Erkek arkadaşın traduction Espagnol
7,834 traduction parallèle
Gidiyorum, ama sen de erkek arkadaşını bul.
Iré, pero ve a buscar a tu novio.
Erkek arkadaşın Brad'i babasına asılarak aldatmasaydın cumartesi gecesi yine bir eşin olabilirdi.
Bueno, puede que si no hubieras engañado a tu novio Brad con su padre todavía podrías tener una cita un sábado por la noche.
Peki ya erkek arkadaşın?
¿ Y tu chico, qué hace?
Erkek arkadaşın sevmedi beni.
No le agrado a tu novio.
Erkek arkadaşın?
¿ Tu novio?
Git de erkek arkadaşını bul.
Vete a buscar a tu novio.
Erkek arkadaşınla birlikte bu yıl epey iş yaptınız.
Tu y tu novio han tenido un año ocupado.
- Evet, umalım ki erkek arkadaşın da gelsin.
Sí. Bueno, esperemos que traigas a tu novio.
Senin erkek arkadaşın var, Jordan, benimle yatma ihtimalin yok ama iyi denemeydi.
Tienes novio, Jordan, así que el sexo conmigo no va a pasar, pero buen intento. ¿ Sabes qué?
Erkek arkadaşın var mı?
¿ Tienes novio?
Onun vardiyasında yöneticilik yapıyorsun ve bu sırada şuanki erkek arkadaşın Dallas'ta yaşıyor.
Tu activamente buscaste dirigir este turno, todo mientras tu novio actual vive en Dallas.
Tabii ki de onun erkek arkadaşını korumak için her şeyi yapacaktır.
Por supuesto va a hacer todo lo que pueda para defender al novio de su amiga.
Bir erkek arkadaşın olduğunu söyle.
Di que tienes novio.
- Erkek arkadaşın mı?
- ¿ Es tu novio?
- Oh. Uh, eski erkek arkadaşın tekrardan mesaj mı atıyor?
¿ Es tu ex-novio enviándote mensajes de nuevo?
Ve tam da artık gitmiş olduğun fikrine alışmaya başlamışken Zoe Hart'sız hayatın nasıl olacağını hayal etmişken yanında erkek arkadaşınla geri döndün.
Y cuando por fin me hice a la... idea que te habías marchado... de imaginarme la vida sin Zoe Hart... tú volviste... Con otro novio.
Bir şüpheli duyurulmadı şimdiye dek. Ama polisin, tüm sabahı kızın erkek arkadaşını sorgulamakla geçirdiğini biliyoruz. Middleton futbol takımının yıIdızı Griffin O'Reilly.
No se ha anunciado ningún sospechoso, pero sabemos que la policía se ha pasado la mañana entrevistando a su novio, Griffin O'Reilly, estrella del equipo de fútbol de Middleton.
Bunu, erkek arkadaşını sahte Avustralya aksanıyla kandırmak için 96 saat uyanık kalan kız söylüyor.
Lo dice la chica que pasó más de 96 horas acechando virtualmente a su novio con un mal acento Australiano.
Kız kardeşimin erkek arkadaşını hırsızlıkla suçladılar.
Acusaron al novio de mi hermana de robarlo.
Şimdi de erkek arkadaşını kurtlara yem etmek istiyor.
Ahora quiere tirar a su novio a los lobos.
Erkek arkadaşın Cole Foster Phoenix'ten Tulsa'ya kadar lüks araba hırsızlığı işini yürütüyor.
Tu novio, Cole Foster, dirige una banda de ladrones de autos de lujo que trabaja de Phoenix a Tulsa.
Erkek arkadaşınız, o da burada sizinle mi?
Su novio, ¿ está aquí con usted?
Pantolonunun cebinde aseton bulununca bunlar arka planda kalmış, yani kimse Tanya'nın erkek arkadaşının kim olduğunu araştırmamış.
Bueno, el móvil pasó a un segundo plano cuando encontraron acetona en sus pantalones, lo que significa que nadie confirmó quién era el novio de Tanya.
- Erkek arkadaşın, Josh mı?
- ¿ Josh, tu novio?
Neden senin erkek arkadaşında, Lina'nın atılabilir telefonunun numarası olsun?
¿ Por qué tu novio tendría el número de Lina?
Erkek arkadaşın taslaklarını sana mı veriyor şimdi de?
¿ Tu novio te está dando bocetos ahora?
Kıskanmam gereken bir erkek arkadaşın mı var?
¿ Hay algún novio del que debería estar celoso?
Birileri erkek arkadaşın olduğumu düşündüğü için uçmuş durumdayım.
Sólo estoy emocionado que alguien piense que soy tu novio.
Bak, sadece erkek arkadaşın bu kadar geç saatte arayabilir.
Mira, sólo tu novio estaría llamando tan tarde.
