Beyazlar traduction Anglais
2,433 traduction parallèle
Kirli beyazların.
Your off-whites.
Daha da kirli beyazların.
Your off-off-whites.
Yılına göre sıralar ya da renklilerle siyah-beyazları birbirinden ayırır.
She sorts them by year, or separates color ones from black and whites.
Kimlere diyeceksiniz zenciler Admiral televizyonlarından almıyorlar çünkü onları beyazlar istiyor diye?
Who's to say to that negroes aren't buying Admiral televisions because they think white people want them?
Beyazları temizleyerek bu savaşı kazanabilirler mi?
Get rid of whities so the lokes can win the heroin war?
"Yani uyuşturucunu bırak ve beyazlarını giy"
? so put down your meth slip on your whites?
Beyazlar elini kaldırsın!
If you're white, raise your hand.
Yeşillerle beyazlar aynı mı?
Are the green ones the same as the white ones?
Siyahlar, beyazlar falan.
The blackies and the whities, etc.
Ne zaman beyazların mahallesine gitsen her şey güzel ve temiz görünüyor.
Every time you go to a white neighborhood everything looks fucking nice and clean and shit.
Yapılan araştırmalar neden beyazların Afrika kökenli Amerikalıların ayırt edici özelliklerini saptamakta zorluk çektiğini ve Afrika kökenli Amerikalıların da aynı zorluğu yaşadığını açıklayamıyor.
Studies still haven't adequately explained why, but it's harder for Caucasians to identify subtle differences in African-American faces, and African-Americans in Caucasians.
"Beyazlar zıplayamaz" benim favori filmim.
"White men can't jump." It's my favorite.
Herkes beyazları kampa kapatmayı kabul ediyor mu?
All those in favor of putting white people in camps?
Siz beyazlar acayip işler yapıyorsunuz.
You mothers do some weird-ass.
Görünüşe göre beyazlar evsizmiş gibi davranmayı seviyorlar.
It looks like white folks love to pretend they're homeless.
Zenciler ıslahevine, beyazlar eve gidiyor, doğru mu?
Blacks go to detention, whites go home, right? Question is why.
Peki ya beyazlar?
What about the white?
Bu beyazlar kafadan çatlak.
White people are crazy.
Beyazların işine karışmayı sevmem, ama o beyaz kıza yapılanlar canımı sıktı.
I don't like to have nothing to do with white folks'business, but it bothers me what somebody do to that girl.
Yardım olan beyazların sayısı zencilerden daha fazla, Bayan Onassis.
There's more white folk getting assistance than it is niggers, Ms. Onassis.
O beyazları dinlemeye devam et.
Keep on listening to them white people.
Tüm beyazları ödlek sanıyorsunuz.
Do you think all white afraid of you.
Evet, normal beyazlarınki gibi değildi.
Yes, it was a white paper.
- Afrika Ulusal Konseyi bile "bu fotoğraf beyazların amaçları için bir beyazın çektiği bir fotoğraf" diyor.
- Even the ANC says it's a white man's photo taken for white man's purposes.
Beyazları al demiştim, ama o bunları seviyor.
I said, get white ones, but.. She likes them.
Ve bu beyazların hepsi kör.
And these white folk? All blind donkeys!
Zenciler onları sevmiyor çünkü biraz beyazlar.
Blacks don't like them because they got a bit of white.
Beyazlar onları sevmiyor çünkü biraz siyahlar.
Whites don't like them because they got a bit of black.
Beyazlar için olanı yok mu?
You... don't have some for whites?
Beyazları ve siyahları nakavt eden ilk Cezayirli olacak.
He's the first Algerian who will knock out the whites and blacks.
Sadece beyazlar girebilir, birader.
Hey, buddy, only whites allowed.
İlk hep beyazlar başlar.
White always goes first.
- Hayır, beyazlar içindeyim.
- No, I'm wearing white.
O beyazlar asla bizim dostumuz olamazlar.
Those white people will never be our friends.
Hadi bakalım, beyazlar!
All right, white people.
¶ Çiçekleri, böcekleri ve hatta Debbie isimli beyazları da severler ¶
They like flowers and music and white girls named Debbie, too
Beyazlar, dükkanlarına girdiğimi gördüklerinde korkarlar.
White people see me coming in their store, they get scared.
Beyazlar, dükkanlarına girdiğimi gördüklerinde kaçarlar.
When white people see me coming into their store, they run.
Bunlar benim beyazlarım.
These my white people.
Sizin büyük bir kabile şefinin kızı olduğunuz ailenizin beyazlar tarafından yok edildiği söyleniyor.
They say you're the daughter of a tribal chief, that your family was wiped out by the Whites?
Siyah ve beyazlar.
They're black and white.
"Siyahiler, beyazlar, Hristiyanlar ve Yahudiler..."
" blacks and whites And christians and Jews,
Beyazların Avustralyası, elbette.
White Australia, I suppose.
Beyazlar oraya gidecek.
The white ones go over there.
Beyazlar beşlik.
Whites are five.
Yeni olanlar var, beyazlar var sarılar var, kırmızılar var.
There are new ones, white ones, yellow ones, red...
Beyazlar "funky" olmaya çalıştıklarında ortaya KC and the Sunshine grubu çıkıyor.
When white people try to be funky, you end up with K.C. And the Sunshine Band.
Bütün beyazları birbirine benzetiyorsundur eminim.
You just think all white people look alike.
Bu bölgedeki kızılderili kadınlar, 20 yaşından sonra, güçlü beyazları arzulamaya başlar.
Squaws in these parts start lookin mighty white after 20 years'time.
Beyazlar için çamaşır suyu mu kullanıyorsunuz?
Do you use bleach in your whites?
Ama beyazlar geldi ve onlar çok fazla ve acımasızdı
The white man was too many, too strong, and without mercy.