Benim için önemli traduction Espagnol
4,659 traduction parallèle
Benim için önemli bir şey yapman gerekiyor.
Tengo algo importante de lo que tienes que encargarte.
Biliyorum ama benim için önemli.
Lo sé, pero significaría mucho para mí.
Benim için önemli olan şeyi öğrenmek ister misin?
¿ Sabes qué significaría mucho para mí?
Fikirlerin benim için önemli.
Tu opinión es importante para mí.
Benim için önemli olan bu.
Eso es lo que me importa.
Senin özel hayatın planlarımı gerçekleştirebilmek adına benim için önemli.
Tu vida privada es, como resulta ser, esencial para mis planes.
Benim için önemli olan nasıl yaşadığı. Ve bununla ilgili sorunu olanlar, onun benim kardeşim olduğunu hatırlamalılar.
Y al que esto le resulte un problema debería recordar que él era mi hermano.
Benim için önemli, olay da o zaten.
Lo es para mí, ese es el punto.
Ve bundan sonra benim için önemli olan şey, senin için de önemli.
Y lo que es importante para mí es ahora importante para ti también.
- Benim için önemli!
- ¡ A mí sí!
Benim için önemli.
Claro que sí.
Jackson'ın annesiyle tanışmak benim için önemli bir şey.
Conocer a la madre de Jackson era importante para mí.
Hayatımın en önemli gününde orada olması benim için önemli, biliyorsun değil mi?
Y, sabes, es importante para mi que esté ahi en el día más grande de mi vida, ¿ sabes?
Benim için önemli bu, onların beni tanıması, benim onları tanımam... Bir yerde tanıştıracağım seni onlarla.
Bien, bueno, eso se siente como algo importante para mi, sabes, que tu familia me conozca y conocerlos, y... y te los presentaré en algún momento.
Masanın dolu olması benim için önemli.
Significa mucho para mí que la mesa esté completa.
Benim için önemli olan bir şeyi unutmuşum.
Dejé algo atrás que significa algo importante para mí.
Benim için önemli olan her şeyi almayı mı?
¿ Llevándote todo lo que importa?
Benim için önemli değil.
No es importante para mi.
Pek de önemli değil. Benim için yani.
En realidad eso no importa.
Peki, öncelikle bu benim için oldukça önemli.
De acuerdo, bueno, primero que nada, esto es muy importante para mí.
Benim için önemli olan sensin.
Tú me importas.
Önemli değil. Bu benim için daha önemli.
Esto es más importante para mí.
İçinizden biri düzgün giyimin benim için neden bu kadar önemli olduğunu biliyor mu?
¿ Alguno sabe por qué es tan importante para mí que todos se vistan apropiadamente?
Anneme baktığın kadar kendine de iyi bakman benim için çok önemli.
Es importante para mí que trates bien a mi madre pero también que te trates igual a ti.
Bunun benim için ne kadar önemli olduğunu anlatamam.
No te puedo decir lo mucho que esto significa para mí.
Evet dedin ama ne bileyim bu benim için çok önemli.
Te lo dije, tío. Voy a estar ahí.
- Benim için çok önemli biri!
¡ Uno de mis mejores amigos!
O yüzden de bunu benim için çok önemli olan birine veriyorum.
Por eso le di esto a alguien importante para mí.
Henüz bilmiyorum ama şunu bilmeni istiyorum bu olayı aydınlatmak benim için çok önemli.
Aún no lo sé, pero quiero que sepas que es muy importante para mí averiguarlo.
Benim amaçlarım için daha az önemli olan neden olduğu.
Pero para mis propósitos, el qué es menos importante que el por qué.
Benim için çok önemli.
Es muy, muy importate para mí.
Çünkü o benim için gerçekten daha önemli.
Porque ella me importa más que la verdad.
Onunla işimiz bittiğinde benim için neler yapacağı önemli. Yani istediğim şeyleri yapması önemli. Aynı senin gibi.
Es sobre lo que hará cuando terminemos aquí, lo cual es lo que yo quiera que haga, justo como tú.
... yani benim de torunum, onun da bir Rockette olması senin için önemli olur mu?
-... que sería mi nieta ¿ sería importante para ti que también fuera una Rockette?
Bence bu komforlu bir yatak ve benim için en önemli şey senin rahatlığın.
Me refería a que es una cama cómoda. Y lo más importante para mi, es que tú estés cómoda.
Senin için önemliyse, benim için de önemli.
Si es importante para ti, es importante para mí.
Benim için senden ve bebeğimizden daha önemli birşey yok.
No hay nada más importante para mí que tú y ese bebé.
Şu anda benim için en önemli şey ne olduklarını anlamak.
Para mí lo más importante ahora es averiguar qué son.
Benim için ne kadar önemli olduğun konusunda hiçbir fikrin yok.
No tienes idea de lo mucho que significas para mí.
Ancak neticede, zamanımız günleriyle mukayese edilince normal bir gündü, benim için, ailem için, kilise için, üniversite için önemli olan, Alman Demokratik Cumhuriyeti için.
Pero al final, un día normal en comparación con la actualidad, importantes para mí, para mis padres, para la Iglesia, para la Universidad, para la República Democrática Alemana.
Benim konuşamayanlar için konuşmam önemli.
Para mí es importante hablar por aquellos que no pueden hacerlo.
Benim için çok önemli olan iki kişi zor bir zaman geçiriyorlar. Aslında bunlar iki kardeş.
Dos de las personas que son muy importante para mí están teniendo un momento difícil.
Bu benim için çok önemli.
Es importante para mí.
Bunun benim için ne kadar önemli olduğunu bilmeni istiyorumç
Quiero que sepas lo mucho que esto significa para mí.
Bunu bilmen benim için çok önemli.
Es importante para mí que lo sepas.
Crane'in kesilen kafalar hakkında olan bilgisi onu önemli bir danışman yapıyor benim için.
El conocimiento de Crane sobre las decapitaciones lo convierte en un asesor importante para mí en este momento.
Öyle dedim çünkü kariyeri için çok önemli olan bu fırsatı benim yüzümden kaçırmasını istemedim.
Porque no quería que ella dejara pasar una gran oportunidad para su carrera por mi culpa.
Benim için çok önemli olan bir sosyal yardımlaşma programı var.
Hay un programa de ayuda comunitaria que es muy importante para mí.
Önce benim için bir şey yapması gerek. Elena'dan daha önemli bir şey mi?
¿ Es aquello más importante que Elena?
Benim için gerçekten önemli.
- Es muy, muy importante. - ¿ En serio?
İşin aslı, inancıma göre günah işledim. Bu benim için çok önemli.
El hecho de haber tropezado con mi fe... me... importa.
benim için önemli değil 19
benim için fark etmez 98
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için yap 39
benim için fark etmez 98
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için yap 39