Şimdi grubuma bu gece ki çalışmalarımızın boşa gittiğini açıklamam gerek. Sırf, ben erkek arkadaşımı aramaya çalıştığım için.
Ahora tengo que explicar a mi equipo que hemos perdido una noche de trabajo porque estaba tratando de llamar a mi... a mi novio.
Ne diyeceğim? Ölü erkek arkadaşımın hayalini gördüğümü ve açıklayamadığım bir şekilde hamile kaldığımı mı?
¿ Que tuve una visión de mi novio muerto y ahora estoy embarazada de algo que no puedo explicar?
Erkek arkadaşımın bebeğine hamilesin.
Estás embarazada del bebé de mi novio.
Tıbbi kararlarımı erkek arkadaşımın yardımı olmadan alabilecek kapasitedeyim.
Soy perfectamente capaz de tomar decisiones médicas sin la ayuda de mi novio.
Erkek arkadaşım, dışarıda arabasını park ediyor.
Mi novio está fuera aparcando su Lincoln.
Kurbanın erkek arkadaşı, Demetrius Rowe.
El novio de la víctima, Demetrius Rowe.
Bu, kurbanın erkek arkadaşı, Demetrius Rowe.
Este es el novio de la víctima, Demetrius Rowe.
- Kurbanın erkek arkadaşıydınız, değil mi?
¿ Usted era el novio de la víctima, - correcto? - Sí.
Çünkü dünyanın en iyi erkek arkadaşı burada duruyor.
Porque el mejor novio del mundo está ahí.
Scarlett'in şubeye getirdiği kayıtlar, Dante'yi en az iki sihirbaz asistanının ve bu asistanın eski erkek arkadaşı Clay Bowland'ın kayboluşuyla itham eden birkaç azılı cinayete işaret ediyor.
Las cintas que Scarlett trajo... indican varios asesinatos violentos... que incriminan a Dante en al menos la desaparición de... dos asistentes de mago... y su ex-novio Clay Bowland.
Yani eski erkek arkadaşımın kanepemizde kalmasını mı istiyorsun artık?
- ¿ Tu qué? - Mi ex novio.
Niye böyle birinden ayrıldın ki? Harika biri. Çünkü iyi bir erkek arkadaş değil.
No encaja como novio, para nada.
Maura'nın yeni erkek arkadaşı.
El nuevo novio de Maura.
Ben asla erkek arkadaşımın en iyi arkadaşıyla yatmadım.
Yo nunca he... follado al mejor amigo de mi novio.
Gabi, Sen çok tatlısın ve etrafta olman çok eğlenceli, Fakat böyle durmandan maceralar devam ederse ne olacak bilmiyorum. İş erkek arkadaş olmaya geldiğinde.
Gabi, eres adorable y muy divertida, pero no se si estoy preparado para subirme a la aventura sin pausa que viene con el hecho de ser tu novio.
Erkek arkadaşımın fikriydi.
Fue idea de mi novio.
Tanya Sullivan'ın erkek arkadaşı mı vardı?
¿ Tanya Sullivan tenía novio?
O Lina'nın erkek arkadaşı.
Es el novio de Lina.
Lina'nın erkek arkadaşı, Josh Allen için diplomatik dokunulmazlık sorunumuz yok.
Con el novio de Lina, Josh Allen, no hay problemas de inmunidad.
Kız arkadaşımın bir erkek olduğunu neden herkese söyleyeyim?
¿ Por qué le diría a alguien que mi novia es un tío?
Arkadaş olduğumuzu ve erkek problemlerimizle ilgili muhabbet edebileceğimizi mi sandın?
¿ Crees que somos amigos, que hablamos sobre problemas de chicos?
Kiracını Linda Morelli'yi Trisha Stanley'nin erkek arkadaşı David Allen tarafından öldürüldüğü konusunda ifade vermesi için ikna ettiniz mi...
Usted convenció a su inquilina Linda Morelli para que testificase que Trisha Stanley fue asesinada por su novio, David Allen...
erkek arkadaşın var mı 35
erkek arkadaşın mı 21
arkadaşın 91
arkadaşın kim 42
arkadaşınız mı 19
arkadaşın mı 85
arkadaşın nerede 22
erkek 335
erkeklerin 20
erkek mi 109
erkek arkadaşın mı 21
arkadaşın 91
arkadaşın kim 42
arkadaşınız mı 19
arkadaşın mı 85
arkadaşın nerede 22
erkek 335
erkeklerin 20
erkek mi 109
erkekler 234
erkek kardeşim 26
erkek arkadaş 16
erkek ol 31
erkek arkadaşım 27
erkek gibi 17
erkek gibi davran 17
erkek erkeğe 50
erkek kardeşim 26
erkek arkadaş 16
erkek ol 31
erkek arkadaşım 27
erkek gibi 17
erkek gibi davran 17
erkek erkeğe 50