Ikincisi de traduction Espagnol
1,551 traduction parallèle
Birincisi 1950'lerin deneysel Avusturya animasyon filmlerinin yolunu açmıştır. Ve ikincisi de kısa filmdir.
Expone el estilo de los films austriacos experimentales de 1950 y...
Ve ikincisi de... babama bir şey olması.
Y el segundo es que le pase algo a mi papá.
Ve ikincisi de yaptığın birkaç kötü şeyi biliyorum ve onları duymayı çok isterim.
Y la segunda : Sé de algunas cosas malas que hiciste y tengo cierto interés en oír sobre ellas.
Birincisi, gerçek gözükmesi için ve ikincisi de, inandırıcı görünmek istediğimizden.
Primero, para ver si era real y segundo, necesitábamos hacerlo parecer convincente
Birincisi ; o kadar salak olmadığım, ikincisi de ; kimsenin fark edeceği kadar uzun kalmayacağımızdan dolayı.
a ) porque no soy tan estúpido y b ) porque no estaremos aquí tanto como para que alguien lo sepa.
Ve ikincisi de, üçüncüsü de öyle.
Y mi segunda, y mi tercera.
Ve ikincisi de... Sonuçlar elimizde :
Y la segunda : " Han llegado los resultados.
ikincisi de tam buradan.
La aguja número 2 lo hará justo aquí.
İkincisi, müzik dersi vermemin ya da gidip ajansta çalışmamın benim seçimim olduğunu mu söylüyorsun?
- Segundo, crees que prefiero a queres ser profesor de música... o funcionario da agencia?
İkincisi Noel'de. İki tane var.
El segundo viene en Navidad.
Biliyor musun? Birincisi, birinci sınıf öğrencileri asla kazanamaz, ikincisi ise paran olmadan film yapamazsın. Film yarışmasını unutmalısın.
Olvídate del concurso de cine.
İkincisi, iyi yanımı görmek istiyorsan bir sabun ve bir şişe içki kaparsın ve bunları bu sırayla yapmazsın.
Si quieres quedar bien conmigo tráeme un jabón y una botella de whisky y no en ese orden.
Okuyamama hastalığını yendi ve sonunda John Jay akademisinden okul ikincisi olarak mezun oldu.
Se sobrepuso a su dislexia y se graduó dando el primer discurso de la graduación.
İkincisi de, şu Oms saçmalığı da ne demek oluyor?
Segundo, ¿ por qué me llamas Oms?
Ve ikincisi lise-1'in a... koyayım?
Segundo, al diablo con las de primar año.
Birincisi Hyderabadi Biryani ikincisi ise ateşli genç kadınlar.
Una es Hyderabadi biryani y la otra la ardiente juventud de las chicas.
Ve sizi yalnız bırakması. İkincisi... Uluslararası film yıldızı ve...
Dos, la revelación de que su verdadero padre biológico no es otro que la súper estrella internacional de cine convertido en gobernador de California.
İkincisi, varsa bile, sadece petrolün ya da ekmeğin fiyatı tavan yaptığı zaman ortaya çıkar.
Segundo, sólo pasaría si el precio del petróleo o el pan de pronto subiera hasta los cielos.
İkincisi, diğer kel ile sikişmeni dalgaya almamı istemiyorsun.
Segundo, quieres que deje de burlarme de ti porque follas con el otro calvo.
İkincisi, ilk ismin bile yok. Sadece McLovin yazıyor.
Segundo, no tiene nombre de pila. ¡ Sólo dice McLovin!
Birincisi, kökeni belirsiz kişilere uygunsuz saygınlık verip yükselmelerine neden oluyor. İkincisi, fena halde örselenmemiş bir denizciyi asla göremezsiniz, maruz kaldıkları rüzgar ve hava onları yüzlerine bakılamayacak hale getirir.
Primero, que es un medio de elevar a una distinción inmerecida... a gente de dudosa cuna, y segundo, nunca se ve a hombres de la Marina... cuyo aspecto no haya sido maltratado, expuestos al viento y a las inclemencias
ve ikincisi, size yaşam boyu enteresan çalışmalar çıkarma olanağı sunar mı?
¿ realmente resultaría en un cuerpo de trabajos interesantes durante tu vida?
İkincisi "adın ne" gibi polis sorularını cevaplama şartına bağlı değildir.
Segundo, eso no depende de que contesten a la policía.
İkincisi, kulübemin anahtarı.
Segundo, la llave de mi moto.
İki önemli teknik tanımlamışlardı birincisi duyusal yönelim bozukluğu ve ikincisi günlerce ayakta durmanın neden olduğu bacaklardaki su toplamanın verdiği acı.
Identificaron dos técnicas clave : Identificaron la desorientación sensorial. E identificaron el dolor autoinfligido al estar de pie... durante varios días con los líquidos acumulándose en las piernas.
Birinci sevkıyat Smolensk'e, ikincisi Belgorod'a üçüncüsü de Kharkov'a.
El primer transporte hacia Smolensko, el segundo hacia Belgrado y el tercero hacia Kharkov.
İkincisi, Brett nasıl biridir, en ufak bir fikrinizin olduğunu sanmıyorum.
Y segundo, no creo que comprenda que tipo de hombre es Brett.
Yada ikincisi Bazı ciddi etik problemlerine sebep oluyorsun. Hatta belkide suç sayılacak durumlara...
