Bî traduction Espagnol
19,965 traduction parallèle
Evet! Hatta tuhaf, çirkin bi'yüz takındığımda bile ve dedim ki, "Çok tuhaf görünüyorum."
Incluso cuando hago muecas raras, pienso : "Me veo rara".
Ve bi'kutu kibrit aldım.
Y tengo una caja de fósforos.
Planlanmış bi'hayatımız olacak.
Tengo nuestra vida planeada.
KENDALL : Bak, benim pornoyle ilgili bi'problemim yok.
No tengo problema con el porno.
Fakat benim bu kızda gördüğüm tek şey, kendisi için bi'şeyler yapmak.
Pero en ella solo veo a una chica que quería hacer algo en su vida.
Demek istediğim, bunu gerçekten istediğinde, Tressa bi'patron.
Cuando se habla en serio, Tressa es una jefa.
O bi'fahişe, bi'star, ve kahretsin bu işte çok iyi.
Es diligente, lleva la batuta y es buena para eso.
Bana bu verildi, çünkü bi'yapımcı bunun yarısını almam için bana 1,000 dolar verecek.
Me dieron esto porque un productor quería que me metiera solo la mitad por $ 1000.
Dedim ki ; "Bunu yapmak gibi bi'fikrim yok, fakat demek istediğim, neden?"
Le dije : "No planeo retirarme, ¿ por qué?".
Bununla ilgili bi'sorunun olmaması lazım.
Tendrás que aceptarlo.
ve ben de ondan yararlanmak isteyen, bu ailenin iyi bi'dostuyum.
Yo soy un gran amigo de la familia que quiere aprovecharse de eso.
- Söyleyecek bi'şey yok.
- No tengo nada que decir.
Bize bi'tablo alın.
Consigan una mesa.
Küçük bi'satış tekniği.
La pequeña técnica de ventas.
Burada kesinlikle hiç bi'cinsel çekicilik yok, hepsi bu.
Eso no tiene nada que excite sexualmente.
Ve demek istediğim, bi'çok porno böyle, sen, sen düşünüyorun ki ; "Şu anda bu sadece iş."
Mucho material porno es así, y piensas : "Esto es solo un trabajo".
Ve sen sanki, "Güzel, ben çok aptalım, ve 500 dolara ihtiyacım var, " ve herhangi bi'adamla gidiyorum " gerçek hayatta hiç seks yapmamışım
"Soy una imbécil, necesito $ 500, elegiré a este tipo al azar, con quien nunca tendría relaciones en la vida real, las tendré con él, diré cosas que nunca digo y haré cosas que nunca hago".
Daha önce böyle bi'şey yapmadım.
Nunca he hecho nada así.
Yani... MICHELLE : Bütün bu süreç bi'buçuk saat sürüyor.
Todo el proceso tomó como una hora y media.
Bi'otelde oldu, ve bu sanki, bire birdi. hemen hemen ; "Ben aptal bi'kızım, ve onu ayartıyorum, küçük genç kız."
Fue en un hotel, en privado, como si él pensara :
MICHELLE : Bu bi'tür, "Kahretsin, bu benim ilk çekimimi " yapmak istediğim kişi değil. " bilirsin işte.
Pensé : "Maldición, no es el tipo de persona con quien quiero estar en mi primer filme".
Sen gerçekten bi'mide görmüyorsun, Bunu sanmıyorum, belki, emin değilim. Fakat onun...
Uno no ve una panza, de verdad, no creo que se vea, tal vez, no estoy segura.
Onun bi'sitesinde 700'den fazla kız var, ve her cuma günü yeni bi'video yüklüyor.
Tiene más de 700 chicas en el sitio... Ingreso... y sube un video los viernes.
- Bi'günde 10,000 dolar kadar kazanıyor.
- Ganaba $ 10.000 al día.
KARLY : Gel, bi'şırınga yap.
Adelante, prepara una ducha.
Bu kadar farklı insanla çok fazla seks yapmak senin için iyi bi'şey değil.
Debe hacer daño tener tantas relaciones sexuales con personas distintas.
Ve ben bunun içini boşaltmalıyım çünkü bu tamı tamına bi'gol topu büyüklüğünde oldu.
Tuvieron que drenármelo porque estaba del tamaño de una pelota de golf.
