Eğlence mi traduction Anglais
545 traduction parallèle
Eğlence mi?
Entertainment?
- Özel bir eğlence mi arıyorsunuz?
- Yeah? You looking for some special party?
Evin hanımefendisine eğlence mi lazımdı?
The lady of the house needed a little entertainment?
Eğlence mi?
Kicks?
Eğlence mi arıyorsun?
Hello, Uncle.
Ben burada eğlence mi yapıyorum yahu?
I'm not having fun. I work all day long.
- İş mi, eğlence mi?
- Business or pleasure?
Eğlence mi?
Amusements?
- İş gezisi mi, eğlence mi?
Business trip or pleasure trip, Mrs. Levi?
İş mi, eğlence mi?
Business or pleasure?
- Eğlence mi var?
- Having some kind of fiesta?
Eğlence mi?
Carnival?
- Bir parça eğlence mi istiyorsun?
Mm-hmm. - You wanna have a little fun?
Lugash'ı ziyaret edişinizin sebebi, Dr. Tanny, iş mi, eğlence mi?
The nature of your visit to Lugash, Dr Tanny? - Is it business or pleasure?
Sen buna eğlence mi diyorsun?
You call your life fun?
Öldü ama hala onu rahatsız ediyorsunuz. - Eğlence için mi yaptınız?
You are tormenting her dead soul just like you did when she was still alive.
Eğlence için mi? Saçmalama.
Marriage, fun?
- Hiç Eğlence Adası'na gittin mi?
- Ever been to Pleasure Island?
Eskilerin bir eğlence tarzı vardır, değil mi?
Old people have joy in their own way, right?
- Eğlence için mi geldiniz?
- Here on pleasure?
- Turneye mi çıkmıştı. Eğlence amaçlı bir seyahattir.
Pleasure trip, most likely.
Siz beyler buranın ne olduğunu sanıyorsunuz? Eğlence yeri mi?
What do you men think this is, a country club?
- İşçi eğlence saati mi?
- Worker's playtime?
Eğlence için mi Ekselansları?
For fun, Your Highness?
Onu unutmak için mi, çapkınlara ve eğlence düşkünlerine takılıyorsunuz?
So you hit the high spots and the gay beaches trying to forget him?
Eğlence mi?
Fun?
Eğlence mi?
Rejoicing?
- Tabii ki, hayır. - Eğlence olsun diye mi yaptı?
- She did it just for fun?
Daha eğlence yeni başlarken mi?
Just as the fun's starting?
Gerçek bir eğlence olacak, değil mi?
It's gonna be a real live party, isn't it?
Kendine başka bir eğlence bulmalısın. Mağazayı açık tutmak için geç bir saat değil mi?
I sure do wish you'd find yourself some other form of recreation.
Bütün o hanımlar ve eğlence varken mi?
What with all those frauleins and all those... all those madchens?
Thunder Bay zaten bir eğlence yeri, değil mi?
Thunder Bay itself is a resort, isn't it?
Bunlar eğlence değil mi?
Now, ain't that entertainment?
- Eğlence mi?
- Fun?
Eğlence mi?
Pleasure?
6000 insanın hayatını eğlence düşkünü... bir bilimadamının fikrine uyarak kurban edeceğimi düşünmüyorsun, değil mi?
Do you think that I'm going to sacrifice the lives of 6,000 people on the opinion of a playboy scientist?
Eğlence mi?
Amuse?
Evet, burda eğlence maksadıyla değil ulusal sağlık sorunları için varız, değil mi?
Yes, we aren't here simply to amuse ourselves on the national health, are we?
Bu eğlence çok uzun sürecek mi?
Will this entertainment last much longer?
- Para için mi, eğlence için mi?
- For money or for laughs?
Bir eğlence evi mi?
A funhouse?
Sizce eğlence için mi? öldürüyorum?
Do you think I kill for fun?
Sırf eğlence olsun diye Sürü Başının önünde bir takla atıverdim mi hemen dışlanmış oluyorum.
One little barrel roll around the elder to show him what's possible, and I'm outcast.
Eğlence mi arıyorsunuz?
Lookin'for some fun?
Seni eğlence olsun diye mi Müslüman gibi yetiştirdiğimi düşünüyorsun?
Do you believe that I'm raising you as a Muslim just for fun?
O eğlence işi, değil mi?
It's the entertainment business, isn't it?
Eğlence için biraz riskli değil mi sence?
Don't you think it's risky for R and R?
Bu eğlence faaliyeti mi?
Oh, is that a recreational activity?
Eğlence bu değil mi?
Isn't this fun? !
Afrika'da bir başınıza eğlence için mi dolaşıyorsunuz?
So, wandering all alone about Africa for fun?