Görüyorum ki traduction Anglais
2,173 traduction parallèle
Görüyorum ki buralara aşına olmuşsun.
Ah, I see you're familiar with The territory
İsimsiz ve bağımsız bir bekleme salonu. Öfke gitti... ve görüyorum ki, hayatımı kırık bir kalbin bilinmezliğinde ziyan etmişim.
The anger has gone and I can see I spent my life living in a haze of a broken heart.
Şimdi görüyorum ki göstermediği tek kart Boş Kupaların Yalancı Kızı imiş. Ele tekrar katıldım.
The card he was stuck holding was the lying queen of empty hearts.
Görüyorum ki iki taraf da anlaşma şartlarına geçmekte isteklisiniz.
Well, it seems to me you both have incentive to come to terms.
Görüyorum ki konuşmamız uzayacak.
But I see this will take a while.
- Daima beyefendisin, görüyorum ki.
Ever the gentlemen, I see.
Görüyorum ki sen de pilotsun.
I see you're a flyer too.
Sonra ikinizi bir çift olarak görüyorum ki her şey böyle çok daha doğru görünüyor.
Then I picture you two being a couple and it seems to fit better.
Görüyorum ki evlisin- - yüzük.
I can see you're married- - the ring.
Görüyorum ki buradan ayrılmayı fena halde istedin, dileğine kavuştun.
See... You want to leave here so bad, well, you get your wish.
Görüyorum ki Massenthal şehri üç saniye önce kuruldu.
Seeing as the town of Missenthal was brought into being 3 seconds ago,
Ben aşağıdayken çok önemli şeyler oluyor çünkü geldiğimde görüyorum ki bir şeytanla arkadaş olmuşsun.
Something major must've happened while I was downstairs, 'Cause I come back and - - And you're bff with a demon?
Görüyorum ki sadece yarısını tutturmuşum.
I see I was only half right.
İkincisi, görüyorum ki kendini manyak gibi geliştirmişsin.
Second I see you've made a lot of fucking progress.
Geri dönüp yüzüne ufak bir bakış attıktan sonra Hindley'den intikamımı alacaktım, O zaman kendimi cezalandıracaktım. Şimdi görüyorum ki silahımı doldurmak zorundayım
I would return, have one glimpse of your face, settle my score with Hindley then prevent the law by executing myself.
Görüyorum ki, sadık hizmetkarlar sonuna kadar oynuyorlar, öyle miyiz?
Oh, I see. Playing the loyal servants to the last, are we?
Bende sessizce oturmanı terbiyenden dolayı sanmıştım fakat şimdi görüyorum ki sessizliği tercih etmişsin, bir köpekten ya da semerliden dahası!
I had thought your dumb state was down to your upbringing but now I see it is the state you prefer, much like a dog or a cart-horse!
Görüyorum ki senle ben çok da farklı değiliz.
I see that we are not so different, you and I.
Görüyorum ki şovda daha fazla slogan kullanma üzerine olan notumu okumuşsun.
I see you read my memo about having more catchphrases on your show.
Merhaba. Tebrikler, görüyorum ki çamaşırlarını yıkamışsın.
- Congratulations, I see you did your laundry.
Görüyorum ki sembollerinizi başarıyla getirebilmişsiniz.
I see you've successfully retrieved your tokens.
Görüyorum ki, hala beni yakalayamadınız.
I see you are still having no luck catching me.
Görüyorum ki dilimiz uzun.
I see a stubborn fellow.
Görüyorum ki bu küçük probleminden kurtulamamışsın.
I see you're not exactly rid of that little problem of yours.
Görüyorum ki bugün sadece ilk deneme, ilk ders olacak.
I'm seeing today as just the first succession, the first lesson.
- Görüyorum ki geri gelmişsiniz.
You came back, I see. Dr. Gallagher.
Brian Matthews. Ünüm beni aşmış görüyorum ki.
The notorious Ryan Matthews.
Görüyorum ki Bolşoy'un tekniği o kadar mükemmel.
Considering that Bolshoi's tecnique is... .... so perfect...
Eğlenceli olacağını düşünmüştüm. Görüyorum ki tam bir aldatmaca. Tam bir aşağılıkmış.
