Basınç traduction Anglais
7,199 traduction parallèle
Rahimdeki kesiğe basınç yaparak.
Pressure on the tear in the womb.
Daha sonra tüpe basınç ekleyeceğiz ki bu da yara üzerine basınç uygulayacak kanamayı durduracak, bize daha fazla vakit verecek.
We then add a weight to the tube so that it puts pressure on the wound, slowing the bleeding, giving ourselves more time.
Fakat üzerlerindeki basınç son birkaç denemede doğru gibiydi.
But the pressure on those last few attempts felt correct.
Havalandırma kapanacak, basınç değişecek. Sıcak hava yükselip dışarı çıkacak. Bu sırada soğuk hava üssün dibine doğru yol alacak.
The blowers stop, the pressure will change, then the hot air will rise up and out as the cold air sinks down to the bottom of the base.
Mermi cama isabet ederse, saniyeler içinde uçaktaki basınç düşer.
Bullet hits a window, plane will depressurize in seconds.
Basınç 80, nabız 120.
Heart rate 120. All right, airway's clear.
Ayaklarına büyük bir basınç yüklüyorsun.
You're putting tremendous pressure on your feet.
Bütün vücudunu bu basınç noktasından kontrol edebilirim ve bıçağın ucu da direkt radyal arterine bakıyor.
I can control your entire body weight from this pressure point and this knife is pointing straight at your radial artery.
Eğer bir şekilde aktifleştirilip, dışarıya doğru yönlendirilirlerse orada bir alçak basınç alanı oluşturulabilir.
If they got activated somehow and directed outward, it could create an area of low pressure.
- Su yeterince soğuk olsa bile, basınç tüpleri patlatır.
- Well, even if the water is cold enough, the pressure will crush the glass containers.
Doğudan gelen bir alçak basınç sistemi var.
Said there's a low front coming in from the east.
SAT ve basınç düzenliyoruz.
SATs and pressure are holding.
- Yine SAT ve basınç.
- SATs and pressure again.
SAT ve basınç berbat.
SATs and pressure are lousy.
superbabacozumleri.net'de bir şey okumuştum. Ayakta, suni sancı verdirebilen bir basınç noktası varmış.
I read something on raddadsolutions.net that there's a pressure point in the foot that could induce labor.
İçten kanamış, kalp çevresinde ölümcül bir basınç oluşturarak karın boşluğunu doldurmuş.
Well, he bled internally, filling the cavity, putting fatal pressure on the pericardial sac.
Basınç altında tutun.
Keep it under pressure.
Alkol kan basıncıma müdahale ediyor.
Alcohol interferes with my blood-pressure medication.
Kan basıncı hızla düşüyor!
B.P. dropping fast!
Tansiyonu kritik seviyede kan basıncı 60 / 30 ve hızla düşüyor.
Poorly responsive and hypotensive with a B.P. of 60 / 30 and dropping fast.
Kan basıncı : 125-85.
( Computer voice. ) BP : 125 over 85.
Kalp atışı : 32, kan basıncı : 83-45. Hayatta kalma olasılığı % 65.
( Computer voice. ) Life rate : 65 %.
5 derece. Negatif basıncı da kaybettik.
41 degrees, and we've lost negative pressure.
Charlie, kan basıncını kontrol et.
Charlie, blood pressure.
Kan basıncı düşüyor. 60 / 32.
BP dropping. 60 / 32.
Kan basıncı değerlerini alır almaz göz bebeklerini kontrol etmeliyiz.
Once we get this blood pressure reading, we have to check her pupils.
Şey, biri için, Madde bir düşüşe neden olabilir fetal kan basıncı ve kalp hızı, ölümcül olabilir edilmektedir.
Uh, well, for one, the substance can cause a drop in the fetal blood pressure and heart rate, which can be lethal.
Bu elektrotlar kan basıncını, solunum hızını ve vücut sıcaklığını ölçecek.
These electrodes will measure your blood pressure, breathing rate, and body temp.
Hemşire olduğum dönemden bu yana hamile kadın bakımları bir hayli gelişti. Ancak şunu biliyorum ki yüksek kan basıncı bebeğin ve senin için zararlı. Özellikle de doğuma çok az vakit kalmışken.
The treatment of pregnant women has advanced remarkably since I was a nurse, but even I know high blood pressure is bad for you and your baby, especially now that you're so close to term.
Doğru bir frekansta elli desibel doksan desibellik ses basıncını gizleyebilir.
Even 50 decibels at the right frequency... can hide a 90 dB sound pressure.
Pembeler kan basıncı için.
The pinks for blood pressure.
- Bunlar senin kan basıncını düzenliyor.
Come on. It regulates your blood pressure.
Kan basıncını düşüren de bu oldu.
And that's what caused her blood pressure to drop.
Kan basıncı düşüyor.
Let's go! Come on! Blood pressure's dropping!
Kan basıncı?
What's her BP?
Bir gözünüz kan basıncında olsun.
Keep an eye on her blood pressure.
Hemşire, bir sonraki kasılmada fundus basıncı lütfen.
Fundal pressure on the next contraction, nurse, please.
Erkek ve kadının ikisinin de kan basıncında belirgin bir artış görülüyor.
And in both men and women, there is a marked increase in blood pressure.
Kan basıncı ne durumd?
How's his blood pressure?
Kan basıncı nasıl?
How's his blood pressure?
Basıncını kaybediyor.
He's losing pressure.
Margaux yayıncılıkta "pause" düğmesine basıyor.
Margaux's pressing "pause" on publishing.
Pekâlâ, elbette bu bebeğin basıncını halledemeyeceksiniz.
So, obviously you're not gonna be able to pressurize this baby, so...
Kaburga basıncına bakalım.
Take over chest compressions.
Kan basıncı normale döndü.
Blood pressure back to normal.
Kan basıncı 74'e 112.
B.P. is 112 over 74.
- Baumann, kan basıncını yükseltmelisin.
- Baumann, I need more volume.
Ama bu, gerçek olamaz, çünkü eğer vücudu su-altındaysa,... suyun basıncı ciğerlerini ezmiş olurdu.
But that can't have been true, because if her body was submerged, the pressure of the water would have crushed her lungs.
Kan basıncı 80'e 40.
BP 80 / 40.
Bu da kan basıncımla nabzımı ölçmek için.
To calculate my blood pressure and pulse.
Abby, kan basıncı 96'dan 55'e düşüyor.
Abby, BP is dropping down to 96 over 55.
basın 48
başın sağolsun 19
başın sağ olsun 33
başınız sağolsun 27
başınız sağ olsun 59
başın mı ağrıyor 20
başına dikkat et 60
başını dik tut 33
başının çaresine bak 19
başın nasıl 32
başın sağolsun 19
başın sağ olsun 33
başınız sağolsun 27
başınız sağ olsun 59
başın mı ağrıyor 20
başına dikkat et 60
başını dik tut 33
başının çaresine bak 19
başın nasıl 32