Y la otra, es que estas levantando cuestiones de ética muy serias, talvez hasta de preocupación criminal... pero si colaboras conmigo,
Özellikle de ikincisi.
Especialmente la pista número 2.
İkincisi, üçüncü craps masasındaki dağıtıcı, eskiden erkekmiş.
Segundo, la talladora de la tercera mesa de Blackjack, antes era hombre.
İkincisi de, senin için bir davam var.
A ) eso está muy bien y b ) tengo un caso para ti.
İkincisi de mi var?
¿ Tienes un Número Dos?
Tamam, ikincisi neydi?
De acuerdo, la segunda pregunta.
Ve ikincisi işin tuhafı, belki babamı kaybetmemiş olsaydım bunları söylemezdim ama bilmen gereken bir şey var ki ; bu işe alındığında sana ilk olarak "asla bir mahkuma aşık olma" derler.
Y bueno, la segunda... Irónicamente, no lo diría si no lo hubiera perdido, pero... quiero que sepas que... lo primero que te dicen cuando escoges ese empleo... es que no debes enamorarte de un preso.
Ve ikincisi şu an arkanızda polis var.
- Esa es muy buena. Y la segunda tienes a la policía detrás de tí ahora mismo.
Ve ikincisi, bu dersleri kırmamla ilgiliyse... Bunun için beni zaten cezalandırdınız, unuttun mu?
Y segundo, si esto aún va... sobre el tema de saltarme clases, es decir, ya me castigaste por ello ¿ recuerdas?
İkincisi, uzun yol gezimi mahvettin ve bebeğimi Rochelle'e verdin.
Segundo, arruinaste mi viaje y acabas de darle mi bebé a Rochelle.
Seth doğduktan sonra ve ikincisi için onca denemeye rağmen hiç bir şey olmayınca bir çeşit karma ile ilgili ceza olduğunu sandım.
Y después tuvimos a Seth y estábamos intentando tener un segundo hijo y no pasaba nada, Pensé que era un ajuste de cuentas kármico. Bueno, ahora que lo sabes, no funciona de esa forma.
Birincisi, bilgiyi paylaşırsın ve bunu yaparken de çok değer verdiğini iddia ettiğin prensipleri müdafaa edersin. Ya da ikincisi, bilgiyi kendine saklarsın buradaki amacının babanı gözünden vurmak ve hukuk sistemini maskara duruma düşürmek olduğunu kesin olarak kanıtlarsın.
Primero, compartir la información y apoyar los mismos principios que afirmas sostener o segundo quedártelo para ti y demostrar, de una vez por todas, que tu único propósito aquí es golpear a tu padre en el ojo y hacer burla de todo el sistema de justicia.
İkincisi de sanırım fazla şaşırmadım.
Lo lamento mucho mucho y en segundo lugar...
İlk olarak bu seni ilgilendirmez ikincisi o bowling oynayamıyor. Bu da işi bozdu.
No es que sea de tu incumbencia pero él no puede jugar a los bolos y ese es un requisito excluyente.
Seth doğduktan sonra ve ikincisi için onca denemeye rağmen hiç bir şey olmayınca bir çeşit karma ile ilgili ceza olduğunu sandım.
Y luego de tener a Seth y seguir intentando sin que nada pasara pensé que era una especie de venganza kármica.
Ayak parmaklarından ikincisi, "işaret parmağı",... başparmağının hemen yanındaki,... sağ ayağındakileri göz önüne alırsak,... başparmağından biraz daha uzundu ki bazıları bunun mükemmelliğin işareti olduğunu söyler.
Y el segundo dedo, el dedo "índice", justo al lado del dedo mayor, Por sobre todos en el pie derecho, Es un poco más largo que el dedo grande, lo que algunos dicen que es un signo de excelencia...
İkincisi, bu yere gücümün yettiğinden fazlasını harcadım Ve eşyalarımın mahvedilmesini istemiyorum, kapiş?
Y segundo, invierto más en este lugar de lo que tengo y no quiero que me destruyan todo, ¿ entendido?
- İlk önce... ah! İkincisi, yardım etmek istiyorsan, bunun dışında kal, tamam mı? Lütfen.
Segundo, si de verdad quieres ayudar, mantente fuera de esto, por favor.
İkincisi de "Gervais komşularına su sıçrattı." yazmış.
El 2º tituló : "Gervais salpica a los vecinos"
İkincisi, Sara'yla konuşma ihtimalin beni yatağa atma ihtimalinden daha düşük.
Y dos que vas a tener mayor oportunidad de follarme en este bar, que la que tendrás para hablar con ella.
İkincisi, altın ve inciden oluşan çok değerli bir taş.
Segunda, una piedra preciosa sobre una cama de oro y perlas.
İkincisi ; eğer erkek olursa adı Morpheus olacak, tıpkı Matrix'teki herif gibi.
En segundo lugar, si es un chico lo llamaremos Morfeo, como el chico de Matrix.
İkincisi de, sırf senin tutumunu beğenmiyorum diye, - ona istediği kadar kalma izni verecek değilim.
Y segundo, sólo porque no me gusta tu actitud voy a dejar que se quede todo el tiempo que quiera.
İkincisi, sizlerin de bir sömürü geçmişiniz yok mu?
Segundo, ¿ no tiene tu raza historia de explotación?