English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ B ] / Bir kere daha

Bir kere daha traduction Français

2,465 traduction parallèle
- Bir kere daha ıkın.
Encore une fois. Pousse!
Dur biraz. Bir kere daha düşünelim.
Réfléchissons-y un moment.
Pekala. pekala. Bak, bir kere daha göstereceğim.
D'accord, je vous le montre encore une fois.
Bence bir kere daha denemeliyiz.
On devrait réessayer.
Sana bir kere daha sakso çekeyim mi?
Pourquoi ne pas te sucer une dernière fois?
ama daha çok... kardeşimi bulmak istedim... onu bir kere daha görmek ve onu eve götürmek.
Mais je voulais surtout retrouver ma sœur. Je voulais la voir une dernière fois et ramener son corps.
Gerçekten, bizim bir kere daha denememiz gerektiğini düşünüyorum.
Et je... ça nous serait bénéfique de se remettre ensemble.
Bir kere daha. Altı, yedi, sekiz...
Encore une fois. 6, 7, 8...
Bir kere daha, baştan.
On reprend du début.
Bir kere daha.
Encore une fois.
Michael, bir kere daha.
Michael, peux-tu répéter?
Bir kere daha.
Encore.
Bir kere daha yapalım.
- On recommence.
Bir kere daha.
- Tu veux descendre et remonter?
Bir kere daha, öğretmenim. Bir kere daha!
Montrez-nous un nouvel enchaînement.
Çatıdayken kafanın güzel olması, bir kere daha düşünmeni sağlar.
Ça te fait penser à deux fois avant de te défoncer sur un toit.
Bunu bir kere daha dersen... Benim, penissiz tek eski ortağım, Georgette olmayacak.
Appelle-moi encore comme ça, et Georgette ne sera pas mon seul ex-équipier sans pénis.
Bir kere daha başkasının pisliğiyle uğraşmayacağım.
Fini de jouer.
İşe yaramadığında çabuk gelin ki bir kere daha tahmin etmeye fırsatımız oldun.
Dès que son état s'aggrave, revenez vite, qu'on puisse tenter autre chose.
Söylemiştim, bir kere daha söyleyeyim
"Je l'ai déjà dit une fois, je le redis,"
Ama bir kere daha ortadan kaybolursan dönmeni beklemeyeceğim.
Je t'aime. Mais si tu disparais encore, je n'attendrai pas à ce que reviennes.
Benim için bir kere daha dener misin?
Essayez encore une fois.
FBI neden burada bir kere daha söyler misiniz?
Une fois de plus... le FBI est ici, pourquoi exactement?
Bir kere daha söyle bakalım, Edge.
Répète ça, Edge.
Bir kere daha "Balina Savaşları" nda hiçbir şey olmuyordu.
Encore une fois, sur Whale Wars Il ne se passe rien.
Bak şimdi eğer bana bir kere daha puşt dersen...
Tu sais quoi? Si tu me traites encore de tapette...
South Park'ın Belediye Başkanı bir kere daha geri kafalılığını bizlere gösterdi.
South Park et son maire ont de nouveau montré qu'ils vivent coupés du monde moderne.
Peki, bunu bir kere daha açıklayacağım.
Je vais vous l'expliquer encore une fois.
Bana bir kere daha kaşar dersen, amını öyle tekmelerim ki anan bile hisseder.
Tu me traites encore une fois de pouffe, je te latte la moule tellement fort que ta mère sentira la secousse.
Bir kere daha hoşgeldiniz.
Soyez les bienvenus!
Bir kere daha söyleyeyim -
Comportez-vous normalement.
Bir kere daha yardımını istemem gerekecek, Harry.
Encore une fois, je t'en demande trop, Harry.
Pekâlâ, sınıf. Bir kere daha deniyoruz.
Très bien, la classe..... essayons une fois de plus.
Hadi bir kere daha.
Bon, encore une fois!
Okyanus, sen ve ben, bir kere daha.
L'océan, toi et moi, une dernière fois.
Bir kere daha denerseniz yemin ederim sizi ısırırım!
Si vous en prenez un autre, je vous mords!
Onlar bir kere alınca bir daha geri vermiyorlar!
Avec eux, on ne les revoit jamais.
O yüzden sana bir kere daha sormak zorundayım.
Alors je vous le demande une dernière fois.
- Bir kere mi, yoksa daha fazla mı?
- Une fois ou plusieurs?
Bir kere girdiler mi siteye, çimenligin daha yesil olmadigini görürler.
Mais une fois qu'ils rencontrent d'autres gens, il se rendent compte que l'herbe n'est pas plus verte ailleurs.
Sadece bir kere daha söyle.
Répète?
O zaman sana bir kere daha öğreteyim!
Je vais devoir recommencer!
Petrol veya buna benzeyen diğer madenlerde üstüne ne kadar para harcarsanız harcayın üretim tepe noktasına bir kere ulaştıktan sonra bundan daha fazla arttırmanız mümkün değildir.
Dans le cas du pétrole, où de toute substance de ce type, peu importent les dépenses que vous pourriez faire, vous ne pourrez jamais faire augmenter la production pétrolière au-delà de ce qu'elle était au moment du pic.
Seni daha önce bir kere öldürmeye çalıştı.
Elle a essayé de te tuer une fois.
Bu mallar gerçek aşılarla bir kere karıştı mı bir daha kimse farkı anlayamaz.
Quand cette cargaison se mêlera avec celles des vrais flacons, personne ne fera la différence.
İki kere okuldan atıldın. Bir keresinde az daha baba oluyordun.
T'as échoué tes études deux fois, mais c'est moins grave que ton échec de père.
Bir kere daha yap da canını alıvereyim!
* Je te fume, connard!
Ya bu kadınların gururu bir kere kırıldı mı bir daha toplanmaları hiç kolay olmuyor.
Une fois qu'une femme est vexée ce n'est pas facile de reprendre.
Daha önce ikisinden de bahsettiğinizi duymadım, bir kere bile.
Vous n'avez jamais parlé d'eux.
Ben, klasik düzyazıları okumaya doyamayan biri istekli bir yazar ve "Her radyo kanalı en azından saatte bir kere Frank Sinatra'nın'My One and Only Love'şarkısını çalsa dünya daha iyi bir yer olurdu" diyen biriyim.
Je suis un lecteur vorace de la prose classique de romancier et sens que le monde serait un meilleur endroit si chaque station de radio passait Sinatra "One et My Only Love" au moins une fois par heure.
sonraki saat Bir fiil 100 kere çekiceksin daha sonra daha sonra gözlerini dinlendirebilirsin...
Ensuite, vous pouvez segmenter en détention, après les heures d'ouverture lorsque vous conjuguer un verbe 100 fois.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]