English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ B ] / Benimlesin

Benimlesin traduction Espagnol

689 traduction parallèle
# "Kötülükten korkmam." # "Çünkü sen benimlesin."
No temo ningún mal porque Tú estás conmigo.
- Benimlesin, benimle kalıyorsun.
- Estás conmigo, te quedas conmigo.
Ne kadar zamandır benimlesin Harry?
Harry, ¿ cuánto tiempo hace que estás conmigo?
Yani sadece alıştığın için benimlesin.
Si sólo continuamos juntos porque te acostumbraste a mí...
Evet, benimlesin.
Sí, vienes conmigo.
Akşama kadar benimlesin.
Estará conmigo hasta el anochecer.
Burada benimlesin ve sadece benim için geldin.
Aquí conmigo, y sólo has venido a mí.
Ben pisliğim, gerçek bir pislik, bu yüzden benimlesin, benim gibi birine sahip olamazsın, hiçbir kadına sahip olamazsın.
Soy lo peor de la chusma, por eso te aferras a mí. O tienes una como yo, ¡ o no tendrás una mujer!
Ölüm karanlığının vadisinde yürüyor olsam da hiçbir kötülükten korkmam, çünkü Sen benimlesin.
Aunque camine por el valle de la sombra de la muerte ningún mal temeré pues Tù estas conmigo.
- Denizin karsisinda hala benimlesin.
Seguirás conmigo cuando cruces el mar.
Burada her zaman benimlesin.
Siempre estás conmigo aquí.
Hem ilk sergim hem de sen benimlesin.
Tengo mi primera exposición y te tengo a ti.
Karanlık ölüm vadisinden geçsem bile kötülükten korkmam. Çünkü sen benimlesin.
Aunque pase por el valle tenebroso, ningún mal temeré, porque Tú vas conmigo.
- Bugün sadece benimlesin!
- ¡ Hoy eres mío!
Benimlesin.
Te tengo.
Benimlesin.
Tú y yo.
Çünkü sen benimlesin. Çomağın, değneğin güven verir bana.
Su báculo y su bastón me confortan.
Benimlesin...
¿ Lo haría?
Neden benimlesin?
¿ Por qué sigues conmigo?
Neden benimlesin, Hans?
¿ Por qué te quedas conmigo, Hans?
En azından benimlesin, Altos.
Al menos estás conmigo, Altos.
Çünkü sen benimlesin.
Porque tú estás conmigo.
Hayır, sen hala benimlesin, Roberts.
No, usted está conmigo, Roberts.
Neden benimlesin?
¿ Por qué estás conmigo?
Lazarus, benimlesin.
Lázaro, acompáñeme.
Nasıl hâlâ benimlesin...
No sé cómo estás conmigo...
- "Ölümün gölgesinin düştüğü vadide yürüsem de, kötülükten korkmuyorum." "Çünkü sen benimlesin."
- "Aunque ande en el valle de las sombras de la muerte no temeré ningún mal, porque yu estarás conmigo."
Sen. Sen benimlesin.
Tú. Tú estarás conmigo.
Pekala dostum... artık her adımımda benimlesin.
Y tú, muchacho... vendrás conmigo todo el camino.
Sen benimlesin.
Estás conmigo.
"Sen benimlesin."
"Estás conmigo".
Ne zamandır benimlesin Sheldon, iki ay mı?
¿ Cuánto tiempo llevas conmigo? ¿ Dos meses?
Hala benimlesin.
- ¿ Me está entendiendo?
Bütün gün benimlesin.
Le voy a tener conmigo todo el día.
Sen benimlesin, Lahorlasın.
Está Ud. conmigo delante de Lahore.
Bu işte benimlesin, değil mi?
Estás conmigo en esto, ¿ verdad?
Yıllardır benimlesin ama özel hayatın hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Has estado conmigo muchos años. Y aún no sé nada de tu vida privada.
Uyurken ya da uyanık, daima benimlesin.
Dormida o despierta, tú estás conmigo...
- Durmuyor çünkü sen benimlesin!
- Es porque estas conmigo!
Sen benimlesin.
Y tu estas conmigo.
Benimlesin ve nasıl bunu sorabilirsin?
¿ Estás conmigo y me preguntas eso?
Eğer benimleysen, benimlesin, değilsen, arabadan in!
Si estás conmigo, estás conmigo, ¡ y si no, baja del coche!
Çünkü sen benimlesin
Porque tú estás aquí conmigo
- Tommy. - Tamam. Benimlesin.
soy yo.
Gardner, sen benimlesin.
Gardner, tú conmigo.
Benimlesin!
¡ Tú vienes conmigo!
Bu nedenle mi bu gece burada benimlesin?
¿ Por eso está aquí esta noche?
Nasıl hâlâ benimlesin...
¿ Cómo has podido seguir conmigo...?
Gelmek istediğim yer burasıydı ve hala benimlesin.
Yo venía aquí y usted me acompañó.
Buradasın, benimlesin.
Estás aquí, en mi casa.
Merak etme. Benimlesin.
Esta bien amigo, tu y yo juntos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]