Богат traduction Turc
890 traduction parallèle
Он очень богат?
Durumu iyi mi bari?
О, он достаточно богат.
Yeteri kadar kazanıyor.
Он богат, и если ты прошляпишь этот шанс - тебе же будет хуже.
Tam bir para babası ve eğer ki bu fırsatı tepersen senin için çok kötü olur.
Я не богат, но мы могли бы обзавестись маленькой семьей.
Ben zengin değilim, ama bir aile kurabiliriz.
Я богат, хорош собой, и тогда этот Хардвик оставит тебя в покое.
Zenginim, sevimliyim sonra, şu Hardwick seni rahat bırakır.
Я знаю одного человека. Он очень богат, и он меня любит.
Belki buradan giderim.
Он очень, очень богат.
Uygunsuz olduğunu biliyordum ama umurumda değildi.
Я достаточно богат. Чтобы вести образ жизни, подобающий джентльмену нужны деньги.
Bir centilmen gibi rahat yaşamak için insanın parası olması gerektiğini hep biliyordum.
Многие мои друзья обнищали, а я богат, как принц.
Ama ben bir prens gibi yaşıyorum.
Но богат, как принц.
Bir prens gibi...
- Он богат?
Zengin mi?
Мистер Берштайн, не будь я так богат..., стал бы по-настоящему великим человеком.
Biliyor musunuz, Bay Bernstein bu kadar zengin olmasaydım gerçekten büyük bir adam olabilirdim.
Богат ты или беден, его не обмануть.
Zengin ya da fakir, hiçbir önemi yok...
Надеюсь, он богат и мнит себя ловким картежником.
Umarım çok zengindir ve iyi kağıt oynayabildiğini sanıyordur.
- Какая разница, если богат?
- Zengin olduktan sonra ne fark eder ki?
- Полагаю, вы знаете, что я богат.
- Çok zengin olduğumu biliyorsunuz.
Я не так богат.
- Onlar gibi zengin de değilim.
Недда, тот, кто богат сегодня, завтра может стать бедняком.
Nedda, bugün zengin olan bir adam yarın fakir olabilir!
- Мой тоже богат, но такой зануда.
- Benimki de paralı. Ama çok sıkıcı.
Если ты богат, мог бы выстроить себе дом побольше.
Eğer o kadar zenginsen, neden daha büyük bir tane inşa edemedin?
Богат?
Zengin mi?
Кто богат?
Kim zenginmiş?
- Ты не богат?
Sen değil misin?
Если бы ты был богат, всё было бы по-другому.
Eskiden senin gibi birisiyleydim, ve o bana yeter.
Если ты не богат, ты ничего из себя не представляешь.
Gerçek şu ki, paran yoksa bu ikinci fiyasko oluyor.
- Значит, он не богат?
- Zengin değil mi dedin?
Вилетт был богат. А теперь я не смогу оставить их себе, так мне сказал отец Логан.
Villette zengindi..... ama artık parayı alamam.
Питер богат.
Peter çok zengin.
Он богат, потому что у него монополия на продажу календарей.
Takvim piyasasını tekeli altında tuttuğu için bu kadar bu zengin.
Он богат, у него есть всё.
Adam zengin, çok varlıklı.
Ты очень умён, Лайнус. И очень богат.
Çok akıllısın, Linus ve çok zengin.
"В летнюю пору люби и гуляй, Плещется рыба, богат урожай..." [Гершвин]
"Yaz zamanı ve yaşam kolay. Balıklar zıplıyor, pamuklar büyümüş."
Я постараюсь, насколько в моих силах, обрисовать вам ее характер хотя он столь противоречив и богат оттенками - что раскрыть его в двух словах немыслимо.
Kontes'in kişiliğini elimden geldiğince iyi anlamaya çalışacağım ne var ki böyle kısa bir süre içinde anlamak için fazla sayıda gizemli zıtlıklarla ve inceliklerle dolu bir kişiliğe sahip.
Я богат, Бик.
Zengin oldum Bick!
Теперь он слишком богат, чтобы его пристрелить.
Şimdi öldürülemeyecek kadar zengin.
Он несметно богат.
- Au revoir.
Американец, очень богат.
Amerikalı. Çok zengin.
Он выращивает скаковых лошадей, он очень богат.
Yarış atları var. Gerçekten çok zengin.
Я богат, но печален и одинок.
Zenginim, ama yalnız ve mutsuzum.
Ты, должно быть, очень богат, чтобы иметь золотую рукоятку для тросточки.
Altın baston sapı. Çok zengin olmalısın.
Нет, но... - И он богат?
- Hayır, fakat, uh...
Да, богат.
- Ve zenginmi? - Evet, zengin!
- Ты невероятно богат.
- Korkunç zenginsin.
И вот, дорогой, хотя ты и не поверишь, но он не только привлекателен и богат, но еще и абсолютно без ума от меня.
Tatlım, inanmayacaksın ama sadece yakışıklı ve zengin olsa iyi, aynı zamanda benim için deli oluyor.
Mама, я теперь богат!
Anne, zengin oldum.
Я - богат!
Zengin!
Не ты один богат - есть и другие.
Başka zenginler de var.
Он богат?
Zengin miymiş?
Он богат, не так ли?
Zengin biri, değil mi?
- Меня всё равно, богат ли он.
- Zengin olması umurumda değil.
- Потому, что Бронте очень богат.
Çünkü Brontes son derece zengin.