Yaklasma traduction Espagnol
2,528 traduction parallèle
- Daha fazla yaklaşma.
Demasiado cerca. Vale.
Yaklaşma bana! Hayır!
No te me acerques....
Yaklaşma bana!
¡ No te me acerques más!
Yaklaşma!
¡ No vengas!
Hayır hayır. Fazla yaklaşma. Vay be!
No, no, no, eso está suficientemente cerca.
Daha fazla yaklaşma.
No, no, no. No te acerques más.
Yaklaşma.
No vengas.
Bana daha fazla yaklaşma.
No te me acerques más.
Daha fazla yaklaşma.
No se acerquen.
İnsanlara gizlice yaklaşma, kemiklerimde var, değil mi?
Lo de andar de puntillas está en mis huesos, ¿ sabes?
Daha fazla yaklaşma.
Hasta ahí está bien.
Bana şöyle sinsice yaklaşma.
¿ Porqué?
Yaklaşma bile. Pirzola pisliği adını taktım.
Apártate, las llamo costillas caca de niño.
Matinsky'ye yaklaşma, tamam mı?
No se acerque a Matinsky, ¿ vale?
Eğer uzaylılar, 33ncü enlem hattını bir işaret noktası, yeryüzüne inişte bir yaklaşma hattı olarak kullanıyorlardıysa, İncil insanlarının binlerce ama binlerce yıl önce Hermon dağında gördükleri şey, gökyüzünden varlıkların yeryüzüne gelmeleriydi.
Si los extraterrestres usan el paralelo 33 ° N como una guía, como punto de aterrizaje al planeta Tierra, lo que la gente de la Biblia vio miles de años atrás en el monte Hermón fueron entidades que bajaban del cielo.
Yaklaşma!
¡ No te acerques!
Bu sürücü ise aynı yaklaşma çizgisini kullanıyor, dönüşe aynı noktada başlıyor, aynı hızda sürüyor ama daha ani bir dönüş yapıyor.
Este piloto viaja por la misma línea, empieza el giro en el mismo punto y viaja a la misma velocidad, con un giro más ágil.
Bu iki sürücünün yaklaşma hızı ve dönüş noktaları benzer öyleyse bu sürücü böyle yaparken diğerini yol dışına atan nedir?
La velocidad de entrada y punto de giro de ambos pilotos fue muy similar. Así que, ¿ cuál fue la diferencia clave que hizo que este piloto siguiera la curva y este otro piloto siguiera de largo?
Yaklaşma! Yaklaşma!
¡ No te acerques más, no te acerques más!
Bu yüzden onunla konuşma, yaklaşma yanına oturma bile!
Así que no te le acerques, ni la toques, ni siquiera la abraces.
Bana yaklaşma!
No te acerques más.
Daha yaklaşma, henüz çok hızlı!
No lo desvíen aún, va demasiado rápido.
Yaklaşma.
No te acerques.
Daha fazla yaklaşma.
No te acerques.
Yaklaşma bana.
Aléjese de mí.
Dikkat et, çok yaklaşma.
Ten cuidado. No te acerques demasiado.
Hamle yapıp Ward'a yaklaşma şansını kullanmaya başladı Sanchez.
Esto es algo muy, muy espantoso. Debes mostrarme algo pronto, o tendré que detener la pelea.
- Hadi, işi berbat etme. - Sakın yaklaşma.
No seas estúpido.
- Yaklaşma!
¡ Retrocede!
Yaklaşma!
No te acerques!
- Daha fazla yaklaşma!
- ¡ No te me acerques!
Daha fazla yaklaşma.
No te acerques más.
Fazla yaklaşma demiştim dostum.
Te dije que no te acercaras, hombre.
Dur, daha fazla yaklaşma.
¡ Quédate ahí, no te acerques!
- Yaklaşma.
No tan cerca.
Arabalarımıza yaklaşma dememe gerek yok herhalde.
No hace falta decir que tienes prohibido usar nuestros autos.
Yaklaşma.
Atrás.
Yaklaşma, lanet olası.
No te me acerques, carajo.
Çok yaklaşma. Ne olacağı belli olmaz.
No debemos estar tan cerca.
Yaklaşma bana.
No te acerques.
Hayır, hayır. Sakın yaklaşma.
¡ No, me salgas con eso!
Yaklaşma bana!
- ¡ Hazlo ahora! - ¡ Váyase!
Dur, daha fazla yaklaşma.
Espera, no te acerques más.
Yaklaşma lan bana!
No se me acerque.
- Yanıma yaklaşma.
No te acerques.
Yaklaşma. Yasadışı işlere girmem ben.
Eso es ilegal, no puedo hacerlo.
Ona bir daha yaklaşma, beni duyuyor musun?
No vuelvas a acercarte a ella, ¿ me oyes?
Öyle sinsice yaklaşma bana lütfen.
No me espíes así, por favor.
- Yaklaşma!
Facil!
Peki Nate, daha fazla yaklaşma şansımız var mı?
De acuerdo, Nate, ¿ hay alguna opción de que puedas acercarte a ellos?
Fazla yaklaşma.
No te acerques demasiado.
yaklaşma 142
yaklaşmayın 75
yaklaşma bana 41
yaklaşık 83
yaklaşıyor 99
yaklaşın 139
yaklaş 303
yaklaşıyoruz 63
yaklaştık 32
yaklaşıyorum 20
yaklaşmayın 75
yaklaşma bana 41
yaklaşık 83
yaklaşıyor 99
yaklaşın 139
yaklaş 303
yaklaşıyoruz 63
yaklaştık 32
yaklaşıyorum 20