English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ S ] / Sende mi

Sende mi traduction Anglais

3,771 traduction parallèle
Sende mi?
Not in briefcase?
Sende mi?
Do you have cigarette?
Bakayım sende mi?
Do you have cigarette here?
- Sende mi Ari?
- Yöu too, Ari?
Sende mi?
Do you have it?
Sende mi iblis avcısısın?
You're a demon-hunter too?
- Cincinnati sende mi?
- You got Cincinnati?
Sende mi?
Over?
- Güzel, çanta da sende mi?
- Damn good. Do you have the bag too?
- Harika! Dolarlar sende mi?
Do you have the green?
Gece sende mi kalacak? Tamam.
Will he stay the night there?
Mae, park bileti sende mi? Hayır.
Mae, have you got the parking ticket?
Sende mi Magdalena'nın sınıfındansın?
Are you in class with Magdalena?
- Çakmağım sende mi?
- You have my lighter?
- Sende mi kalacak?
Are you going to keep that?
- Anahtarlar sende mi?
You have keys?
Ruj sende mi?
Have you got the lipstick?
Alet sende mi?
You got the whatsit?
Anahtarı sende mi?
Sorry... You have from the keys?
Tepsi sende mi?
You got a tray?
- Brifingim sende mi?
Do you have my briefing?
- Yoksa eleştirileri sende mi okumadın?
Or didn't you read the reviews either?
Anahtar sende mi Marcy?
Do you have the key, Marcy?
- Sende sorun olmaz değil mi? - Gidelim mi?
You gonna be okay?
- Ve sende şey yapmıştın, değil mi?
- And what you did... didn't you...
Görünüşe göre sende birazcık yanlış zamanda yanlış yerde bulunma alışkanlığı var, öyle değil mi, bay Woods?
You do seem to have a bit of a knack at being in the wrong place at the wrong time, don't you, Mister Woods?
O yüzden sende benim canımı yakmak zorundaydın, değil mi?
So you had to hurt me back, right?
Sende Tanrı'yla oynamaya karar verdin, değil mi?
So you decided to play God, right?
Sende mi yazarsın?
You write, too?
Bunu sende biliyorsun, değil mi?
You know that, right?
Yarına kadar sende durabilir mi?
Hey, can you keep this for me til tomorrow?
- Sende onu düzeltebilirsin, değil mi?
You can change him back, right?
Bu arada, uh sende hiç Kara Orman Kekinden olma şansı yok... değil mi, Hansel?
Uh, speaking of which, uh, You wouldn't happen to have any black forest cake, Would you, hansel?
Sende değiller mi?
You don't have them?
Ve sende Braden sin değil mi?
And you're Braden, right'?
Sende Todd var değil mi?
You've got Todd, right?
Sende de mi görüş var?
You have the sight, too?
Daha önce birileri sende aktör suratı olduğunu söyledi mi?
Did anyone ever told It belongs to the Board?
Sende orada bulundun, değil mi?
You've been there, right?
Kardeşim, sende benden farklı değilsin.
Mi hermano, you're not different than me.
Sende Flowbee mi var?
You got a Flowbee?
Sende ilk gözüme çarpan o olmuştu, değil mi?
The first thing I noticed about you. Wasn't it?
- Ama sende aynı zombi iştahından yok, değil mi?
Yeah. But you don't have the same zombie-like appetite, right?
Sende o virüsten mi var?
You got that virus?
O büyü sende, değil mi?
Now you know that incantation cold, yeah?
Sende hissettin mi, Kaio-shin?
Did you feel it too, Supreme Kai?
Sende hemencecik gidi mi verdin?
What? And you just went?
Paramizla kumar oynayacaksan sende kalmasi lazim degil mi?
Well, if you're gonna gamble our money, you should hold onto it, right?
- Sende pis işler yaptın, değil mi?
So you got some dirt, right?
Sende hemen bildiklerini Swift'e mi anlattın?
So you went to Swift and told him what you knew?
Sende içeri mi girdin?
So you just walked in?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]