JADE : Duydum ki, sen küçük bi'şey için doktora gitmişsin..
Supe que estuviste en el hospital.
Ciddi bi'şey miydi?
¿ Fue algo grave?
Fakat görünüşe göre ucuzcu dükkanına giden bazı adamalar ve bi'kız görüyorlar ve sanki, "off, bu kızı sikmek isterdim."
Parece que algunos tipos van a casas de empeño, ven chicas y dicen : "Maldición, ojalá pudiera joder con ella".
Neydi, bu diğer şeylerle karşılatırıldığında daha aşağılayıcı bi'şeydi.
Es mucho más degradante... VÉALAS ATORARSE CON PITOS GRINGOS
KAMERAMAN : Çok heycanlı bi'kişiliğin var, huh?
Tienes una personalidad efervescente, ¿ no?
- Söyle, "Ben bi'orospuyum"
- Di : "Soy una maldita puta".
- Ben bi'orospuyum.
- Soy una maldita puta.
Bi'yeri unuttun.
Te faltó una gota.
Onlar bunu bilgisayardan izliyorlar, ve dışarı çıkmıyor, ve bunu gerçek bi'kıza yapamıyorlar.
Lo verán en la computadora, y no se lo harán a una chica de verdad.
İyi ve kötü senin o zamnki düşüncendir. çünkü X miktar zaman önce, bunun kesinlikle kötü bi'şey olduğunu sanıyordum, şimdi kötü olduğunu düşünmüyorum.
Lo bueno y lo malo es lo que opinas en el momento, porque hace X tiempo, unas cosas me parecían malas y ya no me lo parecen.
Kahvaltı etmedim, bu yüzden, gerçekten dışarı çıkacak bi'şey yok.
No desayuné, así que no salió casi nada.
"Ben gelirim ve bi'şova koyarsın ve beni rahatsız hissettirirsin, sen gidebilirsin yani ben paramı alabilirim ve kendi zamanımda rahat olurum."
Vengo, hago un show y me sacrifico para que tengan un orgasmo, me paguen y pueda estar cómoda en mi tiempo libre ".
Me, that I do it on camera to somebody who's faking it veya o şirkette çalışan o kadın / erkek, kaç yıl daha, boktan bi'kazanç için götlerini yırtacaklar.
Yo, que se lo hago en cámara a alguien que lo finge, o ese tipo o mujer que han trabajado en esa empresa, rompiéndose el culo por prestaciones de mierda ¿ por cuántos años?
Bu bizim birbirimize olan sadık, dürüst ve geleceğe dair umutlu olan bi'sözümüz.
Es nuestra promesa del uno al otro de ser fieles, sinceros y optimistas sobre nuestro futuro.
ADAM 5 : Belki onunla bi'çekim yapmalısın,
Deberías hacer un filme con eso.
Bi'sorum var.
Tengo una pregunta.
Bu şimdi acıtıyor. Ne zaman bi'porno görsem, Diyorum ki ; "Bu birisinin kız arkadaşı," veya, "birisinin çocuğu."
Cada vez que veo un porno, pienso : "Es la novia de alguien, o la hija de alguien".
Eğer seni sikmek için bi'adam para ödüyorsa, o denemiştir, neyse ne. Kamera var ya da yok.
Con o sin cámara.
Oraya bi'kamera koyabilirler, kapatırlar ve senin haberin bile olmayabilir ve sadece...
Podrían poner una cámara allí, apagarla, y quizá no lo notarías y sentirías- -
California'daydım ve bi'"blowjob" çekimi oldu ve ben düşündüm ki ; "Elbette."
Yo estaba en California. Tenía una escena de chupada y pensé : "Claro".
Bu bi'şey değildi.
No hago nada.
Sadece bi'adam.
Solo un tipo.
Tripodun üzerinde küçük bi'kamera.
Una camarita en un trípode.
Kendall, sana kabalık gibi'bi'şey olmasın ama...
Kendall, no quiero ser grosera.
bir hafta sonra 49
birşey 36
bilmiyorum 18446
birmingham 23
biliyorum 15888
birkaç 16
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
biber 45
bir tanem 228
birşey 36
bilmiyorum 18446
birmingham 23
biliyorum 15888
birkaç 16
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
biber 45
bir tanem 228