Allaha ısmarladık traduction Français
132 traduction parallèle
Olympic Tiyatrosuna, lütfen. - Allaha ısmarladık.
À l'Olympic Theatre, je vous prie.
Sanırım. Allaha ısmarladık.
Sans doute...
Hayati önemde. - Allaha ısmarladık, Bayan Lester.
Heureusement que j'y ai pensé!
Tam zamanında olacak. - Allaha ısmarladık.
Précises.
Allaha ısmarladık, sevgilim. "Allaha ısmarladık" da ne oluyor?
Adieu jusqu'au matin?
- Allaha ısmarladık. - Güle güle, hassas kız.
Adieu, fleur bleue!
Evet, hatırlıyorum. Allaha ısmarladık.
Je m'en souviendrai.
Sağ ol, Biffer. Bir tanesin. Allaha ısmarladık.
II n'y en a pas beaucoup comme toi.
Bin kere sağ ol, şekerim. Allaha ısmarladık.
II sera bigrement content!
Allaha ısmarladık, genç adam.
Au revoir, jeune homme.
Allaha ısmarladık, sevgilim. Yarın gece görüşürüz.
Au revoir, chérie.
Allaha ısmarladık, Charles. Görüşürüz.
On se reverra, Charles.
Allaha ısmarladık, Lola, unutma Perşembe günü benle yemek yiyorsun.
N'oubliez pas notre rendez-vous de jeudi!
- Çok çay içtim galiba. Allaha ısmarladık, Brita.
Le thé me monte à la tête.
- Allaha ısmarladık.
Au revoir, Brita.
Allaha ısmarladık George.
Au revoir, George. Elle est voyante.
Sabrina ile Paris'te eğlenmenizi istiyorum. Allaha ısmarladık.
Je veux que Sabrina et toi passiez un bon moment à Paris.
Allaha ısmarladık, tatlım.
Au revoir, chérie.
Allaha ısmarladık, Bay Bond.
Adieu, M. Bond. j'ai été ravi de vous connaître.
Allaha ısmarladık, Monsieur Le Chiffre. Sizinle tanışmak güzeldi.
J'ai été ravi de vous connaître.
Allaha ısmarladık demeyelim, Bay Bond.
Ne nous disons pas adieu, M. Bond. Disons-nous au revoir.
Gel de doğru dürüst Allaha ısmarladık de.
Pourquoi ne viendrais tu pas ici et dire aurevoir gentillement?
Allaha ısmarladık.
Goodbye.
"Allahaısmarladık", dedi Little Fellow.
"Au revoir", dit le petit homme.
Allahaısmarladık, katırı beslemeyi unutma.
"Au revoir, et n'oublie pas de nourrir la mule."
Allahaısmarladık!
- Au revoir!
- İlk fırsatta. Allahaısmarladık...
- Au revoir...
Allahaısmarladık sevgilim.
Au revoir, chérie.
Şimdi çocuklarıma Allahaısmarladık diyeceğim.
Je vais dire au revoir à mes enfants.
Birbirimize pek çok kez Allahaısmarladık dedik, değil mi?
Nous nous sommes souvent dit au revoir, n'est-ce pas?
Görüşmek üzere, Bay Leyden. Allaha ısmarladık demiyorum.
Au revoir, M. Leyden.
- Allahaısmarladık.
Au revoir. Au revoir.
Allahaısmarladık. - Anne!
Maman!
Allahaısmarladık. Hadi kardeşim, yeller yolunca esip gemiler kalktıkça, ihmal etme, haber yolla bana.
Profitez de chaque occasion pour m'écrire.
Allahaısmarladık, sevgili annemiz.
Adieu, chère mère!
Batan batık bataklığa batarken... Bonner Tepesi'ne ve... berbat ev filmlerine allahaısmarladık diyoruz.
Laissez-nous savourer... les rapides délices... des films d'amateurs!
Allahaısmarladık Tanya.
Au revoir, Tanya.
O halde, allahaısmarladık, kardeşim.
- Le Seigneur soit avec vous.
Allahaısmarladık baba.
Au revoir, père.
Allahaısmarladık Harvey.
Au revoir, Harvey.
Allahaısmarladık.
- Que dieu vous accompagne.
- Allahaısmarladık!
- Salut.
- Allahaısmarladık.
Je vous en prie.
Allahaısmarladık Mr. Spak, sivri kulak, biraz da buraya bak, kabakulak!
A plus tard, Spak aux oreilles pointues.
Allahaısmarladık.
Au revoir.
- Allahaısmarladık.
- Au revoir.
Allahaısmarladık, oğlum.
Au revoir mon fils.
Allahaısmarladık, Reuben.
Au revoir Reuben.
- Allahaısmarladık.
Et vraiment, tâche de nous rejoindre dans la soirée.
- Allahaısmarladık, Reb Mendel.
- Au revoir, Rav Mendel.
Sadece allahaısmarladık demek istedim... ve iyi şanslar.
Je voulais vous dire au revoir... et bonne chance.