Bizi mi traduction Français
4,116 traduction parallèle
Bizi mi dava ediyor?
Il nous poursuit?
Velayete alma işlemleri için. Bizi mi?
Je vais avoir la garde.
Bizi mi gözetliyorsun sen?
Tu nous espionnes?
- Bizi mi yoksa onu mu?
- Tous, ou juste elle?
Bizi mi dinliyordun?
Tu sais, "Le livre de l'idiot".
Bizi mi bitirir?
Nous laissez tomber?
Buraya Orsini mi çağırdı bizi?
Nous avons été convoqué ici par les Orsini?
Tony, bizi klonlayabilirsin değil mi?
On devrait sauver nos rognures d'ongles. - Quoi?
Gerçekten bizi ayırt edemedin mi?
Vous ne pouvez pas nous différencier?
Biz birinci olup kazanırsak, onlar bizi serbest mi bırakacak! ?
Ils laisseront partir les premiers?
Bu bizi programımızın ortasına getiriyor.
Et bien, cela nous amène à mi-chemin.
Ben sekreter açar diye bekliyordum. Bizi kimse duymuyor, değil mi?
Je pensais avoir ta secrétaire.
Fark eder mi? Ben ne dersem diyeyim,... bizi onun uçağı ile buraya getiren kişi sensin.
Quoi que je dise, c'est vous qui aurez piloté son avion.
- Sence bu bizi konuşturmaya yetecek mi?
mais bas courant. Et tu penses que ça va nous faire parler?
Yani bizi Süpermen'i bulalım diye mi gönderiyorsun?
Vous voulez dire que vous nous envoyez chercher Superman?
Bizi kapı dışarı etmeye mi geldiniz?
Tu nous mets dehors?
Bir muhabir yemek yerken ya da tatildeyken bizi görecek mi diye endişelenmek istemiyorum.
Je ne veux pas devoir m'inquiéter de savoir si un reporter va ou non nous repérer si on dîne dehors. Ou en vacances.
Bizi öldürecek, değil mi?
Alors on va mourir?
- Bizi öldürecek mi?
Il va nous tuer?
Bizi kuleye sokabilir mi?
Elle peux nous faire entrer dans la tour?
Bizi çalarken henüz görmedin değil mi?
Tu ne nous as pas encore vu jouer, n'est-ce pas?
Bizi kütüphaneye Dougie götürüyor, öyle değil mi?
Dougie nous y emmène. Hein Dougie?
Biz burada oğlumun bebekleri ölmesin diye dua ediyoruz, ve sen bizi tehdit mi ediyorsun?
Nous prions pour que les bébés de mon fils ne meurent pas et vous nous menacez?
Bizi avukatla tehdit etmediğin gibi mi?
Comme tu ne nous a pas menacées avec un avocat?
Bizi ölene kadar konuşturacak mısın yoksa harekete mi geçeceksin?
Tu vas nous faire mourir d'ennui ou passer à l'action?
Demek istediğin buradan ara yapıp alabiliriz ama kimse bizi takip edemez mi?
Es-tu en train de dire qu'on ne peut ni appeler ni recevoir de coup de fil ici et que personne peut nous suivre?
- Tanrı aşkına! Kaliteyi düşünüyoruz diye bizi gerici mi yaptın?
Tu traites de réacs ceux qui veulent de la qualité?
- Bizi buraya bunun için mi çağırdınız?
- Vous nous avez fait appeler pour ça?
Peki bizi 12. Bölüme götürebilir mi?
Et ils peuvent nous descendre au niveau 12?
Seni şu an öpsem mi yoksa bizi bunlara bulaştırdığın için öldürsem mi bilemiyorum gerçekten.
J'ai tellement envie de t'embrasser là maintenant. Ou peut-être de te tuer pour nous avoir fait traverser tout ça.
Yoksa bizi kenara çeker ve her şeyin yolunda olduğundan emin mi olurdun?
Ou tu nous prendrais à part pour vérifier que tout va bien?
- Bizi gördüler mi?
Est-ce qu'ils nous ont vu?
Yine. Yine de Bay Kraus bizi kabul eder mi?
Donc nous avons dû tourner autour et revenir et le faire... encore.
Bir gün bizi sevmeyi de mi bırakacaksınız?
Vous allez arrêter de nous aimer?
Dayaklar için "bizi" mi şuçluyordun?
Nous étions responsables du fait qu'on nous battait?
Bu dedektifin bizi nerede bulacağına dair bir fikri olmadığını söyledi, değil mi?
Il a dit que cet inspecteur ne savait pas où nous trouver, c'est ça?
Ki bu da bizi tekrardan Taliban'a yönlendiriyor, değil mi, Patron?
Hmm, ce qui serait sorte de nous ramener aux talibans, n'est-ce pas, chef?
Sence babam bizi terk ettiğinde annem tamamen bitirdi mi?
Tu penses que ma mère a tourné la page quand mon père nous a tous quitté?
Zorlanmak isteselerdi bizi okumazlardı, değil mi?
S'ils voulaient réfléchir, ils liraient pas notre canard.
Bizi bunun için mi buraya getirdin?
C'est pour ça que tu nous a amenés ici?
Gelip bizi öldürmelerini mi bekleyeceğiz?
Attendre notre mort?
Müşteri listesine bakmamıza izin verecek mi bak, bakalım. Belki bizi bu çıkmazdan o listedeki biri çıkarabilir.
Voyez si vous ne pouvez pas la convaincre que l'accès à la liste des clients de l'entreprise pourrait nous aider à trouver celui qui les a mis dans cette situation délicate.
Siz bizi hiç yendiniz mi?
Vous nous avez déjà battus?
Ancak dün gece Pearl'ü savaş yerine döndüren ve bizi bulmak için gelen abindi, değil mi?
Mais celui qui a saccagé le Pearl, hier soir... C'est ton frère venu te chercher, n'est-ce pas?
Sence Larson birader bizi aptal yerine mi koyuyor?
Tu crois que Frère Larson nous prend pour des imbéciles?
Bizi yalan söylemekten mi suçluyorsunuz?
Vous nous accusez de mensonge?
Bizi, hadi Moonshine'dan diyelim ayıran şey bu değil mi?
C'est ce qui nous sépare de, euh, Moonshine?
- Bizi tehdit mi ediyorsun?
- Tu nous cherches?
Bizi haberdar edersin, değil mi, Antonio? Tabii ki.
Tu nous tiendra informer, n'est-ce pas?
Bizi görmezden gelmen gibi mi?
Comme... Nous avoir ignorés?
Yani sen bizi şey mi sandın...
Tu pensais qu'on était...