Ve sen de traduction Anglais
20,097 traduction parallèle
Senin peşine düşmeyeceğim ve sen de benim ya da ailemin peşine.
I don't come after you, and you don't come after me or my family.
Bu adamlar en iyi ajanlarımdan birinin ölümüne sebep oldular,... ve sen de işin peşini bırakmamı bekliyorsun.
Those people got one of my best agents killed, and you expect me to walk away.
Dembe bunun ne kadar önemli olduğunu anladı,... ve sen de onun aramalarına cevap vermiyordun,... yoksa habersiz gelmezdim.
Dembe understood how important this is, and you weren't answering his calls, or I-I never would have dropped by unannounced.
Kirk'ü buraya getirirsen Reddington onu halleder ve sen de kirli paranı gizli bağışçılar tarafından aklanmış olarak geri alırsın.
If you get Kirk here, Reddington can have him. Once he has him,? you get your illegal money back, laundered through anonymous contributions made to the PAC of your choice.
Jimmy sana karşı bir suç duyurusunda bulundu, ki bu onun hakkı ve sen de ona uzaklaştırma verdin.
Jimmy filed a grievance against you, as is his right, and then you suspended him.
Annemin kazasından sonra oradaydım ve sen de kalp ameliyatın için gelmiştin.
I was there. and... You were there for your heart surgery.
Sana bir avuç yalan söylüyorlar ve sen de bunları...
- Lies. They tell you a bunch of fucking lies and you just eat...
- Ve sen de?
And you are?
Omaha akademi dışında ilk görevindi, ve sen de Chicago'daydın.
Omaha was your first case assignment out of the Academy, and you were in Chicago, too.
- Ve sen de dinledin mi?
And you listened?
Şu Bay Goldwin'le görüşmek için Kahire'ye gideceğim ve sen de benimle birlikte geleceksin.
I will go up to Cairo to see this Mr Goldwin, and... you'll come with me.
- Ve sen de ona söylemeyeceksin.
And you're not gonna tell her neither.
Ve sen de hamile ve buralı değilsin.
And you're so preggo and foreign.
Tara ben buyum ve sen de busun. Hayatta kalmak isteyen herkes de böyle.
Tara... that's me... that's you... and that's everybody who wants to stay alive.
Köyümüz gizli kalmaya devam eder ve sen de bir yere yerleşmiş olursun.
We keep our village a secret, and you'd get to put down roots.
Ve sen de o birliğin parçasısın.
And you're a part of that together.
Jack ve sen de öylece devam mı ettiniz?
And you and Jack, you just kept going?
Hükümet, Hayalet Nehir Üçgeni'ni bombalar, komplo teorisyenleri delirir ve sen de kalan günlerini psikiyatri koğuşunda geçirirsin.
The government bombs the Ghost River Triangle, conspiracy theorists go mad and you spend the remainder of your days in a psych ward.
Beni geldiğim boyuta geri yolla, ve sen de hayatını yaşa!
Cast me back to the dimension from which I came, and you get to live!
Beş on yıl sonra insanlar seni bu diziyle özdeşleştirecek ve sen de buna sevineceksin.
Five, ten years from now, this is the show people will associate you with, and you'll be glad they do.
Bir dakika, canlanıverdi ve sen de onu kayıp mı ettin?
Wait, - she came back but now you've lost her? - Send that son-of a bitch out here!
Tuhaf bir saç kesimi vardı ve sen de diyordun ki "kafasında yarak var gibi."
He had that weird haircut and you kept saying that it looked like - he had a dick on his head.
Zamanda geri gidip, geçmişi değiştirebilirim. Her şeyi düzeltirim ve sen de ölmemiş olursun Pablo.
And I can go back in time, change history, fix all this, and you'll be alive again, Pablo.
O gece senin sorumluluğun Alicia idi. Ve sen de yapman gerekeni yapıyordun.
And your responsibility that night was to Alicia and you were doing what you were supposed to do.
Senden, onu bu dünyada kuralların farklı olduğu ve sürekli değiştiği bu yeni dünyada korumanı istedi ve sen de aynen bunu yaptın.
She asked you to protect him, and in this world... this new world, where the rules are different and always changing, that's exactly what you did.
Aynı hafta şirketi milyonlarca dolara sattım ve sen de bir blogda yazarlık işi buldun.
In the same week, I sell a company for millions of dollars and you get a job writing for a blog.
Hiçbir müşterimde yoktu, bu yüzden sen de tüm müşterilerim gibi desteklemek ve uygulamak için yemin etmek zorundasın ancak herhangi biriniz yeminini bozarsa, korumam altındasınız.
None of my clients do, which is why you, like all my clients, must swear to uphold and enforce not only this merger, but all mergers brokered with my assistance.
Theo sen de herkesin hak ettiği kadar mutluluk, neşe ve bir annenin şefkatini hak ediyorsun.
Theo, you are entitled to as much as anyone- - happiness, joy, a mother's love.
eBay'de dolaşırken rast geldim ve aklıma sen geldin.
