English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ I ] / Indirim

Indirim traduction Anglais

2,254 traduction parallèle
Isırırlarsa, yüzde on indirim yapacağım!
And if they do, a ten percent discount!
V'de yarı yarıya indirim.
A half-off sale on V.
Bunu son arabasını alırken indirim bile istemeyen birine soruyorsun.
You're asking a guy who paid full sticker price for his last car.
Bir indirim belki.
A discount, maybe.
- Sanırım HD televizyonlarda indirim var.
I understand you're having a big sale on hdtvs.
Öyleyse bana indirim yap.
Give me a discount then.
Bugün üye olursanız % 40 indirim var.
Sign up today, you save 40 %.
İlk mutsuz müşterimsin o yüzden sana bugünlük bir indirim yapacağım.
Hm? You're my first unhappy customer, so I'll give you a discount for today.
Konserde bize indirim yapacak mısın?
- Hey, do we get a discount to this concert, or what?
Piyasa değeri 300.000 $. Bu durumda bir indirim olur herhâlde.
Probably get a discount now, though.
- Sana indirim yaparım.
- I'll give you a discount.
Bana biraz indirim yap.
Give me a discount.
Smokinlerde ne kadar indirim yapabilirsin?
Hey yo, what's your discount like on the tuxedo?
Armani'de şu an indirim var.
Armani's having a sale right now.
Ben sana Cacuzza'yı vereyim, sen de bana yüzde 10 indirim yap.
I'll give you Cacuzza, you cut me in for ten percent.
Gorski ile işler yolunda giderse Philadelphia'ya girmemize izin verecek. O zaman sana bir indirim yapabilirim.
Now, if things move forward with Gorski, he lets us into Philly, then maybe I cut you a break.
Bana şimdi indirim yap belki o zaman Gorski ile iş yapman gerekmez.
You cut me a break now, or maybe you don't get with Gorski.
Ne kadarlık indirim yaptırabilirsin?
How much of a discount can you get?
Toptan alırsak nasıl bir indirim olur?
What about a bulk-rate discount?
Patronum genelde bunu yapmaz ama her tişörtte 1.5 dolar indirim yapmayı kabul etti.
My boss doesn't normally do this, But I talked her into giving you guys $ 1. 50 off of each shirt.
Tanesi 900 dolar ve indirim falan yok.
$ 900 a pair and don't ask me for no discounts.
Çünkü bu pantolon inerse, indirim isterim.
'cause if these pants come off, I want a discount. A big discount.
Hem de büyük bir indirim.
You know what I'm saying?
Belki bir indirim yaparım.
Well, maybe a discount.
Annemin indirim kuponu var da.
My mom has coupons.
Galiba, eğer yöneticiysen sevdiğin kişiler için istediğin zaman indirim yapabildiğin restoran işletmeciliğinden alışkanlığım.
Well, I guess I'm just used to the restaurant business, Where, if you're in charge, Then you can always get discounts
Buraya gidersin, sana indirim de yaparlar.
Go there, they will give you a discount.
Shorty Pizza'ya 50'liklerde indirim yaptığı için teşekkürler. 50'likleri seviyorum. Paramızın yettiği tek şey.
Mom, what rhymes with "tenderly"?
Kolay diye indirim falan yapacağımı düşünmüyorsun inşallah.
Hey, hope you don't think that means that I'm gonna give you no discount, though.
Hey bin dolar da indirim yaptılar
Well, listen, they reckoned 1,000!
İthal yiyecek ve giyeceklerde ve ayakkabılarda yüzde 120 den yüzde 20 indirim yapılacaktır.
The tax on imported foods, readymade clothes and shoes has been slashed from 120 percent to 20 percent.
Kanun adamlarına özel indirim.
Special law enforcement discount.
Shel-AVM'nin en iyi yanı, benim olması böylece % 15 indirim kazanıyorum.
You know, the nice thing about Shel-Mart is I own it, so I get a 15 % discount.
- Belki Taliban indirim yapmıştır.
Maybe the Taliban's having a sale.
Efendim size yüzde kırk indirim yapacağım
Sir I'll give you a forty percent discount.
Bugünün özel fiyatı 88 bin dolar. Zina durumlarında biraz indirim olur.
Today's special deal, $ 88,000 with coupons buy 10 get 1 free for adultery cases.
% 25 komisyon karşılığında. Biz arkadaşız, indirim yapabilirim.
I can help you 25 % for commission, but we're friends, there's a discount
Bize indirim yapın.
Give us a discount
Toptan alırsanız indirim yaparım.
Buying in bulk gets you a discount.
- Nakite yüzde beş indirim var.
- Five percent discount for cash.
Otopark indirim fişin var mı?
Do you have parking validation?
Hediye dükkânında indirim varmış da.
Apparel was half-off at the gift shop.
Soya sosunda indirim yaptıkları için Nakabetsu'daki markete gittim.
I went to the supermarket in Nakabetsu because the soy sauce there was on promotion.
İndirim var mı?
Any discount?
İndirim mi demek istedin götoş?
- You mean gratis, asshole?
Çok büyük bir indirim.
That's a big deal.
İndirim yok.
No discount
Milyonda bir. Sana indirim yapacağım
It's one in a million.
Bu senin için bir indirim demek.
That's a break for you.
İndirim istiyorum.
I'm asking for a reduction.
KANEPEDE İNDİRİM
Hmm. Hmm?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]