English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ D ] / Dinlesene

Dinlesene traduction Espagnol

401 traduction parallèle
Şunları bir dinlesene.
Muy graciosos, escúchenlos.
Şarkı nasıl gidiyor dinlesene.
Oiga la canción.
Dinlesene.
Escucha.
Şu salonu dinlesene.
Escucha al gallinero.
- Beni dinlesene.
- ¿ Quieres hacerme caso? - Es que...
Bağırsakların kurt kapacak! Elizabeth gibi söz dinlesene!
Te entrarán lombrices. ¿ Por qué no puedes ser obediente como Elizabeth?
- Dinlesene.
- Escucha.
Oturup dinlesene. Öyle heyecanlı anlatıyor ki.
Siéntate y escucha lo bien que lo cuenta.
Dışarıdaki şu beyaz tüccarı dinlesene.
Ya está ahí el viejo Trader Horn. "Eso es. Vamos, vamos, amo bwana".
- Onları dinlesene. Sense kalkmış...
- Escúchales. ¡ Y tú hablas de...!
- Dinlesene beni!
¡ Escúcheme!
Dinlesene, Christine.
Estamos hablando, Christine.
Dinlesene. Ve kocasını gördün mü?
Escúchala. ¿ Viste al marido?
- Şunu bir dinlesene! - Ne?
- Escúchala - ¿ Qué?
Dinlesene anne, ne güzel söylüyorlar.
Oye, mamá, qué bien cantan.
Dinlesene, Anne.
Escucha, mami.
Dinlesene.
Escuche.
Onu dinlesene... Prenses Grace.
Escuchen a la Princesa Grace.
Dinlesene, bu Baptistery.
Escucha. Este es el baptisterio.
Dinlesene beyefendiyi.
Escúchale.
"Ben onu dünyanın en çirkin yaratığı olarak tasavvur ediyorum." TAŞRALI HAYATI'NDAN BİR KESİT Dinlesene beni, Roland! ÇÖPTE BULUNMUŞ BİR FİLM
No sólo me parece el ser menos agraciado, también es un abismo sin fondo de estupidez.
- Dinlesene. Duyuyor musun?
- Escucha. ¿ Las oyes?
- Bir dinlesene sen beni...
- Y algo más.
Anne dinlesene, radyoda konuşan adam babam, değil mi?
Dime, mamá, ese señor que habla en la radio es papá, ¿ no?
"Dinlesene" der gibiydi.
"Escucha."
Mulwray'i öldürdü, su meselesi yüzünden. Dinlesene!
Mató a Mulwray por lo del agua. ¡ Escúchame!
Dinlesene Lula.
Escucha, Lula.
Dinlesene, Bowie ve ben iş hakkında konuşuyorduk.
Escucha, Bowie y yo estuvimos hablando de negocios.
Dinlesene!
Escúchame.
- Şunu dinlesene.
- Escucha esto.
Lucas, bir numarayı dinlesene Bir aksilik var gibi geliyor bana.
Lucas, ¿ oyes el n ° 1? Algo no suena bien.
Dinlesene beni.
¿ Estás escuchando?
- Dinlesene bi.
- ¿ Puedes escucharme?
Dinlesene şunları.
Escúchalos.
Dinlesene.
Escúchame.
- Dediğini dinlesene.
- Escúchale.
Dinlesene, bu işi halletmen için sana yüzde on veriyorum.
Escucha, te pago el diez por ciento por hacer eso.
- Dinlesene, Marge.
Escúchale, Marge.
Domuzu dinlesene, nasıl da can havliyle çığlık atıyor!
¡ Escucha al cerdo como grita por su vida!
Kalbimin sesini dinlesene, Al.
Al, escucha los latidos de mi corazón.
Dinlesene...
Escucha eso.
Şimdi şunu dinlesene.
Escuche esto.
Dinlesene.
Escucha...
Hey, dinlesene.
¿ Sabes qué?
Dinlesene.
- Escuche.
Dinlesene.
Escúchalos.
Dinlesene, şu adamı tanıyor musun?
¿ Conoces a ese tal...?
- Stanley, dinlesene!
Escucha.
Beni dinlesene.
Pero ¿ qué digo?
Gel buraya, dinlesene.
Ven acá y escucha.
Dinlesene!
Entendido!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]