèle
There will be, sir, within hours.
Birkaç saat sonra edilebilir efendim.
If we wake up Lieutenant Reed or the MACOs... they will be incapacitated within minutes, dead within hours.
Eğer Teğmen Reed veya MACO'ları uyandırırsak... birkaç dakikada güçsüz kalır, birkaç saatte de ölürler.
the last group we sent was compromised within hours.
Son gönderdiğimiz grup birkaç saat içinde görevini kötüye kullandı.
We can expect to hear from Tamazaki within hours.
Birkaç saat içinde Tamazaki de ortaya çıkar.
You can expect to hear from Tomazaki within hours.
Birkaç saat içinde Tomazaki'den haber alırız.
Within the last eight hours or so.
Son sekiz saatte falan olmalı.
Saddam Hussein and his sons must leave Iraq within 48 hours.
Saddam Hüseyin ve çocukları 48 saat içinde Irak'ı terk etmelidir.
I hope to make Falaise 32 miles inland within 40 hours.
50 km içerdeki Falaise'e 40 saatte ulaşırım.
How can you get 3,000 within 14 hours?
Temiz iç çamaşırları giy... 14 saatte nasıl 3000 elde edebilirsin ki?
I want this letter signed within twenty four hours.
Yirmidört saat içinde bu mektubun imzalanmasını istiyorum.
Nowadays, if you get to the hospital within 10 hours... they can reattach the fingers neatly.
Bugünlerde, hastaneye 10 saat içinde gidersen parmaklarını yerine kolayca dikebilirler
All licenses and permits already been fast-tracked. We get have them within 24 hours.
Aslında dürüst olmak gerekirse bu kızlara destek vererek doğru yaptığımı hissediyorum.
Within 14 hours, anybody exposed to the virus will become symptomatic.
Michelle, 14 saat içinde, virüs kapmış olan herkes bulaşıcı bir hale gelecek.
The estimated time of death is within six hours.
Tahmini ölüm süresi altı saat.
- Two to five million dead within 48 hours.
- 48 saatte iki ila beş milyon ölü.
These people will all be dead within two to three hours.
Şu an gördüğün insanların tamamı önümüzdeki 2 - 3 saat içerisinde ölmüş olacaklar.
You deliver within 24 hours, I'll pay you $ 5 million.
24 saat içinde getirirsen,... 5 milyon dolar vereceğim.
Five Covenant operatives currently in custody apprehended within the past year. - We have 48 hours.
Şu anda gözaltında olan beş Mutabakat ajanı.
It's estimated that within 24 hours, it will consume over half of all Internet bandwidth.
24 saat içinde, tüm internetin bant genişliğinin yarısına bulaşacağı tahmin ediliyor.
Seeing that we haven't had any solar flare activity within the past 24 hours, I'd have to say it was done intentionally.
Son 24 saat içinde güneşte patlama olmadığına göre..... kasıtlı yapılmış diyebilirim.
If the money is not deposited within 24 hours, she dies.
24 saat içinde para gelmezse, kız ölür.
i will require a decision within 24 hours... please, stop speaking to me, mr.
24 saat içinde karar vermenizi isteyeceğim. Lütfen benimle konuşmayı bırakın Bay Farnum.
You come into camp, rent my lot, within six hours, you blow in a guy's eye with Wild Bill Hickok backing your play.
Kampa geliyorsun, arazimi kiralıyorsun... altı saat içinde, Bill Hickok'u da arkana alarak... birini haklıyorsun.
Standard of care is primary closure within six hours.
Standart ilk yardım. altı saat içinde olmuş.
Be prepared to initiate the pulse within two hours.
İki saat içinde ateşlemeye hazır olun.
They fell sick within four hours of each other.
4 saat farkla hasta oldular.
Well, every course marked with an X... is too far to play a round and get back to work within four hours... except The Desert Sands, The Meadows, and The Lakes Country Club... which are within distance.
Çöl Kumları, Çimen ve Göl Golf Kulübü hariç... - ki bunların mesafesi uyuyor. - İyi görünüyor.
Go to any activity at the vault within the last 15 hours.
Kasada son 15 saat içindeki aktiviteyi göster.
If the Iraqi antiquities are not recovered within 48 hours, statistically, they will probably be sold into private art collections and lost forever.
