Years on the force traduction Turc
121 traduction parallèle
Mattei has the finest service record in 15 years on the force.
Mattei, 15 yıllık hizmetiyle mükemmel bir sicile sahiptir.
Well, Mr. Niles, I've been 38 years on the force.
Evet, Bay Niles, 38 yıldır bu teşkilattayım.
I've got seven and a half years on the force.
Emniyette yedi buçuk yıl görev yaptım.
You know, I got 20 years on the Force.
Biliyorsun, 20 yıldır polisim.
Yes, a few more years on the force... and I might even be persuaded to run for the public office.
Evet, polis gücünde bir iki yıl daha... ve sonra belki de yÖnetim bürosuna geçerim.
Yes, I must admit I have often wondered, considering my years on the force... and my numerous accomplishments, why recognition was not forthcoming earlier.
Evet, bezen ben de yıllarımı verdiğim polis teşkilatının... bunca başarıma karşın neden bu kadar geciktiğini açıkçası merak ediyordum.
And after all these years on the force, I wouldn't know what to do.
Bunca yıl polis teşkilatında çalıştıktan sonra ne yaparım bilmiyorum.
I have 28 years on the force, a wife and five kids, and a blind guy and a deaf guy are making me look like an asshole.
28 yıllık polisim, karım ve 5 çocuğum var, ve biri kör, biri sağır iki adam... beni aptal yerine koyuyorlar.
Eighteen years on the force, six on Narcotics, four on Safe and Loft and the guy's never fired a gun.
Teşkilatta on sekiz, narkotikte altı, devriyede dört yıl geçirdi. Ve daha bir kez bile ateş etmedi.
Now, believe it or not, 22 years on the force, I never had to use one of those things before.
Şimdi, ister inanın ister inanmayın, 22 yıl polis gücünde, daha önce o şeylerden birini hiç kullanmak zorunda kalmadım.
In honor of your 30 years on the force.
Polisteki 30'uncu yılının onuruna.
- You're a celebrated lawman. Fifteen years on the force.
Ünlü bir kanun adamısın, halk seni seviyor.
All those years on the force, I missed enough of your birthdays.
Polisken kaç yıl boyunca sizin doğum gününüzü unutmuştum. Benimkini unutmaya hakkınız var.
Thirty years on the Force.
Seattle Emniyet'inde 30 yıl.
All my years on the force I never even fixed a ticket, let alone an arrest warrant. - You couldn't pull one little string?
Emniyetteki onca yılımda tutuklama emrini bırak tek park cezasını bile iptal ettirmedim.
Dad was the perfect cop, 25 years on the force.
Babam mükemmel bir polisti, 25 sene sürekli çalıştı.
And I must say, Miss De Vil... you are the most remarkable case of rehabilitation I've known in all my years on the force.
Çok teşekkürler. Söylemeliyim ki, Bayan De Vil... çok dikkate değer bir düzelme gösterdiniz işimde bunu iyi anlamayı öğrendim..
Twenty-seven years on the force and I never got to swim on the job.
Yirmi yıldır polisim ama daha önce hiç yüzmek zorunda kalmamıştım.
Twenty years on the force and I've never seen something so horrible.
20 yıldır bu mesleği yapıyorum, ama böyle dehşet bir durum görmedim.
It was made especially for her to commemorate five years on the force.
Beş yıllık hizmetlerinin anısına, onun için özel olarak yapılmışlar.
22 years on the force with the same partner.
22 sene boyunca aynı partnerle çalıştı.
I haven't been on the force all these years for nothin'.
Bunca yıldır boşuna bu mesleği yapmıyorum.
You've been on the force for 10 years... a detective for three, you still don't know what to do?
"Yayacağım, sanırım." mı? 10 yıldır emniyette üç kişilik dedektiflik yapıyordun, ne yapacağını hala bilmiyor musun?
You know, I've been on the force for 20 years, almost time for me to retire, and I haven't shot a gun once, except on the range, of course.
Al. Biliyorsun, 20 yıldır teşkilattayım. Neredeyse emeklilik zamanım geldi ve şimdiye kadar silahımı hiç ateşlemedim.
I was on the force 30 years.
30 yıl polislik yaptım.
- Sergeant, I've been on the force 30 years, and I've never seen such fear on anyone's face as on this girl's.
- 30 yıldır teşkilattayım,... ve daha önce, bu kızın yüzündeki korku gibisini görmedim.
