English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Espagnol / [ N ] / Nasıl oldu

Nasıl oldu traduction Espagnol

8,591 traduction parallèle
Öyle mi? Peki, madem ki çok üzgün nasıl oldu da bana hiç söylemedi?
Pues si lo lamenta tanto, ¿ por qué no me lo dijo nunca?
Nasıl oldu da ben seninle hiç tanışmadım?
¿ Cómo que es que nunca te había conocido?
Nasıl oldu be bu?
¿ Cómo paso esto?
Nasıl oldu bu amına koyayım?
¡ Cómo diablos paso esto!
Morgan N'nin tabanca ile sona nasıl oldu?
¿ Cómo acabaste con el arma de Morgan's?
Nasıl oldu peki?
¿ Cómo pasó?
Nasıl oldu da benimle değil de Teddy ile oldun?
¿ Por qué lo hiciste con Teddy, pero no conmigo?
Nasıl oldu hiç bilmiyorum.
No sé cómo ocurrió.
Nasıl oldu şimdi siktiğimin Polonyalısı?
¿ Cómo estás ahora, polaco puto?
Nasıl oldu?
¿ Qué piensas?
Senin gibi bir adam nasıl oldu da Divina gibi bir kadının kalbini çalabildi?
¿ Cómo pudo un hombre como tú ganarse el corazón de Divina?
Sen nasıl oldu da dünyanın bu bölümüne geldin?
¿ Como terminaste en esta parte del mundo?
Gözün nasıl oldu?
¿ Cómo estás del ojo?
Nasıl oldu bu?
¿ Cómo te hiciste esto?
Nasıl oldu?
¿ Cómo fue que trabajar para usted'?
Bu nasıl oldu?
¿ Cómo pasó esto?
Neler oluyor? Bu nasıl oldu?
¿ Cómo sucedió?
- Nasıl oldu bu?
- ¿ cómo?
Billy, sağ salim dönmene nasıl sevindik anlatamam. Ancak aklımızda şu soru dolanıyor. Nasıl oldu da denize düştün?
Billy, nos alivia muchísimo que estés acá pero la pregunta que todos tenemos es ¿ cómo acabaste en el agua, para empezar?
- Öyle mi? Bu nasıl oldu?
¿ Entonces cómo pasó esto?
Nasıl oldu?
¿ Qué te parece?
Nasıl oldu?
¿ Cómo se lo hizo?
O nasıl oldu?
¿ Cuál?
Peki o zaman, yeni tanışmıştık. Şimdi nasıl oldu?
De acuerdo, entonces, acabamos de conocerla. ¿ Qué le parece?
Eğer o kadar uzun zamandır arıyorlarsa nasıl oldu da hala bulamadılar?
Bueno, si han estado buscando tanto tiempo, ¿ cómo es que nadie la ha encontrado?
Bu nasıl oldu?
¿ Como es que pasó todo esto?
- Nasıl oldu da peşini bıraktın?
- ¿ Cómo pudiste dejarla?
- Bu nasıl oldu?
- ¿ Cómo te hiciste esto?
- Elin nasıl oldu?
¿ Cómo está tu mano?
Başın nasıl oldu?
¿ Cómo está tu cabeza?
- Nasıl oldu bu?
- ¿ Cómo ha sucedido esto?
Bu nasıl oldu,
¿ Cómo sucedió esto,
A.J, nasıl oldu da sen ve Danni hiç çıkmadınız?
A.J, ¿ cómo es que tú y Danni no estáis saliendo?
Nasıl oldu da uygar insanlar... yıkıcı, insanlık dışı eylemlere iştirak etti?
¿ Cómo pueden los seres humanos civilizados...? ¿ participar en actos destructivos e inhumanos?
Nasıl oldu da soykırım bu kadar sistemli, etkili biçimde uygulandı?
¿ Cómo se implementó el genocidio de forma tan sistemática y eficiente?
Ve nasıl oldu da cinayetin failleri kendilerine katlanabildi?
¿ Y cómo podían los autores de estos asesinatos...? ¿ vivir con esa culpa?
O nasıl oldu ki?
¿ Cómo pasó eso?
Bu nasıl benim hayatım oldu?
¿ Cómo va a ser mi vida ahora?
Nasıl seferi oldu?
¿ Cómo estuvo tu expedición?
Bu gizli sunucuların nasıl bulunduğu tartışmalara konu oldu. Ancak FBI artık İpek Yolu sunucusunun bir kopyasına sahipti ve artık Korkunç Korsan Roberts'ın maskesini düşürmeyi umuyorlardı.
Como fueron encontrados esos servidores fue un tema de controversia, el FBI tenía una copia del servidor de Silk Road, y ahora esperaban finalmente desenmascarar a Dread Pirate Roberts.
Davadan nasıl haberiniz oldu?
¿ Cómo supo del caso?
Köpeklerle aran nasıl bu kadar iyi oldu?
¿ Cómo eres tan buena trabajando con perros?
Nasıl... buna ne sebep oldu?
¿ Cómo es que...? ¿ Qué lo causó?
Şey, en azından nasıl reddedildiğin anlaşılmış oldu.
Bueno, al menos eso explica por qué fuiste rechazado.
Ben nasıl oldu da...
No sé cómo...
Nasıl mı oldu?
¿ Cómo funcionó?
- Nasıl da sürpriz oldu.
- Qué sorpresa.
Haftaya ilk iş Hawaii'ye uçup Tom Selleck'i tutuklayacağım. Nasıl, oldu mu?
Lo primero que haré la semana que viene, será coger un vuelo a Hawái y detener a Tom Selleck por usted. ¿ Qué le parece?
26 yaşında olmaktan nefret ediyorum. Ne oldu? Patronumun yüzünden nasıl çene saçı yolmak zorunda kaldığımdan mı başlayayım yoksa zinayla suçlandığımı ve paketlenmiş yazmayla bitkin olduğumu mu duymak istersin?
¿ Debería empezar por la barba que tuve que sacar del mentón de mi jefa, o tal vez te gustaría escuchar como fui acusada de adulterio y golpeada con un manuscrito enrollado?
Fakat yine de iyi oldu yani. Çünkü düğünü nasıl istersen öyle hayal edebiliyordun.
Aunque en ese caso fue algo positivo, porque ahora puedes imaginarte esa boda como tú quieras.
Nasıl destek oldu?
¿ Cómo te ayudó?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]