Dokun ona traduction Espagnol
92 traduction parallèle
Dokun ona. düzelt onu.
¡ Tócalo!
Dokun ona.
Tócale la mano.
Gel hadi. Dokun ona.
Tócalo.
- Dokun ona doktor gibi, tekrar ona kol dik -
La llevó al médico, le cosió su brazo otra vez.
Dokun ona. Dokun ona!
¡ Tócalo!
dokun ona, dokun ona.
Tócala, tócala.
- Hadi, dokun ona.
- Vamos. Siéntelo.
Bu eldivene bak.Dokun ona.
Mira este guante. Tócalo.
Haydi, dokun ona.
Pon la mano en ese dispositivo.
Dokun ona.
Adelante.
Dokun ona. yavaşca okşa. Bu kadar sert ve büyük olacağını düşünmemiştim... ve kaygan.
Tócalo ´ Muévelo suavemente... o pensé que estaría tan duro y grande... y resbaloso...
Dokun ona.
¡ Tócala!
- Oldukça eminim, dokun ona.
Estoy bastante seguro de que puedes tocarlo.
- Asıl ona. Dokun ona.
Una paja, una puñeta.
- Dokun ona.
- Tocalo.
Çok güzel! Dokun ona, ısırmaz.
Mira que linda es... mira, mira tocala, tocala, no muerde, no muerde
Şimdi buraya gel ve dokun ona.
Y ahora acércate y tócala.
- Sadece dokun ona.
- Ve y tócalo.
Hafifçe dokun ona.
Casi sin tocarlo.
Dokun ona anlamak için.
Tócala para creerlo.
Gücü serbest bırak ve dokun ona!
¡ Libera el poder y tócalos!
ONA DOKUN.
A ELLA.
Dokun ona.
Tócalo.
omuzuna dokun ve ona söyle şimdi :
Dale un toque en el hombro y dile :...
Dokun ona.
¡ Tóquela!
Dokun ona...
Tócala...
Dokun ona...
Tócalo!
Dokun ona.
Tócala.
- Vur ona Joe. Bırak ona bakmayı ve bana dokun, Çinli.
Deja de mirarme y tócame, chino.
Eğer ona dokun, yakındır sonun.
Si tocas esa pistola, te quemaré.
Ona sorun. Bana dokun ve seni dava edeyim!
¡ Tócame y te demandaré!
Ona bir mızıkaya dokunur gibi dokun.
suavemente, yin... pero seguro, decidido. Tócala como a un violín...
Ona tekrar dokun, seni sübyancılıktan içeri atarım.
Si vuelves a tocarla, me encargo de encarcelarte por pederasta.
- Dokun ona.
- Tócala
- Dokun ona ve ölürsün!
¡ Si la tocas, te mueres!
Ona dokun çıksın.
¡ Cógelo!
Sadece-sadece dokun ona.
Yo haré el resto.
- "Bana sakın dokun" Ona sakın dokunma " demektir.
No me toques jamás. Significa "No lo toques jamás."
Ne yapmamı istiyorsun? Ona dokun.
¿ Y qué quieres que haga yo?
Ona bir dokun da, şu kılıçla bağırsaklarını deleyim.
Tócala y te saco las tripas.
Ona dokun.
Tóquelo.
Sakın dokun ma ona!
¡ Deja eso ahí!
- Ona dokun. - Ne?
Tócalo.
- Sadece ona dokun.
¿ Qué?
Ve en önemlisi ona hep dokun.
Y lo último y más importante no pares de tocarla, Matt.
Peki, onu döndür. Arada bir, yumruğunla ona dokun.
Bien, haz que gire permanentemente y pégale un jab cada tanto.
Ona parmağınla dokun.
Tócalo con tu dedo.
Kim ona uyuyan kurdun yelesine dokun dedi ki?
¿ Quién le dijo que tocara el bigote de un lobo durmiente?
Bu kadar gösteri yeter, ona parmağınla dokun artık, E.T.
Déjate de teatros. Tócalo con el dedo, ET.
Sadece ona dokun ve bunu sor.
Sólo tienes que tocarle y preguntarle.
Dokun ona.
Sabes que...
onaylandı 118
onaylıyorum 26
ona aşığım 44
ona sor 138
ona göre 105
ona aşık mısın 59
ona güvenmiyorum 75
onaylayın 22
ona söylemelisin 22
ona sordum 39
onaylıyorum 26
ona aşığım 44
ona sor 138
ona göre 105
ona aşık mısın 59
ona güvenmiyorum 75
onaylayın 22
ona söylemelisin 22
ona sordum 39
ona iyi bak 123
ona bir baksana 17
ona da 19
ona benziyor 29
ona aşık oldum 18
ona dedim ki 73
ona söyle 131
ona de ki 62
ona baksana 29
ona dikkat edin 24
ona bir baksana 17
ona da 19
ona benziyor 29
ona aşık oldum 18
ona dedim ki 73
ona söyle 131
ona de ki 62
ona baksana 29
ona dikkat edin 24
ona bakma 38
ona sordun mu 17
ona dokunma 127
ona söylemedin mi 18
ona sorun 49
ona söyledim 87
ona bir şey olmaz 33
ona söyleme 26
ona bir bak 81
ona bak 134
ona sordun mu 17
ona dokunma 127
ona söylemedin mi 18
ona sorun 49
ona söyledim 87
ona bir şey olmaz 33
ona söyleme 26
ona bir bak 81
ona bak 134