Beş altı traduction Espagnol
3,542 traduction parallèle
"Beş altın yüzük", "Altı kaz uyurken" ve böyle devam ediyor.
De canciones populares que llevan números.
Beş ya da altı. Beş ya da altı merdivenden yuvarlandı.
5 o 6. 5 o 6.
- beş veya altı ektasi tablet için.
- Tengo cinco o seis pastillas de éxtasis.
Beş, altı, yedi, sekiz.
Cinco, seis, siete, ocho.
Beş, altı, yedi, başla.
Cinco, seis, siete, vamos.
Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi...
Uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete...
Beş, altı, yedi!
Cinco, seis, siete!
İçgüdüsel pozisyonu kullanın. Boşluğa yaklaştın... tekmeleme noktası. Bir, iki, üç, dört beş, altı, yedi, sekiz.
Esta es la posición donde te puedes defender lucha con las piernas la patada directo a la cabeza... 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, vuelve... y patea.
Beş veya altı yıl önce babanı gördüm.
Vi a tu papá cinco o seis años atrás, justo antes de morir.
Birincisi, termal balansının bunu beş ile altı saat arası koruyabilir.
En primer lugar, el hecho... de haber mantenido el equilibrio térmico... durante 5 o 6 horas en un agua tan fría.
Evet, Öyleyim. Beş yada altı bardak küçük seri burbon aldım.
Me tomé cinco o seis whiskies de lote pequeño.
Beş, altı, yedi.
¡ 5, 6, 7!
- En az beş, altı saniye.
- Al menos cinco o seis segundos.
Bir, iki, üç, dört, beş, altı.
Uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis.
- Bir, iki, üç, dört... - Beş, altı, yedi, sekiz...
Uno, dos, tres, cuatro... cinco, seis, siete, ocho...
- Üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz. Ve? Ne yapıyoruz?
Cuatro, cinco, seis, siete, ocho... y nunca olvidamos sonreir.
ÇEK'ten beş-altı kez geldiler, ben hep durumumuzu gizlemeye çalıştım.
Los del Servicios del Menor deben haber venido cinco ó seis veces. Intenté encubrirlo.
Bir, iki üç, dört beş, altı, yedi sekiz, dokuz, on.
Uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete, ocho, nueve, diez.
Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.
Uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete, ocho, nueve, diez.
Beş, altı.
Cinco, seis.
Altı, beş.
Seis, cinco.
Beş, altı, yedi, sekiz!
¡ Cinco, seis, siete, ocho!
Beş, altı, yedi, sekiz.
De acuerdo. ¿ Preparados? Cinco, seis, siete, ocho.
Ee, program beş ay öncesinde olduğumunuz birazcık gerisinde ama projedeki diğer şeyler altı yada yedi ay önce olduğu kadar geride değil.
Bueno, vamos con un poco de retraso a la fecha que se fijó hace cinco meses, pero no va con tanto retraso como el resto del proyecto que empezó hace seis o siete meses.
... üç, dört, beş, altı.
Muéstrame. - Tres, cuatro, cinco, seis.
Dokuz, sekiz, yedi, altı, beş, dört, üç, iki, bir!
Nueve, ocho, siete, seis, cinco, cuatro, tres, dos, uno!
Beş, altı, yedi, sekiz.
5, 6, 7, 8.
Beş, altı, yedi, sekiz... Başardın!
ª cinco, seis, siete, ocho... lo lograste!
... üç, dört, beş, altı.
Tres, cuatro, cinco, seis.
Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz.
Uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete, ocho.
- Beş, altı, yedi, sekiz.
- cinco, seis, siete, ocho.
Beş, altı, yedi ve bir, iki, üç, dört beş, altı, yedi, sekiz.
Cinco, seis, siete y uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete, ocho.
* Kıyafetleri değiştir * * Burnu düzelt * * Ve sonra * * Beş, altı, yedi, sekiz *
* Cambia tu ropa, arréglate la nariz * * y luego cinco, seis, siete, ocho *
İki, üç. dört beş, altı, yedi.
Dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete...
- At silahını! Üç, dört, beş, altı.
¡ Tira el arma!
Beş, altı, yedi, sekiz. ♪ Bir damla hissediyorum ♪ ♪ Yüzüme düşen ♪
Cinco, seis, siete, ocho.
Sonra bana beş eyalette altı gösteri ayarladı.
Me consigue seis contratos en seis estados.
Belki beş, altı.
Cinco, quizá seis.
Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz...
¡ Uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete, ocho!
Beş, altı, yedi ve...
Cinco, seis, siete y...
Beş, altı, yedi ve...
Cinco, seis, siete, y...
Ve beş, altı, yedi, sekiz.
Y cinco, seis, siete, ocho.
-... üç, dört beş, altı, yedi sekiz, dokuz...
- ¡ Volvé adentro! -.. tres, cuatro... cinco, seis, siete, ocho, nueve...
Belki de bizi biz yapan budur. ... beş, altı, yedi, sekiz. Çok iyi!
Capaz es lo mejor para nosotros... cinco, seis, siete, ocho.
Dört, beş, altı.
Cuatro, cinco, seis.
Bir, iki, üç, dört... beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.
Uno, dos, tres, cuatro... cinco, seis, siete, ocho, nueve, diez.
Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi.
Uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete.
Her otuz feet ( dokuz buçuk metre ) de bir altı inçte ( on beş santim ) bir pis su borularımız var.
Tenemos desagües de 15 centímetros cada nueve metros.
Öyleyse eğer beş milyon doların bankaya transfer edilmesiyle soygun arasındaki altı saatlik zaman dilimde ortadan yok olduysa parayı fiziksel olarak birinin bankadan çıkarması gerektiğini biliyoruz.
Vale. Entonces si los cinco millones desaparecieron en las seis horas entre que fue entregado al banco y el robo, entonces sabemos que alguien tuvo que llevárselo de allí. Tiene que estar aquí en alguna parte.
Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi ve yakala...
Uno, dos, tres, cuatro, cinco, seis, siete y cógela.
- Bölüm beş, altı ve dokuz.
- Sector cinco, seis, y nueve.
altı 1119
alti 20
altında 26
altın 310
altı ay sonra 25
altından 17
altıncı 19
altın yok 17
altı buçuk 20
altın mı 47
alti 20
altında 26
altın 310
altı ay sonra 25
altından 17
altıncı 19
altın yok 17
altı buçuk 20
altın mı 47
altı saat 24
altın nerede 26
altınay 16
altı ay mı 24
altı yedi 26
altı tane 16
altı ay önce 37
altı hafta 22
altıda 17
altı ay 66
altın nerede 26
altınay 16
altı ay mı 24
altı yedi 26
altı tane 16
altı ay önce 37
altı hafta 22
altıda 17
altı ay 66