English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ E ] / Emin olamıyorum

Emin olamıyorum traduction Anglais

357 traduction parallèle
Belki de, ama emin olamıyorum.
Maybe, but I doubt it.
Tekrar tekrar düşünüyorum ama emin olamıyorum.
I've gone over it and over it, and I don't know.
Ne olduğunu öğrenene kadar tam olarak emin olamıyorum.
I can't be completely sure until I've found out what's happened.
- Hiç emin olamıyorum.
- I'm never sure.
Fakat emin olamıyorum.
But I can see it.
Tam iki şeyin ortasındayım, ara sıra emin olamıyorum.
I don't know! I'm caught in the middle, and sometimes I'm uncertain.
Hedefe yakın olmalıyız ama emin olamıyorum.
Probably close to the IP, but I can't be sure.
Başka bir ufak detay daha var ama bu konuda tam emin olamıyorum.
There's one other small detail... but I can't be as sure about it.
Bazen senden bile emin olamıyorum.
- Sometimes I'm not even sure about you.
Yani, emin olamıyorum.
I mean, I can't be sure.
Emin olamıyorum çünkü diğerinin suratını hiç görmedim.
Because I never saw the other one's face.
Emin olamıyorum.
I can't be certain.
Ben emin olamıyorum.
I cannot be sure.
Emin olamıyorum.
I'm not sure of anything anymore.
Buralara mı koydum emin olamıyorum.
I wonder if I put it up there somewhere.
Sanırım artık hiçbir şeyden emin olamıyorum.
I just don't know anything anymore.
Tam emin olamıyorum. " derler.
Is it a woman? Not sure if I mind. "
- Emin olamıyorum.
- I'm not so sure.
Ama, biliyorsun, o benimleyken, benimle olduğundan hiç bir zaman emin olamıyorum.
BUT, YOU KNOW, WHEN HE'S WITH ME, I'M NEVER REALLY SURE HE'S WITH ME.
Emin olamıyorum.
I'm not sure.
Herkes. Bundan çok emin olamıyorum.
I'm just not real secure about it.
Ama biliyorsun tatlım, bazen geceleri ben de emin olamıyorum.
But you know, honey, sometimes at night, I'm not sure, either...
Mektuplarımı alıp alamadığından emin olamıyorum.
I'm not sure whether you're getting these letters.
- Emin olamıyorum.
- No idea. - Its source?
Bazen... O'nu hissettiğimi düşünüyorum, ama emin olamıyorum.
Sometimes I think I feel him, but I'm never really sure.
Bilmiyorum, emin olamıyorum.
I don't know. I just can't be sure.
Emin olamıyorum.
See, I don't even know any more.
Ama emin olamıyorum.
But I can't be sure.
Bilmiyorum, emin olamıyorum.
Well, I don't know, I can't be sure.
Hangi güvenlik önlemlerini engellediğinden emin olamıyorum.
I am not certain which security measure he is attempting to circumvent.
"Doğrusunu istersen artık emin olamıyorum."
To tell you the truth, I can't be sure anymore.
Sonra gidiyor, gördüğümden emin olamıyorum.
And then it is gone ; I am not sure I saw anything.
Emin olamıyorum.
I couldn't be sure.
Burada olduğumdan emin olamıyorum.
I'm not sure where I am.
ben sadece emin olamıyorum, yani bunun sonunda bizden beklentisi çoğalacak mı?
I just don't really know whether or not he's expecting at the end of this that he's going to get something extra.
Bazen ne zamandır bu savaşta bulunduğumdan emin olamıyorum.
Sometimes I'm not sure how long I've been in this war.
Buradaki zamanlamadan pek de emin olamıyorum ama her neyse.
I can't be too sure of the chronology here but...
Bazen emin olamıyorum.
Sometimes I am not sure.
Bak, ben emin olamıyorum, yani... görüşüp görüşmemek konusunda.
You see, I'm not sure that we shouldn't not see each other anymore.
- Kızakla ilgili bazı şeylere emin olamıyorum.
- I don't know about taking the kid's sleigh.
- O yüzden emin olamıyorum bir türlü.
- That's why I didn't say anything.
Kaptan, emin olamıyorum ama, sanırım yabancı tarafından biraz önce kontrol edildim.
Captain, I can't be sure, but I think I wasjust taken over by the alien.
Ben kesinlikle pozitifim. Ben, yardımcı pilotum ve o iki çocuk kaçırıldık. Ama bunun gerçekten olduğundan emin olamıyorum.
I'm absolutely positive me, my copilot and those two kids were abducted, but I can't be absolutely sure it happened.
- Artık hiçbir şeyden emin olamıyorum.
I can't be sure of anything anymore.
Kızımızı aldığından beri Tanrı'nın ne istediği konusunda hiç emin olamıyorum.
I've never been so sure about God's will since He took our daughter.
Sadece emin olamıyorum.
I'm just not sure.
Bazen bundan emin olamıyorum.
I'm not so sure sometimes.
Çoğu zaman benden hoşlandıklarından bile emin olamıyorum.
I don't even know if they like me half the time.
Emin olamıyorum, fakat sanırım Vietnam Savaşı'nı protesto ediyor.
Can't be sure, but I think he's protesting the Vietnam War. [Singing Continues ] - [ Ends]
Bugünlerde emin olamıyorum.
I'm never sure these days.
Emin olamıyorum.
I can't be sure.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]