I thought it was going to be a lot more fun and Funny and I think seeing what a clear scam it was, it was just kind of dim.
Görüyorum ki karınızı şimdiden harcamaya başlamışsınız.
Oh, been spending your profits already, I see?
Ve beni David'in aleyhine yalan söylemeye ikna etti. Ama şimdi görüyorum ki,
Coerced witnesses, faked evidence, convinced me to lie against David.
- Görüyorum ki yine kanıt yürütmüşsün.
Pilfering evidence again, I see. Borrowing.
Biz 24, 25 yıl yaşlandık, ama sahneye çıkıp baktığımda görüyorum ki aşağıdaki çocuklar hiç yaşlanmamış.
We're 24. 25 years older. but we get up on stage and I look out and I see the kids and they haven't aged.
Görüyorum ki kendi güvenliğinizi getirmişsiniz.
I see you brought your own security.
- Görüyorum ki, droidlerden anlıyorsunuz.
- I see you know your droids.
Ama görüyorum ki hala diğer domuzlarla çamurda yuvarlanıyorsunuz.
But I see you're still rolling in the mud with the other swine.
Beni uyuşturma satmamaya ikna eden sen olmuştun ama şimdi görüyorum ki, bana 10 yıllık getirisini borçlusun.
You're the one that convinced me to stop selling crack but the way I see it, you owe me ten years of lost income.
Eminim öylesindir, ama görüyorum ki...
Oh, I'm sure you do. But you see I...
Ama görüyorum ki, aynı zamanda beni devirecek gibi duruyorsun.
But you see I also know you like to beat me up.
İyi çocuk olayını denedik ve görüyorum ki hâlâ bakiriz.
We tried the nice guy thing and I believe we're all still virgins.
Görüyorum ki avukatınızla tanışmışsınız o yüzden ifadenizi alma zahmetine girmeyeceğim.
I see you've met your counsel, so I won't bother asking you for your statement.
Görüyorum ki İngiltere'de geçirdiğin zaman sana görgü kurallarını öğretmiş.
I see time in the empire has taught you some manners.
Görüyorum ki, kendine gelmişsin.
I see you've come to your senses.
Ne diye burayla ilgili kâbuslar görüyorum ki zaten?
Why in the world would i have nightmares about this place?
Ama dün akşam gülmüyordum. Tabii ki güzel yüzünle bana baktığını görüyorum. New York İtfaiyecisi Rivera.
Well, dwight is invited, but he thinks it would be easier for katy if you and I just went alone.
Biliyor musun Carla, ben Patty'yi hergün görüyorum, diyebilirim ki O ve Phil birbirlerine candan bağlıdırlar.
You know, carla, i see patty every day, and I can tell you, she and phil are absolutely devoted to each other.
- Tabii ki doğmamış çocuğunu görüyorum.
- Of course I see your unborn child.
Kendimi görüyorum tabi ki.
Well, I see me, of course.
Pizzacıda çalıştığım sürede, yedi yaş yaşlandım.. ki bu ilginç çünkü şimdi, tüm yöneticilerin yedi yaş gençleştiğini görüyorum.
See, while I was working at Scavo's, I got seven years older, which is weird, seeing as how all the C.E.O.s got seven years younger.
... Etrafda dolanırım herzaman İnsanlar keyfimi kaçırır Ve gittiğim yerlere Kimse gitmek istemez Bıktım artık bu rezaletten Bayat hayallerle yaşamaktan Karışmak istemem Sadece bitsin yeter Aynı eskisi gibi... hiçbirşey görmüyorum burda Aynı eski yer... bu dünyanın geleceği Hep aynı şeyler görüyorum, etrafda dolanırken Ve heryer tıpkı eski günlerde ki gibi Aynı eski yer...
Every time I turn around There's people letting me down And everywhere that I go
Gerçek şu ki, doktorların ne kadar endişelendiğini Lucas'ın nasıl dehşete düştüğünü görüyorum bu yüzden bunların üstesinden gelmek için güçlü olmaya çalışıyorum ama korkuyorum, anne.
The truth is, I see how worried the doctors are and how terrified lucas is, so I'm trying to be strong through all of it, but I'm scared, mom.