English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ I ] / Iyileşiyor

Iyileşiyor traduction Anglais

900 traduction parallèle
- Hastamız iyileşiyor mu bari, Doktor?
- Hows the invalid, Doctor?
O'Doul gittikçe iyileşiyor.
O'Doul is getting better.
- Evet, günden güne iyileşiyor.
- Yes, he's getting along fine.
- Yara hızla iyileşiyor.
- The wound is healing fast
Inger's iyileşiyor, atlatacak.
Inger's getting better, she's getting over it.
Fakat adam çabuk iyileşiyor.
But man is resilient.
Hastanın durumu memnun edici konumda ve devamlı iyileşiyor.
The patient's condition appears satisfactory... with continued improvement.
Ayrıca Rosalie güç geçtikçe daha da iyileşiyor. 00 : 11 : 03,400 - - 00 : 11 : 04,800 00 : 11 : 03,018 - - 00 : 11 : 05,081 Kapana kısıldım sanki!
And she gets healthier every day.
Hızla iyileşiyor.
He recovers quickly.
Ama gittikçe iyileşiyor.
But it's getting better.
Vali iyileşiyor.
The governor is recovering.
Bruhn iyileşiyor gibi.
Bruhn seems to be getting better.
Binlerce insan öyle iyileşiyor.
So many people get cured that way.
- İzler çabuk iyileşiyor.
- These stripes are healing nicely.
Wheatley cezadan sonra iyileşiyor.
Wheatley's recovering from punishment.
Hızla iyileşiyor, teşekkürler.
Oh, it's a vast improvement, ma'am. Thank you.
- Giderek iyileşiyor, değil mi?
- He's coming along just fine, isn't he?
Bir şeyi yok, iyileşiyor.
Nothing, he's getting better.
Giderek iyileşiyor.
Oh, it's comin'along great.
Hιzla iyileşiyor, yeniden askeri düzene giriyorduk.
We were healing, becoming a command again.
Gayet hızlı iyileşiyor.
He's coming along beautifully.
Yara iyileşiyor.
Damage healing.
iyileşiyor!
Getting better
- Hepsi muhteşem hızla iyileşiyor.
They're all healing at a fantastic rate.
Güzel, iyileşiyor.
Good, you'll be okay.
Çok güzel iyileşiyor.
Healin'up real good.
Evet, hızlıca iyileşiyor.
Yes, he's mending nicely.
Uyuyor, dinleniyor iyileşiyor, sağlıklarına kavuşuyorlar.
Sleeping, resting, recuperating, convalescing.
Hayati organları yaralanmadığı sürece, aldığı bütün yaralar anında iyileşiyor.
Any wounds she has heal right away as long as her vital organs aren't injured.
İyileşiyor, iyileşiyor.
It's reforming, reforming
Hızla iyileşiyor.
It heals rapidly.
Sonra iyileşiyor, ve sonra da dikişleri alıyorlar.
They sew you up, and then it heals, and then they take the stitches out.
Güzel iyileşiyor gibi görünüyor.
Repairs seem to have healed well.
Evet evet, iyileşiyor.
Yes, yes, it's healing well.
Vanderbilt Hastanesi'nde iyileşiyor.
She's in Vanderbilt Hospital recuperating.
Augustus iyileşiyor.
Augustus is improving.
Yanıklar iyileşiyor, ama silindirik nesnenin yarattığı komanın nedenini bulamıyoruz.
The planet is ideal for humankind. Your wanderings are over.
- Harika, insanlar iyileşiyor!
Goddammit! People are recovering!
İyileşiyor, endişelenme.
She's doing better.
İyileşiyor gibiydi.
She seemed to get better.
İyileşiyor olabilirsiniz ama doktorunuzu sorgulayacak kadar değil.
Look, you may be getting well, but not well enough to question your doctor.
İyileşiyor.
Shaping up beautifully.
Kulaklarım giderek iyileşiyor.
My hearing gets better every day.
Annen nasıl? İyileşiyor, efendim.
- On the mend, sir.
İyileşiyor.
It's improving.
İyileşiyor.
She is better.
İyileşiyor.
He's getting better.
- İyileşiyor.
- It's getting better.
İyileşiyor, senden daha fazla hem de.
He's improving, which is more than I can say for you.
İyileşiyor mu?
Is she improving?
- Köpek iyileşiyor!
- Colonel, the dog is recovering.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]