English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ K ] / Kendinden emin

Kendinden emin traduction Espagnol

854 traduction parallèle
Bu nedenle zihnim açık olmalı sinirlerim sağlam, ellerim kendinden emin olmalı.
Por eso, mi cerebro debe estar despejado... mis nervios estables y mis manos seguras.
Hiçbir gerçek Sangali içeriye bir İngiliz gibi kendinden emin girmezdi.
Ningún sangali entraría con el aplomo de un inglés.
Yine de sorularıma çok hazır ve kendinden emin cevaplar vermiştin.
Y, sin embargo, cuán pronta y rotundamente respondiste mis preguntas.
Çok uzun zamandır bu işi yapıyorum fakat kendinden emin arka arkaya böylesine bahis yapan birisini hiç görmedim.
Toda la vida en esto y no se de nadie que haya ganado cuatro carreras seguidas.
Kendinden emin adımlar, güçlü eller güzel gözler.
Paso firme, mano fuerte... - buenos ojos.
Kibirli, kendinden emin. Simetrik hatları var.
Petulante, ufano... con rasgos simétricos.
Uzun ve tok üç vuruştu. Geri dönüşü olmayan bir kararın sakin, kendinden emin vuruşlarıydı.
Fueron tres golpes seguros y lentos, dados con esa calma de alguien decidido a todo.
Sanki kendinden emin değildi, bocalıyordu.
No sabía qué decir, insegura. ¿ Sabes qué?
Purolu, kendinden emin sevimli tipler...
El tipo jovial y confiado, con su cigarro.
Kendinden emin ve ne istediğini biliyor. "
Opina y sabe lo que quiere ".
Trompeti çalarken kendinden emin, bulutların üzerinde dolaşıyordun.
Cuando tocabas esa trompeta, estabas exaltado, seguro de ti mismo.
... dedi Kupa Papazı kendinden emin bir tavırla.
- dijo el Rey con confianza. -
Kendinden emin olabilmen için bu tip şeylere ihtiyacın var.
Así aprenderás a no atacar hasta estar seguro de ti mismo.
Napolyon kendinden emin bir biçimde çiftliğin yönetimini ele aldı... ve şişko domuz Squiler'da, onun sadık yardımcısı ve asistanı oldu.
Napoleón tomó el mando de la Granja Animal. Y el Gordito Gruñón se hizo su más ferviente admirador en el sistema.
Kadınlarla birlikteyken hep kendinden emin olmalısın.
Tu técnica no es buena. Con las mujeres siempre tienes que estar seguro, ven.
Karşılıklı saygı göstermenin doğru şekli budur birbirinin yüzüne sükunetle bakarak göz teması kurarak dimdik, insan gibi ayakta durarak asaletle ve kendinden emin şekilde.
Es el modo apropiado en que los hombres se muestran estima al mirarse cara a cara con un espíritu tranquilo mirándose a los ojos con miradas iguales cuerpos erguidos, parados como los hombres pueden hacerlo con dignidad y conciencia de sí mismos.
Çok kendinden emin.
Parece muy confiado.
O her zaman soğuk ve kendinden emin görünür.
Y parecía muy distante y segura de sí misma.
Bir hamburgere kendinden emin olarak yaklaşmalısın.
Debes acercarte a una hamburguesa con aplomo.
- Kendinden emin değilsin, değil mi?
- No te sientes seguro de ti mismo, ¿ verdad?
Kendinden emin değilsin.
No estás muy seguro.
Bu sektörde ileri gitmeyi arzulayan pek çok genç adam var. Hızlı, kendinden emin. - Biliyorum.
Hay algunos jóvenes muy astutos en esta empresa, son más rápidos, seguros de sí mismos.
Bu işi kendinden emin şekilde yapacak birine yol açmalısın.
Tendrá que dejar paso a alguien que pueda hacer el trabajo con eficacia.
Ama kibirli, soğuk, kendinden emin, etrafındakilere emirler yağdıran para ve iktidarın insanı ne hale getirebileceği konusunda yeni bir ibret dersiydi.
Pero era arrogante, frío, seguro de sí mismo, daba órdenes a la gente. Otro perfecto ejemplo de lo que el dinero y el poder pueden hacerle a un ser humano.
Biraz daha kendinden emin olmalısın.
Darte importancia.
Kendinden emin.
Puede estar seguro.
Sheriff Spanner Dördüncüyü yakalama hususunda kendinden emin görünüyordu, değil mi?
El sheriff Spanner tiene claro que capturará al cuarto hombre, ¿ verdad?
Kendinden emin görün, gidelim.
Benedetti, seguridad y desenvoltura, vámos!
Kendinden bu kadar emin olmasına hiç şaşırmamak gerek.
No me extraña que esté tan seguro.
Diğer yandan, o odaya hiç girmezsen içinde biraz kuşku kalacak, kendinden pek fazla emin olmayacaksın. Ya da benden.
No estarás tan seguro de ti mismo ni de mí.
Sanırım bana âşıktı, ama kendinden pek emin değildi.
Supongo que estaba enamorado de mí y no sabía qué hacer.
- Kendinden ne kadar emin.
- Lo es. - Seguro de sí mismo.
- Kendinden o kadar emin olma.
- No estés tan seguro de ti mismo.
Kendinden o kadar emin olma.
No estés tan segura.
- Kendinden çok emin görünüyorsun.
Parece muy seguro de sí mismo.
Kendinden emin gibisin.
Parece muy segura de sí misma.
Parrish kendinden fazla emin.
Parrish tiene mucha confianza en sí mismo.
Kendinden çok emin.
Anda demasiado confiado.
Kendinden o kadar emin olma, Billy.
No estés tan seguro de ti, Billy.
Bisbee'ye vardığımızda kendinden bu kadar emin olma.
No estará tan seguro cuando lleguemos a Bisbee.
Hem çok sevip, hem de kendinden bu kadar emin olamazsın.
No puedes amar y estar tan confiado.
Kendinden çok emin.
Está muy seguro de sí.
Kendinden çok emin görünüyorsun.
Parece muy seguro de sí mismo.
Jules solgundu, sessizdi, kendinden eskisi kadar emin değildi ve daha yakışıklıydı.
Jules estaba pálido, silencioso, menos seguro de él. Más rígido.
Kendinden oldukça emin gibi.
Tiene mucha confianza en sí mismo.
Kendinden bu kadar emin olma.
No esté tan seguro de sí mismo.
Kendinden fazla emin görünüyor.
- Tan seguro de sí mismo... Se burla de todo...
- Kendinden çok emin.
- Sólo quiere lucirse.
Kendinden pek emin görünüyorsun.
Eres muy categórico.
Kral kendinden oldukça emin. Bu ani karar niye?
- El Rey ya lo ha decidido - ¿ Por qué esa decisión tan precipitada?
FORD TAKIMI KENDİNDEN EMİN
REINA LA CONFIANZA EN EL EQUIPO FORD

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]