à traduction Anglais
305 traduction parallèle
BakanÄ ± n mektubuyla à ¶ ÄŸrendim geldiÄŸinizi.
I have learned of the Minister's letter.
Uluslararası hava sahalarını ihlal edebilirsiniz.
You will not have to get where I might violate the spa's air of þã countries.
Kaza, telsiz arızası, kaçırılma?
There have been over bu it's not you go and I þã radio sector, were defalcate you...
Size yemek sağlayacağım ve ihtiyaçlarınızın mümkün olan en iyi şekilde karşılayacağım.
I'll bring food and more you need in the best way to a second þã.
Biyotermik dilatör ve elektromiyografik entero... Entero gibi bir şeyler işte.
Words such as stents, eletromiogr á is, I get... n ã know.
Biliyorum, bir ansiklopedi kadar küçük bir köpek için oldukça fazla.
I know, very few s ã for an "Encyclopedia".
Ama Ginger bunu başardı.
But Ginger can be champion ã.
- Sorun değil.
N ã the problem.
Görüyorsun, yaşlı köpek ve yeni numaralar. Demek doğruymuş.
I see that one to teach the c ã old new tricks is right.
Sıkma canını Billy. En azından, sadece mayonez alacak kadar zaman veriyorlar.
N ã let it bother you, Billy, because we have something that only time can give you :
- Evet, 17. Seni yarın ararım.
É, the 17th. will be tomorrow ã.
Öğle yemeği yerine dinozora götürmek yeni bir akım mı?
A kind of new É ã express the? Said, "Dinosaur" instead of lunch?
- Tamam Bay Lowery. Bir yer önerebileceğinizi düşünmüştüm.
Look, Lowry, is ã n knows the place I ask another t á.
Bu sabah nasıl geçti?
How was this morning ã?
Soğuk algınlığı kötüye gidiyor. Çok solgun görünüyor. Ayağına kadar götürmeme rağmen dinozoruna elini bile sürmedi.
His flu worsened, appearance p á read and congested ã n and do the quiz "Dinosaur" when he fell.
Hayır, hayır. - "Dinozor" mu dedin?
The N ã, ã n's. you meant "Dinosaur"?
- Evet. En sevdiği ton balığı olmasına rağmen elini bile sürmedi.
Yes, and he touched ã n, and is his favorite, tuna.
"Donny dinozoruna elini bile sürmedi" dedin.
You said Danny ã n the made his "Dinosaur".
Ben bir Streisand eyeriyim ama oğlunun filmi kesinlikle şefkatsiz.
Yes, the "woman" was very sad but your "honey ã" one result of "sailing".
- Bana telefon bağlama, Cindy.
N ã the pass calls, Cindy.
Bana telefon bağlama.
N ã calls the pass.
Elbette, Bay Thunder. Çekingen gözleme.
Of course, Mr. ã the thunder, "P ã the Sulfur"
Bay Hinge. Sermayeniz burada.
Look, "hinge" here is his "Captain's ã"
Hava şeftali. Ama susamın gelmesiyle...
the "Green Book" will "shadow" ã but then the...
Nefes alamıyor. Zatürree olabilir. Hemen hastaneye götürmeliyiz.
É your respiraç the ã, we the hospital immediately.
Hinge, karşı kapı kirletecek mi?
"Hinge"... The "rat ã the"...
- Neyimiz var Susan?
"Sud the ã"
Dünyanın radikal bir değişime uğraması onun için hiç önemli değil.
ã n the matter because the world was t ã changed dramatically the way.
Bütün mesele, Bill Lowery'nin sıradan bir adam olmaması. O, bizden biri. Galip gelmeye kararlı bir adam.
What matters is that Bill Lowry ã n is the uneven, s is an n a man determined change from the old to the new or a world Besides the Imagination - ã
Bana... zaman ver..
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª give me some time à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
güneye esmek için...
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª To blow the man down à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Yağmurda şarkı söylüyoruz...
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª We're singin'in the rain à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Yağmurda sadece şarkı söylüyoruz...
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª Just singin'in the rain à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Ne güzel bir gün.
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª What a glorious feeling à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Tekrar mutluyum...
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª I'm happy again à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Mutfak içinde yürürüm...
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª I walk through the kitchen à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Tavuk dolu kase ile...
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª With a bowl full of chicken à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Ve onu Leo'nun içine koyarım, yani Dr. Marvin'in buzdolabına...
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª And I put it in Fay and Leo- - à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª I mean Dr. Marvin's refrigerator à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Teşekkürler.
- à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª Thank you à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª - à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª For the night à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Merdiven inen bebek.
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª Baby stepping down the stairs à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª success.
Mutlu yıllar sana!
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª Happy Birthday to you à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Mutlu yıllar Leo Marvin!
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª Happy Birthday, Leo Marvin à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Ölüm terapiniz beni iyileştirdi, siz dahisiniz.
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª Your death therapy cured me, you genius à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Kahretsin.
Maldiç the ã.
- Üstümü ne zaman örttün?
When I put up with the ã n.
- Hayır.
- The N ã.
Boruya yakın yönlendirme.
"The guide reached the avi ã"
Manhattan santralı.
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª All of them had hair of gold like their mother à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª mid-Manhattan exchange.
Yağmurda şarkı söylüyorum...
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª I'm singin'in the rain à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª
Bu Bob.
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª For he's a jolly good fellow à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª it's Bob.
Dr. Leo siz dahisiniz!
à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª For Leo Marvin's a genius à¢ à ¢ â € žÂ ¢ à ‚ ª