Irak antikaları 48 saat içinde bulunmazsa, istatistiksel olarak özel sanat koleksiyoncularına satılacak ve sonsuza dek kaybolacaklar.
The M.E. estimated he died within the previous 24 hours. There a problem?
Adli tabip, 24 saat içinde öldüğünü tahmin ediyor.
- All died within 36 hours.
- Hepsi 36 saat içinde öldü.
Within 10 seconds you're gone, and 24 hours later you're back.
10 saniyede gidivermişsin... ancak 24 saat sonra geri geliyorsun.
Congratulations, Chloe. Within 24 hours, you managed to tick off the entire school.
Tebrikler Chloe. 24 saat içinde bütün okulu kızdırmayı başardın.
Pneumonic plague has a rapid onset... and most untreated patients die within 48 hours.
Pnömonik veba süratle bulaşıyor ve tedavi edilmeyen hasta 48 saat içinde ölüyor.
It should be ready for launch within 24 hours.
24 saat içinde fırlatılmaya hazır olmalı.
Within 24 hours, it was all over the Net.
24 saat içinde her yere yayıldı.
We don't know what caused the blackout, but we've run some blood tests, and we'll have the results within a few hours.
Göz kararmasına neyin sebep olduğunu bilmiyoruz. Ama bazı kan testleri yapıyoruz. Sonuçları bir kaç saat içinde almış oluruz.
You know those weapons will be out of the city within 24 hours.
Biliyorsun, 24 saat içinde o silahlar şehirden çıkacaklar.
Within two hours, you must find Jacko and recruit some more troopers and depart.
İki saat içersinde, Jacko'yu bulmalısın ve yeni askerler çıkarmalısın ve hareket etmelisin.
I would be within the physical presence of bears 24 hours a day for months at a time.
Ayılarla tüm ay boyunca, ve günün 24 saati fiziksel temas içinde bulunuyorum.
Saddam Hussein and his sons must leave Iraq within 48 hours.
Saddam Hüseyin ve oğulları 48 saat içerisinde Irak'ı terk etmeliler.
He died within a few hours.
Birkaç saat sonra da öldü.
I can have her on the plane within 48 hours.
48 saat içinde onu uçağa bindirtebilirim.
Death within the last... nine hours.
Son dokuz saat içinde ölmüş.
if we do not locate this trapdoor within four hours Be killed by the virus anyway.
Eğer 4 saat içinde kapağı bulamazsak zaten virüs bizi öldürecek.
All events have been prohibited and all members have been ordered to return to Korea within 48 hours.
Tüm faaliyetler yasaklandı ve tüm üyelerin 48 saat içinde Kore'ye dönmeleri emredildi.
In the first three hours, the population within a ten-mile radius will receive the highest doses of radiation.
İlk üç saatte, 10 millik yarıçapta bulunan nüfus, radyasyonun en yüksek dozuna maruz kalacak.
I've learned the terrorists may detonate a nuclear device within the next two hours.
Az önce teröristlerin nükleer bir aygıtı önümüzdeki iki saat içerisinde patlatabileceklerini öğrendim.
No one can stop her if we don't get her within a few hours.
Bir iki saatte ona ulaşmazsak kimse onu durduramayacak.
My source found evidence which indicates that within approximately 48 hours, Basarov will receive a transmission regarding where and when the sale is taking place.
Kaynağımın bulduğu bilgilere göre yaklaşık 48 saat içinde Basarov satışın ne zaman ve nerede olacağına dair bir mesaj alacak.
I'll expect you within the next 24 hours.
Seni 24 saat içinde bekliyorum.
hours 6338
hours ago 400
hours left 40
hours later 138
hours earlier 17
hours from now 39
hours to go 16
hours straight 73
hours a week 59
hours now 24
hours ago 400
hours left 40
hours later 138
hours earlier 17
hours from now 39
hours to go 16
hours straight 73
hours a week 59
hours now 24
hours away 26
hours of community service 33
hours a day 443
hours and 143
hours or so 21
within 177
within a month 17
within reason 49
within days 16
within a year 31
hours of community service 33
hours a day 443
hours and 143
hours or so 21
within 177
within a month 17
within reason 49
within days 16
within a year 31