Там не безопасно traduction Turc
62 traduction parallèle
- Там не безопасно.
- Güvenli değil.
- Стой, там не безопасно!
- Sakın yapma! Güvenli durumda değiliz!
Там не безопасно.
Orada güvende değilsin.
Там не безопасно, я не могу.
Güvenli değil, gidemem.
Там не безопасно.
İçeriye girmek güvenli değil.
Там не безопасно.
- Dışarısı güvenli değil.
- Ей там не безопасно.
- Orada başı belada.
Там не безопасно!
- Burası güvenli değil.
— Там не безопасно.
- Orasi artik guvenli degil.
Там не безопасно.
Burada güvende değilsin.
Лекс сказал, что там не безопасно.
Lex dışarının güvenli olmadığını söyledi.
Просто, чтобы там не было, Я правда не думаю что здесь безопасно.
- Ne olursa olsun burada kalmanın senin için güvenli olduğunu düşünmüyorum.
Свидетели предположили, что мужчина весил 180 - 220 кг. Eсть еще легкие новости, не зря я применила это слово... Там безопасно!
görgü tanıkları, adamın 400-500 pound civarında olduğunu bildirdi haberlerin komik bölümünde, ben biraz daha... güvenli!
Там не безопасно.
Orası güvenli değil.
Иначе, там было бы не безопасно хранить сам-знаешь-что.
Yoksa orası o şeyi saklamak için güvenli olmaz.
Мы снаружи рубки, но без трикодеров мы не знаем, безопасно ли там.
Kontrol odasının dışındayız, ama tarayıcılarımız olmadan, içerisinin güvenli olup, olmadığını söyleyemeyiz.
- Не волнуйся, там безопасно.
- Güvenli olan bu.
Там безопасно, но тебе это не понравится.
Güvenli, fakat... bundan hoşlanmayacaksın.
Там, где совсем не безопасно
Herhengi biryer... Senin için yeterince güvenli olmayan bir yer.
Почему бы нам тогда не поместить Penny с ним, раз уж там безопасно?
Neden Penny'i de onunla götürmüyoruz, o kadar güvenliyse?
Чувак, там нам не безопасно.
Dışarısı hiç güvenli değil.
Понимаете, для Эми машина - любимое место, чтобы вести дела, но она даже не думает безопасно ли разговаривать за рулем, что ей необходимо съехать с дороги, и не там, где придется.
Amy için araba, işini yürütmesinin favori mekanı ama o bir yandan konuşurken araba sürmenin güvenli olduğunu düşünmüyor yani arabayı kenara çekmeli ama her yere değil.
Если там безопасно, то никуда не уходи, слышишь?
Güvendeysen, orayı terk etme. Tamam mı?
Там не может быть безопасно.
Orası güvenli olamaz.
Там никогда не было безопасно.
Hiçbir zaman güvenli olmadı ki.
Но это не означает, что мы сможем безопасно жить там скоро.
Ama bu yakında güvende olup dışarı çıkabileceğimiz anlamına gelmez.
Там, куда мы направляемся, не безопасно.
Gittiğimiz yer senin için güvenli olmayacaktır.
Там не безопасно.
Güvenli değil.
Там не безопасно!
Güvenli değil!
Там не безопасно.
Peki, orada güvende değilsin.
Стойте здесь, пока мы не узнаем, безопасно ли там.
Millet, biz etrafı kolaçan edene kadar bir yere ayrılmayın.
Можешь не беспокоиться, там безопасно.
Güvenle girebilirsiniz.
Нет, я же просила тебя подождать, пока я не открою дверь и не пойму, что там безопасно. У меня выходной.
Bugün benim boş günüm.
Даже, если мы его найдем и решим, что там безопасно, мы все равно не можем быть уверены.
Bir yer bulup güvenli olduğunu düşünsek bile asla emin olamayız. Ne kadar sürecek ki?
Нет доступа - там всё ещё не безопасно.
Giremezsiniz. Yukarısı henüz güvenli değil.
А у меня там жизнь. Возвращаться не безопасно.
Geri dönmek güvenli değil.
Там никогда не будет безопасно.
Asla güvenli olmayacak.
Кэррол : в ближайшие дни реки крови прольются нигде не будет безопасно ни за закрытыми дверями ваших домов ни на ваших улицах, и даже не там, где вы едите.
Önümüzdeki günlerde, daha fazla kan dökülecek ve hiçbir yer güvenli olmayacak kilitli kapılarınızın arkası, caddeleriniz ve, yediğiniz yer bile.
"Кровь прольется. Нигде не будет безопасно : в домах, на улицах, там, где вы едите."
"Kan dökülecek ve hiçbir yer güvenli olmayacak evleriniz, caddeleriniz yediğiniz yer."
Если там так безопасно, почему тогда мы не торопимся попасть туда?
O kadar güvenliyse niye hiç kimse oraya gitmek için acele etmiyor?
Не уверен, что там безопасно.
Orada güvende olacağınızdan emin değilim.
Я думаю безопасно предположить что там кто то ничем хорошим не занимается
Burada birinin iyi durumda olmadığını söylemek doğru olur.
Попасть в город и передвигаться там безопасно кажется не так уж и сложно, по сравнением с тем, как спасти Мака.
Şehrin içine girmek ve güvenle hareket etmek Mack'i kurtarmak için bir yol bulmak kadar zor gözükmüyor.
Несмотря на то, что мы будем работать на пустых улицах, За мили до реальных боев, Я гарантирую, где бы мы не оказались, там не будет безопасно.
Cephe birliklerinden çok uzakta, terk edilmiş sokaklarda çalışıyor olsak bile emin olun nereye bırakırlarsa bıraksınlar, güvenli bir yer olmayacak.
Там она сможет безопасно отдыхать, там ее никто не тронет.
Zarar görmeden, güvenli ve emin bir yerde dinlenebilir.
Там находиться не безопасно. Это место для простолюдинов.
Yalnızca düşük tabakadan insanların düşüp kalktığı tekinsiz bir mekân.
- Там тоже сейчас не безопасно.
Ne? Biz Önce onu bulmak zorundayız.
Там не очень безопасно.
Beni oraya erkenden ulaştıracak bir tünel var ama hendeğe yakın.
Не бойся. Там безопасно, хорошо? Но вам нужно побыть внутри.
Burası güvenli bir yer, tamam mı içeri girmeni ve ben veya Dawn dışında kimseye kapıyı açmamanı istiyorum, tamam mı?
Я не поведу вас наверх, пока не убежусь, что там безопасно.
Her şeyin güvende olduğundan emin oluncaya kadar seni oraya götüremem.
Я не поведу туда детей, пока там не будет безопасно.
Güvenli hâle gelene kadar çocukları oraya çıkarmam.
там нет ничего 94
там нет никого 35
там нет 44
там не было 31
там небезопасно 40
там не на что смотреть 31
там неплохо 16
безопасность 206
безопасности 120
безопасное место 40
там нет никого 35
там нет 44
там не было 31
там небезопасно 40
там не на что смотреть 31
там неплохо 16
безопасность 206
безопасности 120
безопасное место 40