I stumbled across it on eBay and I... thought of you.
Patterson sen de Naz ve NSA'i düşmanmış gibi göstermeyi bırak ve beraber çalışmaya başla.
And, Patterson, stop treating Naz and the NSA like a threat and start working with them.
Ben kazanırsam sen, Ruby ve beş para etmez çocuklarınız ile buradaki kötülük, yeraltı dünyasını boylayacaksınız ben de dostum Pablo'yu geri alacağım.
If I win, you, Ruby, your worthless kids, and all the other evil crap here, takes a freight train to the underworld, and I get my buddy Pablo back.
Günün birinde sen de aynı şeyi yapacaksın ve o sınırı geçersen,... Onlar düğmeye basmadan onları yakalamayı ümit etsen iyi edersin.
Someday, you'll do the same thing, and if you ever cross that line, you better hope that you bust them before they actually push that button.
Resimlerini gördün sen de.
You've seen his drawings.
Cosima yaptığımız yapmadığımız şeyleri konuşmak için ileride çok zamanımız olacak. Ama sen o şeylerden birine ihtiyacın olduğunu söylemiştin. Bir de birini bulmak için önemli bir yol kat ettik.
Cosima, there will be time to debate the do's and don'ts of certain decisions later, but you said you needed one of these things, and we've gone to great lengths to find one.
Duyduğuma göre sen de öyle değilmişsin pek.
Oh, from what I've heard, you didn't used to be, either.
- Düşündüm de sen ve ben...
Is Dom here? I was thinking you and me...
Bana aikido ogretiyorsun ve aikido, oldurmemekten geciyorsa o zaman sen de...
And, I mean, you're teaching me aikido, and if aikido means not to kill, then that means that you're - -
Çünkü düşündüm de belki sen ve o birlikte... Bu işi çözebiliriz.
Because I thought maybe between you and her and... we could figure this thing out.
Bakın, ben sadece sizi güvende tutmaya çalışıyorum ve buna sen de dahilsin doktor.
Look, I'm just trying to keep you people safe, and that includes you, Doc.
Sen ve ailen de, kalemim alt seviye odasını başlarınızla süsleyeceksiniz!
And you and your family will decorate my highest tower - - with your heads!
Çünkü sen bitik bir polis ve ben de sıradan bir paparazzi değilim.
Because you're not some beat cop, and I'm not some paparazzo looking for a reaction shot.
Sen de tıpkı büyük büyük büyükbaban gibi doğuştan bir araştırmacısın ve inanıyorum ki Earp ateşinin gerçek koruyucususun.
You are one natural-born investigator, just like your great-great-granddaddy, and I reckon, the true keeper of the Earp flame.
Sen ve ben ikimiz de neredeyse aynı kişiyiz.
You and me... we're really just the same person.
Sen de South Park'a doğru gel ve arkadaşlarımdan bazıları ile tanış.
♪ Come on down to South Park and meet some friends of mine ♪
Evet, sen de çalmıştın ve çarpmıştın.
Yeah, and you stole it. - And crashed it. - Damn right I did.
Sen de South Park'a doğru gel ve arkadaşlarımdan bazıları ile tanış. Çeviren :
♪ Come on down to South Park and meet some friends of mine ♪
İnternet olayın icabına bakıyor sen de şarap kadehini alıp geriye yaslanıyor ve gülüyorsun!
The Internet does it all, and you just sit back with your glass of wine and laugh!
Anne, hoşuna gitse de gitmese de artık sadece sen ve ben varız.
Mom, it's me and you now whether you like it or not.
Sen ve Alejandro dışındakilerle de konuşabilmeyi öğrenmeliyim.
I got to learn to talk to someone that isn't you or Alejandro.
♪ Sen de South Park'a doğru gel ve arkadaşlarımdan bazıları ile tanış. ♪
♪ Come on down to South Park and meet some friends of mine ♪
Sen de South Park'a gel ve arkadaşlarımla tanış
♪ Come on down to South Park and meet some friends of mine ♪
ve seni seviyorum 36
ve seni 22
ve sen 727
ve senin 20
ve sen kimsin 16
ve sen bunu biliyorsun 23
sen de gel 75
sen delisin 520
sen de 982
sen de beni 22
ve seni 22
ve sen 727
ve senin 20
ve sen kimsin 16
ve sen bunu biliyorsun 23
sen de gel 75
sen delisin 520
sen de 982
sen de beni 22
sen de öylesin 72
sen de beni seviyorsun 19
sen deli misin 200
sen de ister misin 105
sen de kimsin 767
sen değilsin 122
sen de gelecek misin 16
sen de mi 176
sen değil misin 41
sen de gördün 34
sen de beni seviyorsun 19
sen deli misin 200
sen de ister misin 105
sen de kimsin 767
sen değilsin 122
sen de gelecek misin 16
sen de mi 176
sen değil misin 41
sen de gördün 34