Bir kez daha söylüyorum traduction Français
100 traduction parallèle
Bir kez daha söylüyorum, bölümümde başka bir kadına daha ihtiyacım yok.
Je n'ai pas besoin d'autres filles dans mon service.
Bir kez daha söylüyorum! Hiçbir zaman onun adına çalışmadım. Aylardır onunla ne görüşüyorum ne de haber alıyorum!
Je n'ai jamais travaillé pour lui et ne l'ai pas vu depuis des mois.
Daha önce söylemiştim, bir kez daha söylüyorum.
Je te l'ai dit une fois, je te le redis.
Bir kez daha söylüyorum, yoksa olacaklara ben karışmam.
Il fera comme si rien ne s'était passé.
Bir kez daha söylüyorum :
Je te le répète :
Begüm sahibe, bir kez daha söylüyorum, ne olur çeşmeden su içme.
Et, Begum sahibah, je vous prie une fois de plus : ne buvez pas l'eau du robinet.
Bir kez daha söylüyorum bay Kırmızı Elma.
Pour une dernière fois, monsieur le gauchiste.
Şimdi, bir kez daha söylüyorum, beni eve götür.
Je te le répète : ramène-moi.
Bir kez daha söylüyorum.
Dernier avertissement.
Bu yüzden bir kez daha söylüyorum, bana bir iyilik yap.
Donc, je te demande une faveur pour la deuxième fois :
Bir kez daha söylüyorum, tamam mı?
Laisse-moi t'expliquer encore une fois, d'accord?
Bir kez daha söylüyorum.
Je vais le dire une dernière fois.
Şimdi son bir kez daha söylüyorum.
Je vous le demande une dernière fois.
Bir kez daha söylüyorum, kaptan.
Qu'est-ce que vous attendez?
Bir kez daha söylüyorum, Carl olabilir... domuzlarıma bakması için tuttuğum bir adam.
Ça pourrait être Carl, il s'occupait de mes porcs.
- 39. Ve bir kez daha söylüyorum. Çok güzel bir cilde sahip olmalıyım.
Et avant vous me disiez que j'ai une belle peau.
Tamam.Anlayasınız diye bir kez daha söylüyorum
Je vais répéter pour les malentendants.
Abby. Pekala, Abby? Bir kez daha söylüyorum :
Sur les beaux draps de mon père.
Anne. Baba. Size bir kez daha söylüyorum.
Maman, papa, je vous l'ai déjà dit, et je vous le redis...
Bir kez daha söylüyorum.
Alors, je vous le redemande :
Bir kez daha söylüyorum ; müvekkilim konuşmama hakkını kullanıyor ve cevap vermiyor.
Mon client invoque le 5e amendement et refuse de répondre.
Bir kez daha söylüyorum. Sıradan bir olay yeri araştırmasına geliyorsun...
Je vous répète que de venir sur une enquête de routine...
Bir kez daha söylüyorum, arz ve talep.
Je le redis, la main-d'œuvre et la demande.
Evet, Bay Forman. Açık olması açısından bir kez daha söylüyorum.
Forman, que ce soit clair.
Bir kez daha söylüyorum.
Je vais te le dire une seule fois.
Albay O'Neill'ın çok değerli yargılarını, bir kez daha söylüyorum, etkileyen pekçok olayın farkındayım. Ve gerçek şu ki, son resmi görevinde, hepimiz adına insanlığın en kötü düşmanının gazabına maruz kaldı,...
Oh mais je suis au courant de ces événements et cela a à nouveau compromis le jugement inestimable du Colonel O'Neill et... le fait est que, durant sa dernière mission officielle, il a exacerbé la colère du pire ennemi de l'humanité en notre nom à tous.
Her şeyi bir kez daha söylüyorum.
Ce combat ne commencera pas avant que chacun de vous paie 10 $.
Bir kez daha söylüyorum ;
Une fois de plus...
Bir kez daha söylüyorum. Buraya gelmeniz büyük incelik.
Ok, écoutez... une fois encore comme je vous l'ai dit, c'est vraiment gentil de votre part de faire ce que vous faites pour lui...
Bir kez daha söylüyorum :
Je le répète une fois de plus :
Bir kez daha söylüyorum, Binbaşı Tanner olaya karışmış olabilir.
A nouveau, je suggère que le capitaine Tanner est impliqué.
Bir kez daha söylüyorum asla, asla, asla...
Je disais donc : Ne jamais, jamais...
Bak, bir kez daha söylüyorum ben o kızla yatmadım.
Je veux juste te redire que je n'ai pas couché avec elle.
Ve bir kez daha söylüyorum, oturma odam bir çalışma odası haline geldi.
Et encore une fois, mon salon est devenu une annexe de Cal Sci.
Pekala, bir kez daha söylüyorum :
OK, encore une fois!
Sana bir kez daha söylüyorum.
Je ne le répéterai pas.
Yani bana asla inanmayacaksın, o yüzden, bir kez daha söylüyorum...
Je vais donc te le répéter...
Bir kez daha söylüyorum.
Je vous demandes encore une fois.
- Bir kez daha söylüyorum.
Je répète.
Bunu son bir kez daha söylüyorum.
Je vais te le dire une dernière fois.
Bir kez daha söylüyorum, ben iyiyim.
Encore une fois, je vais bien.
Bir kez daha söylüyorum.
Encore une fois.
Bir daha dinle, sana doğruyu söylüyorum. Bir kez trende söyledim.
Ecoutez, je vous dis bien la vérité.
Sana bir kez daha çeneni kapamanı söylüyorum!
Je dois te demander de te taire!
Bir kez daha söylüyorum...
Je te le répète...
Karton kutuları bir kez daha söylüyorum.
voire du carton authentique.
Şu da olabilir "elde edici" ve üzülerek söylüyorum sizin elinize düşme riskini bir kez daha alamam.
Autant qu'un bistouri, ce qui, et j'en suis navrée, est un risque que je ne puis me permettre.
Bu yüzden bir kez daha söylüyorum, Saul.
Je te le répète :
Son bir kez daha, size sadece konuşmaya geldiğimizi söylüyorum, bu kadar önemli olmasaydı gelmezdik. Ama istediğiniz şey buysa, elden bir şey gelmez ama!
Mais si vous voulez que l'on joue comme ça, jouons à armes égales.
Bir kez daha ; Tanrı'ya açıklar gibi, söylüyorum :
Je répète, comme au confessionnal.
Ve bir kez daha, tutanaklar için söylüyorum evlendiğimi sana hiç söylemediğim için üzgünüm.
Et encore une fois, que ce soit clair, je veux que tu saches que je suis désolé de ne t'avoir rien dit à propos du mariage.
bir kez 117
bir kez olsun 43
bir kez daha 333
bir kez daha deneyelim 24
bir kez bile 18
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kahve 26
bir kere daha 137
bir kere 190
bir kez olsun 43
bir kez daha 333
bir kez daha deneyelim 24
bir kez bile 18
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kahve 26
bir kere daha 137
bir kere 190
bir katil 56
bir kız mı 24
bir kitap 34
bir karar verdim 25
bir kız var 17
bir karar ver 16
bir kadın 232
bir kadın mı 37
bir kuş 32
bir kaza 50
bir kız mı 24
bir kitap 34
bir karar verdim 25
bir kız var 17
bir karar ver 16
bir kadın 232
bir kadın mı 37
bir kuş 32
bir kaza 50