Başın belada mı traduction Français
598 traduction parallèle
Neler oluyor? Başın belada mı? Sesin bir garip.
Tu as une voix bizarre, qu'y a-t-il?
Sorun ne? Başın belada mı?
Il te pose des problèmes?
Yoksa başın belada mı Brub?
Tu as des ennuis?
Başın belada mıydı?
Tu avais des ennuis?
Başın belada mı oğlum?
As-tu des problèmes, fiston?
Başın belada mı, Jean?
Tu as des problèmes?
Anladığım kadarıyla başımın belada olduğuna inanmıyorsun.
Vous ne me croyez pas en danger?
- Sanırım Robert'ın başı belada.
- Robert va avoir des ennuis.
Paul'un başı belada diye beni atlatmaya mı kalktın?
Tu me fuis parce que Paul a des soucis?
Sanırım Steve Tolliver'ın başı belada.
Steve Tolliver est encore en mauvaise posture. Oui.
Ve düşünmeye başladım,. ancak böyle iyi insanlar birisinin başı belada olunca birbirlerine böyle kenetlenir. ve böyle iyi insanlardan artık dünyada fazla kalmadı.
Et je me suis dit que ce sont les gens biens qui restent soudés, et qu'il n'en existe que peu.
Senin başın belada olabilirdi. Ben de hiç bir şey yapmadan duramazdım.
Je ne voulais pas vous attirer des ennuis.
Sorun nedir hanımefendi? Başınız belada mı?
Vous avez des ennuis, mademoiselle?
- Babanın başı belada mı?
Papa a des ennuis?
O zamandan beri başım belada.
Je n'ai que des ennuis depuis.
Belki de bana söylemeye hazır değilsindir, başın belada olduğu için de...
Vous n'êtes pas prête à m'en parler.
Bu açıklamıyor mu Başımın neden hep belada olduğunu?
C'est pourquoi j'ai tant d'ennuis sur cette Terre
Korkarım hayır bayan. Kardeşinizin erkek arkadaşının başı belada.
Le petit ami de votre soeur est dans le pétrin.
Başının belada olduğunu düşünüyorum ve sana yardım edeceğim.
Je sais que vous avez des problèmes et je vais vous aider.
Buraya bakın, Başımız belada.
Par ici, venez nous aider!
Korkarım başın belada, Sheriff çünkü onu açacak olan sensin.
Dommage, shérif, parce que c'est vous qui l'ouvrirez.
Clem başımızın belada olduğunu söylüyor.
S'ils te font condamner, tu auras de gros ennuis.
Birinin başının belada olduğunu hemen anladım.
Tout de suite, j'ai su que quelqu'un avait des ennuis.
Başın belada dosttum. Burayı savun ben de sana destek olayım.
Si vous tenez, je vous couvrirai.
Öyle demedim, ama başımız büyük belada.
Je n'ai pas dit ça, mais ça nous met dans une telle situation...
Eğer Belçikalılar da çökerse başımız gerçekten belada demektir. Eğer bu olursa, Almanların kuzeye yayılmalarını durdurmak için... 5. 50. ve zorlukla topladığımız diğer tüm birliklere ihtiyacımız olacak.
Si les Belges craquent aussi à gauche, il nous faudra toutes nos forces pour barrer la route du nord aux Boches.
Bu iyi, çünkü başım belada değil.
bravo à la bonne heure, parce que vous savez, je n'ai pas que des ennuis.
Anlamayacağını biliyorum ama sanırım başım büyük belada.
Tu ne peux pas comprendre. J'ai de gros soucis.
Şimdi mahkumum ve başım kötü şekilde belada Ve bu belanın çamurunun hiçbirinizin üstüne bulaşmasına izin vermeyeceğim Sizler 9.cu Süvari alayının adamlarısınız,..
Et je ne veux pas que vous en pâtissiez.
O gece bu çocuğun başının belada olduğunun farkına vardım, belki yalnızdı.
"Ce soir, j'ai appris que ce garçon a des ennuis."
Yeni haberlerim var halkımın başı büyük belada.
Nous revenus avec nouvelles. Notre peuple a encore problèmes.
Annenle ve sen başımın belada olduğuna bir türlü inanmıyorsunuz.
Ta mère et toi qui ne croyez pas que je suis dans la merde.
Başı belada! Ben... Onu yalnız bırakmamalıydım.
Je n'aurais pas dû le laisser seul!
Gemimin başı belada, subaylarım hasta, ve yeterlik hakkındaki bu anlamsız oturum insanı şaşırtmak için yeterli.
Mes officiers sont malades, et cette audience stupide a de quoi ébranler n'importe qui.
Haberler sende, söylesene neler oluyor? ln Amcanın başı belada mı?
Mais votre air anxieux me dit qu'il lui est arrivé quelque chose.
- Hayatım, başın belada.
- Tu as des problèmes. Qu'y a-t-il?
Gemicimizle sansız küçük hanımımızın başı epey belada gibi.
On dirait que notre marin et notre malchanceuse ont de sérieux problèmes. Allez, on va y arriver.
Ben de senin, ayakkabılarımı giydiğini görmemiştim ama başımız belada!
Et tu n'avais jamais porté mes chaussures. Mais on a des ennuis!
Ama başımızın belada olduğunu göremiyorsun?
Vous ne voyez pas que nous avons un problème?
Suçlu olmadığını kanıtlarsan, o zaman başım belada.
Si vous pouvez prouver que vous n'êtes pas coupable, alors, j'ai un sérieux problème.
Onu kaçırdınız mı başınız belada demektir.
Manquez-le et ça ira mal.
Başınız belada. Ne o fili oynayacak, ne de beni kaçıracaktınız.
Il ne fallait pas... bouger votre fou ni m'enlever.
Başım belada. Büyük belada. Yanımda kala kala bir kadın komedyenden başkası kalmadı.
J'ai des problèmes, de vrais problèmes, et tout ce que j'ai, c'est une actrice.
Yani eminim beni şu an öldürebilirsin ve eğer yapmak istediğin buysa o zaman durma ama zaten başın yeterince belada ve biz sana yardım edebiliriz.
Tu pourrais me tuer. Si tu veux le faire... vas-y, mais t'as les flics au cul, et on peut t'aider.
Kahramanımızın başı ne kadar belada olursa olsun hiç endişelenmeyin yalnızca saatinize bakın, film bitince kazanan mutlaka o olacaktır.
Quelles que soient les épreuves rencontrées, le héros gagnera à coup sûr à la fin de l'émission!
Şu anda, bizimle gelen kızların başı belada. Kızlar mı?
Les femmes qui nous accompagnent sont en danger.
Başının belada olduğunu söyledi. Yardım etmemi istedi. Gidip onu almamı söyledi.
Elle m'a dit qu'elle avait de graves ennuis, que je devais venir à la clinique la chercher.
Çünkü başının belada olduğunu duydum.
Parce qu'on m'a dit qu'il avait des ennuis.
Umarım Bay Morlar'ın başı belada değildir. Hayır.
J'espère que M. Morlar n'a pas de soucis.
Küçük Oskar'ımı seviyorum ama 14 yaşını doldurdu bile. Hep başı belada, ve şimdi de bu!
Je l'aime, le petit Oscar, mais il a déjà quatorze ans et toujours ces ennuis, et maintenant ça!
Hayır, başım belada değil.
Non je n'en ai pas.