Ikı traduction Espagnol
964 traduction parallèle
Ikın.
Empuje.
Ikınmaya devam et.
Siga empujando.
Ikın.
Apriete.
Ikın En, bebek geliyor.
Aguanta, En.
Ikının!
¡ Empuje!
Ikınma, sık sık nefes al.
No puje. Sólo respire rápido.
Dinle şunu : "Ikırcık mıkırcık, kız saçların kıvırcık, sana dedim sen çık"
¿ No oyes "Bejín de Bejín, Gotas de Lluvia"?
Ikın.
- Empuje.
Ikın, ıkın.
¡ Empuja, pequeña!
Ikın, Agnes, ıkın! Ikın ıkınabildiğin kadar!
¡ Empuja, Agnes!
Ikınması gerekiyor.
Ella tiene que pujar.
Ikııın...
Puje...
Ikınmayacak.
Ella no pujará.
- Ikınmasını sağlayamaz mısın?
- ¿ No puedes pujar por ella?
Fransızca'da'Ikın'nasıl denir?
Mire, ¿ sabe decir "pujar" en francés?
Sen başıyla ilgilen. Ikınmasını ben söylerim.
Tú saca la cabeza, yo haré lo de poussez.
Ikın!
Puje.
¡ Ik gemiyIe, Antakya'ya kendim gitmeIiyim. "
Debo ir en persona a Antioquía en el primer barco ".
Cephane konvoyundaki bütün adamlara karşılık ik hayat.
Dos vidas contra todos esos hombres de la caravana de municiones.
Bana öyle aºik ki, hiçbir ºey bilmiyor.
Está tan enamorada de mí que no sabe nada.
Bu yüzden aºik.
Por eso está enamorada de mí.
Senedin vadesi gelmedi. Yaklaºik 1 ay var.
El plazo aún no ha vencido.
Yaklaºik % 1 5 metabolizmasi, asiri calisan tiroidi... ... ve yaklaºik % 3'lük suni bezesi var.
Tiene un metabolismo del 15 % con un tiroides hiperactivo y una afectación glandular de un 3 %.
Hi Hat yaklaºik bir boy farkla ikinci.
Chistera va en segundo lugar a tres cuartos.
Flying Demon yaklaºik bir boy farkla üçüncü.
Diablo Volador es tercero a tres cuartos.
Barìºta veya savaºta Birleºik Devletlerin en sessiz teºkilatì Federal Araºtìrma Bürosu'dur.
El servicio más silencioso de Estados Unidos, en guerra o en paz es la Oficina Federal de Investigación.
Ve her gün, yeni araºtìrma raporlarì geldikçe FBI yetkilileri Birleºik Devletler'deki Alman casusluk sistemini daha iyi anlìyorlardì.
Y todos los días, a medida que llegaban nuevos informes los agentes del FBI veían con más claridad la estructura del espionaje alemán en Estados Unidos.
Çok geçmeden Büro, elçiligin Birleºik Devletlerde yìkìcì faaliyetlere para saglamak için kullanìldìgìnì keºfetti.
El FBI pronto descubrió que la embajada se usaba para distribuir dinero para actividades subversivas en Estados Unidos.
Ama FBI bu derneklerin Birleºik Devletlerde beºinci kol oluºturmayì amaçlayan bir Alman planìnìn parçasì oldugunu biliyordu.
Pero el FBI sabía que esas sociedades formaban parte de un elaborado plan para construir una quinta columna en Estados Unidos.
Birleºik Devletlerde sana verdigim...
Hay una persona en Estados Unidos...
Hamburg, raporlarì Almanya'ya yollama ve emirleri Birleºik Devletlere aktarma hìzì ve randìmanìndan dolayì Dietrich'i kutladì.
Hamburgo felicitó a Dietrich por la velocidad y eficiencia con la que mandaba sus informes a Alemania y recibía sus instrucciones para Estados Unidos.
Bütün o karmaºïk ºeyleri?
¿ Todo eso tan complicado?
Hatta yaklaºïk olarak ölecegin günü de biliyoruz.
Incluso sabemos la fecha aproximada en la que está prevista su muerte.
Birleºik Devletler 7 Aralìk 194 1'de savaºa girdikten sonra 1 6.440 düºman ajanì, sabotajcìsì ve tehlikeli yabancì tutuklandì.
Tras la entrada de Estados Unidos en la guerra el siete de diciembre de 1941 hasta 16440 agentes enemigos, saboteadores y peligrosos enemigos extranjeros fueron arrestados.
Birleºik Devletler sìnìrlarì içinde tek bir düºman sabotaj eylemi gerçekleºmemisº tek bir savaº sìrrì çalìnmamìºtìr.
Ni un solo acto enemigo de sabotaje se perpetró dentro de Estados Unidos ni tampoco fue robado ningún secreto de guerra importante.
Federal Araºtìrma Bürosu, Birleºik Devletler düºmanlarìnìn amansìz düºmanì olmaya devam etmektedir.
El FBI continúa siendo el implacable adversario de todos los enemigos de Estados Unidos.
Teksas'ta ºik giyindikleri dogruymuº.
Sí que van elegantes en Texas.
Bir tanesi mahmuzlari olan ºik çizmeler giymiºti.
Y uno llevaba un par de botas de primera con espuelas.
Evet, İk, üç yıldan beri ilk kez kasabaya geliyor
Sí, es la primera vez que viene al pueblo en dos o tres años.
Çok ºik giyiniyor.
Él viste tan elegante.
Madem ºik bir centilmensin... sanirim sözüne güvenebilirim.
Usted es un señor elegante... Supongo que puedo contar con su palabra.
Cesedi ik bulan sendin değil mi?
Fue el primero en hallar el cuerpo, ¿ no?
Kedi balığı. - İk hafta sonra görüşürüz. - Güle güle.
- Nos vemos en un par de semanas.
Ikın. Yapabilirsin. Hadi ama!
Podríamos dejarlo todo atrás
MakuI bir adam... anIasmaya ac _ ik.
Es un hombre razonable, abierto a la negociacion.
C _ ik suradan.
Sal de ahi, chaval!
Hadi, c _ ik suradan.
Venga, vete de aqui.
Evet, sadece roller degiºik.
Sí, pero sucedió todo lo contrario.
Yaklaºik 1 ton.
Tenemos cerca de 900 kilos.
Aslinda iºler biraz daha kariºik ama...
Bueno, es algo más complicado, pero...
'Deneme, bir, ik, üç.
Pruea, 1, 2, 3.
ikinci 72
ikın 61
ıkın 30
ikimiz 71
ikizler 58
ikiniz 72
iki gün sonra 30
iki tane 162
iki dakika 132
iki hafta sonra 31
ikın 61
ıkın 30
ikimiz 71
ikizler 58
ikiniz 72
iki gün sonra 30
iki tane 162
iki dakika 132
iki hafta sonra 31
ikimizde 16
ikincisi 419
iki kez 99
ikinizde 56
iki kere 86
iki saat 66
ikimize 16
iki kart 16
ikiniz de 254
ikimiz mi 17
ikincisi 419
iki kez 99
ikinizde 56
iki kere 86
iki saat 66
ikimize 16
iki kart 16
ikiniz de 254
ikimiz mi 17
ikimiz birlikte 20
iki bira 67
ikili 30
iki gün 84
ikimiz de 70
ikinci kat 64
ikinci katta 29
ikinci olarak 82
iki mi 107
iki katı 19
iki bira 67
ikili 30
iki gün 84
ikimiz de 70
ikinci kat 64
ikinci katta 29
ikinci olarak 82
iki mi 107
iki katı 19