English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ A ] / Araba mı

Araba mı traduction Anglais

8,289 traduction parallèle
Theodore'a araba mı çarptı?
Theodore got hit by a car?
- Kendime ait araba mı?
My very own car?
Pazartesi işe başlayacağımı biliyorum ama değiştirmeden önce boşaltmak istedim. - Yeni araba mı alıyorsun?
I know I don't start till Monday, but I want to get it cleaned out before I trade it in.
Yani hala kabuslarım devam ediyor ve hala araba kullanmaya korkuyorum, ama bunlar dışında bir şeyim yok.
I mean, I'm still having nightmares and I'm still afraid to drive, but other than that I'm fine.
Bugün üç tane çizgili sincaba araba kiraladın mı?
Did you help three chipmunks get their rental car today?
Sen araba kullanmayı bırakmamış mıydın?
Hadn't you stopped driving?
Bugün bacaklarım ağrıyordu bu gibi durumlarda araba sürmek dinlendirici oluyor.
My legs were aching today, in these cases, driving's restful.
Tabii 18 yaşında birkaç garsonluk işiyle, araba park ederek Delorean alamayacağın açık.
Well, obviously, at 18 years old, with a couple of waiter jobs, parking cars, I'm not gonna buy a DeLorean.
Bir araba yapmıştım... TV dizisi için konuşan bir araba.
I had made a car... kind of a talking car for a TV show.
Yıllar sonra, gerçek bir araba olduğunu öğrendim ve "Bir gün onlardan bir tane alacağım ve" "zaman makinesine çevireceğim" dedim.
"One of these days, I'm gonna get one of those cars, " and I'm gonna turn it into a time machine. "
Bir araba plakası varsa ve okuyamadıysam görüntüyü 6 kat büyütüp ekrana yarım saat baktıktan sonra kitapta yine var.
Or if it's a license plate, and I wasn't able to read it until I spent a half an hour staring at a screen that had been blown up six times too many, it's in there.
Ve bu kişisel olarak mükemmel bir heyecan ve başarıydı. Ama biz asla... Aynı araba gibi, ayrıntılı bir planımız yoktu.
Ancl that was a wonderful thrill and an accomplishment personally, but we never... just like the car, there were no blueprints.
Yeni bir Tesla araba aldım. Doğru değil.
That's not true.
İçkili araba kullanmaktan dolayı tutuklandım.
I kind of got arrested for drunk driving.
- Araba kullandığını bilmiyordum.
I'm not used to you driving.
Babamla araba şovuna gidecektik.
Well, I'm supposed to go to that car show with my dad.
O zaman ayaklarımızın sığmayacağı içine sigara kokusu sinmiş küçük bir araba kiralarız ben de tüm gece sürerim.
Well, we can always rent a little subcompact with no leg room and the stink of old cigarette smoke, and I can drive it through the night.
- Hem erken hem de araba kullanacağım.
It's early.
Erkek arkadaşım satıp karşılığında akıllı araba almamı istiyor.
My boyfriend wants me to sell it for a smart car, or something.
Tanrım, böyle bir araba için cinayet bile işlerim.
Oh my God, I Would kill for a car like this.
- Bu gece araba kullanıyorum, o yüzden sadece su.
- I'm driving tonight, so just a water.
Araba değil, tamam mı?
It wasn't the car. Okay?
- Daha önce hiç araba sattın mı?
- You ever sell cars before?
Araba hemen şurada.
I'm parked right over there.
Araba tuttu.
I'm still... carsick.
Tamam, hayatım, araba aşağıda.
Okay, darling, well the car's downstairs.
Araba lazım olduğu zaman üsse girmeme izin veriyorlar demek.
They let me on the base when you need a ride, don't they?
- Daha yeni 160 km araba kullandım.
I just drove a hundred fucking miles.
Ben kabaktan çok güzel bir araba yaptım.
I turned a pumpkin into a beautiful carriage.
Daha önce bu yolda araba kullanmadım.
I haven't driven this road before.
- Ben araba süreceğim.
I'm driving.
Bize araba lazım.
We need a car!
Çünkü, "Andrew, umarım araba yangını sırasında ölürsün." demiştin.
Because you said, "Andrew, I hope you die in a car fire."
Sanırım söylemek istediğim şey ehliyetim var, ama kaybettim, lakin araba sürme hakkımı değil, değil mi?
I guess what I'm trying to say is... that I have a license, but I lost it, but, sir, not my driving privileges, right?
Sarhoş araba kullanmanın mı yoksa GTA'nın mı?
The D.U.I., or grand theft auto?
Bu kesinlikle çok cömertçe bir hareket, fakat hepimiz kendi eşsiz kişilik özelliklerimize uygun bir araba seçebilseydik daha iyi olmaz mıydı?
Well, that's certainly very generous, but I thought that we would be choosing a car that expresses our... Unique personalities.
Ben araba süremeyen bir astronotum.
I'm an astronaut who can't drive.
Babanın yanında araba parçalamaya devam mı Wayne?
Hey, you still at your dad's, uh, chop shop?
Araba lazım mı?
Need a ride?
Bize bir araba lazım.
We need a car.
- Araba kullanırken anlatamam.
- What? I can't explain while I'm driving.
DWI. açılımı "driving while intoxicated" olan amerika sınırları içinde sarhoş araba kullanırken polislere yakalanırsanız yiyeceğiniz damga..
DWI.
Farklı bir şeyler yapıyor mu, değişiklikler var mı yeni bir araba ya da tekne almaktan bahsediyor mu, büyük planlar yapıyor mu?
Doing anything different... making changes, talking about buying a new car, boat, making big plans?
RSVP listesine çift onay için ve Anderson Cooper'ın ofisinin o ve Latin erkek arkadaşı için araba gönderecek olduğumuzu bildiklerinden emin olmak için sana ihtiyacım var.
I need you to double confirm the RSVP list and make sure Anderson Cooper's office knows we will be sending a car for him and his hot Latin boyfriend.
- Daha önce araba satışında çalıştın mı?
You ever worked in car sales before?
Buraya iki araba koyma talimatı aldım.
I have instructions to leave two cars here.
Cenazeye gittim ve sonra araba kazası atlattım.
Well, I went to a funeral, and then I got into a car accident.
Dom, araba için üzgünüm.
Dom, I'm so sorry about the car.
Araba satışında onları sinirlendirmek için sahte bir Dolce Gabbana çantası aldım ve anlaşılan işe yaramış.
I bought a fake Dolce Gabbana bag at a swap meet to piss them off and apparently it did.
Sana araba falan almıyorum.
I'm not getting you a car.
Araba falan almıyorum ulan.
I'm not buying him a fucking car.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]