On the contrary, what is surprising is that a man like me could remain all those years watching life as a spectator before he discovered the force that was in him, but...
Tam tersine, asıl şaşırtıcı olan,... benim gibi bir adamın,... yaşadığı bütün o yıllar boyunca, hayata seyirci kalıp,... kensinde olan büyük gücü keşfedememiş olması, ama...
I've been on the force 18 years. It's been my good fortune not to have killed anyone in that time.
18 senedir teşkilattayım, ve bunca zamandır kimseyi öldürmediğim için şanslıyım.
He uses the grain in the wood and takes again the familiar themes of the Frieze of Life reducing them to an essential force and simplicity for which he has been searching for 10 years,
Ağaçtaki parçaları kullanıyordu ve tekrar Efriz Hayat'ın temalarını yakalıyordu içindeki temel gücü ve basitliği indirgiyordu ki on yıl boyunca bunu aradı.
He's been on the force four years.
Dört yıldır polis.
Ten years on the police force.
10 yıldır polis teşkilatındaymış.
20 years on the force, I never had so much excitement!
Yırmı yıIdır görevdeyim böyle bir şey olmadı.
I've been on the force for twenty-seven years.
Yirmi yedi yıldır bu mesleği yapıyorum.
Been on the force 20 years, not a scratch on me.
20 senedir görevdeyim, bir çizik almadım.
Sure, She's been on the force for 20 years.
Kesinlikle, 20 yıldır polis teşkilatında çalışıyor.
Yeah, I've been on the force 22 years.
Evet, 22 yıldır polisim.
– Been on the force for 22 years.
22 yıldır polis.
No, he hasn't been on the force in years.
Onu görmeliyim. Bu gerçekten çok önemli.
A remarkable man. 30 years on the police force.
30 yıl polislik yapmış.
In 30 years on the police force, do you think I ever said,
30 yıl polislik yaptım. Çavuşa gidip şöyle dediğimi gördün mü :
Ten years from now, Gareth will head the Seismology Task Force and will design a system to predict earthquakes.
On yıl sonra, Gareth Sismoloji Görev Biriminin başına geçecek ve depremleri tahmin edecek bir sistem geliştirecek.
Been on the force so many years you think you've seen it all, but you haven't.
Bunca yıl meslekte her şeyi gördüğünü sanıyordun, ama görmedin.
Lester lvar was on the force for 30 years.
Lester Ivar, polis gücünde 30 yıl boyunca çalıştı.
Years ago... when I was first on the force, I heard about somebody called the Engineer.
Seneler önce, polisliğe başladığımda... mühendis adı verilen birinden bahsedildiğini duymuştum.
He was in the Air Force... and we were apart for 4 years on and off.
Hava Kuvvetleri'ndeydi ve dört yıl boyunca ara sıra görüştük.
Two years I was on the police force... in East St. Louis, and I know what they are.
Doğu St. Louis'te 2 yıI polis olarak çalışmıştım... zencilerin nasıI olduğunu bilirim.
This decree will come into force on the first of December, 1939... and applies to all Jews over 12 years of age.
Bu zorunlu emir 1 Aralık 1939'da yürürlüğe girecektir. 12 yaşını geçmiş olan bütün Yahudiler'e uygulanacaktır.
I've been on the force for 27 years, so I'm used to stress.
İşteyken sloganımı bilirsin.
Right, and they knew that there would be an outside investigation, so they created the circle hoping that we'd do exactly what the Air Force did ten years ago back off and cover up what couldn't be explained.
Ayrıca, bir araştırma yapılacağını biliyorlardı on yıl önce Hava Kuvvetleri'nin yaptığı gibi üstünü örteceğimizi umarak çemberi oluşturdular.
On the force for 39 years.
39 yıl boyunca görev.
We just do it. Twenty-five years I've been on the force.
Bunu yapıyoruz... 25 yıldır polis gücündeyim.
years on the job 27
years on 20
years 15110
years ago 5618
years old 4883
years later 514
years older than you 21
years of experience 32
years older than me 22
years together 37
years on 20
years 15110
years ago 5618
years old 4883
years later 514
years older than you 21
years of experience 32
years older than me 22
years together 37
years ago today 35
years of age 170
years to life 41
years before 33
years older 43
years earlier 42
years old now 31
years now 204
years apart 22
years of service 23
years of age 170
years to life 41
years before 33
years older 43
years earlier 42
years old now 31
years now 204
years apart 22
years of service 23