Daha iyi görünüyorsun traduction Français
296 traduction parallèle
Seni ölüm döşeğinde bulacağımı sanıyordum ama çok daha iyi görünüyorsun. Nasılsın? - Çok daha iyi.
Je croyais vous trouver mourante, mais cela va bien, dirait-on.
Bana kalırsa beş altı ay öncesinden çok daha iyi görünüyorsun.
Tu es mieux qu'il y a six mois.
- Bu elbiselerin içinde çok daha iyi görünüyorsun.
Je vous préfère dans ce costume.
E, Smith... Daha iyi görünüyorsun. Gerçekten iyileşme var.
Smith, ça a vraiment l'air d'aller mieux.
Biliyor musun, mum ışığında daha iyi görünüyorsun.
À la lueur des bougies, vous n'êtes pas trop mal.
Sen de dün geceden çok daha iyi görünüyorsun.
Tu es mieux que cette nuit.
Sen iyi olunca çok seviniyorum. Ağlamadığın zamanlarda çok daha iyi görünüyorsun.
Je te préfère sans les larmes et sans le menton...
Çoğundan daha iyi görünüyorsun, ve onlar kadar hızlı koşamazsın.
Plus jolie et moins rapide que la plupart des autres espèces.
Çok daha iyi görünüyorsun.
Tu as bonne mine.
Daha iyi görünüyorsun.
- Tu es mieux. - Vraiment?
Son gördüğümden çok daha iyi görünüyorsun.
Tu vas vraiment mieux que l'autre jour!
Çok şükür. Gertrud, daha iyi görünüyorsun.
Gertrud, tu n'es plus malade.
Bir öncekinden birazcık daha iyi görünüyorsun sanırım.
Vous semblez mieux que la dernière fois.
O şapka olmadan çok daha iyi görünüyorsun.
Vous êtes bien mieux sans chapeau.
Bir şey diyeceğim aynada daha iyi görünüyorsun.
- Figure-toi que... - Le miroir te flatte.
Bob, daha iyi görünüyorsun.
Ça a l'air d'aller mieux.
Çok daha iyi görünüyorsun.
Tu as l'air d'aller mieux.
Laura, çok daha iyi görünüyorsun.
Vous avez meilleure mine.
Daha iyi görünüyorsun.
Ça te réussit.
Bugün çok daha iyi görünüyorsun.
Vous avez bien meilleure mine.
Geldiğinden çok daha iyi görünüyorsun.
Tu es en meilleure forme, que le jour de ton arrivée.
Önceki halinden Daha iyi görünüyorsun
Tu es encore plus beau qu'avant
Doğru, daha iyi görünüyorsun.
Voilà, tu es superbe.
Sabıka resminde daha iyi görünüyorsun biliyor muydun?
Vous êtes mieux en photo, vous savez.
Her zamankinden daha iyi görünüyorsun.
Tu ne m'as jamais autant plu.
Daha iyi görünüyorsun.
Vous semblez aller mieux.
Sen biraz daha iyi görünüyorsun ama!
Moins bonne que toi!
- Arkadan daha iyi görünüyorsun, Çene.
- Mouth, tu es mieux vu de dos.
Güzel. Daha iyi görünüyorsun şimdi.
Tu as meilleure mine.
- Daha iyi görünüyorsun, ahbap.
Ie menton. Le menton. Oui!
Sen neden bahsediyorsun? Şu serseri rockçılardan çok daha iyi görünüyorsun!
Tu as bien meilleure mine que tous ces losers!
- 0 / 01 00 daha iyi görünüyorsun.
- Vous avez l'air d'aller bien mieux.
Daha iyi görünüyorsun.
Ça a l'air d'aller bien mieux.
Gündüz vakti daha iyi görünüyorsun.
- Tu es mieux le jour.
Daha iyi görünüyorsun.
Tu as l'air d'aller beaucoup mieux.
- Gerçekten çok daha iyi görünüyorsun.
Mais je peux vous dire que nous ne les abandonnerons pas.
Daha iyi görünüyorsun.
Vous avez meilleure mine.
yok, yani, ayaktayken daha iyi görünüyorsun.
Tu parais mieux debout.
- Onsuz daha iyi görünüyorsun.
- Je vous trouve mieux sans.
Bak, seninle açık konuşacağım. Senin yarı yaşındaki kızların dörtte üçünden... daha iyi görünüyorsun.
Je vous répète que... vous êtes mieux que les 3 / 4 de celles qui ont à peine 30 ans.
Şimdi daha iyi görünüyorsun.
Tu es mieux maintenant.
- Gerçekten daha iyi görünüyorsun.
Mieux que moi, en tous cas!
Domenico anne her geçen gün daha büyük ve iyi görünüyorsun.
Maman Domenico, vous êtes plus grosse et plus belle chaque jour!
Hatta, daha da iyi görünüyorsun.
La même! La même en mieux!
iyi görünüyorsun, seni daha önce bu kadar iyi görmedim çok güzel görünüyorsun melek gibi
Vous savez vous êtes plus belle que jamais. Vous êtes... resplendissante et magnifique comme un ange.
Daha ciddi, ama iyi görünüyorsun.
- Vous avez l'air sérieux, mais... bonne figure.
Bugün iyi görünüyorsun. Daha iyi.
Tu as meilleure mine.
- Çok daha iyi görünüyorsun.
Tu m'as vraiment fait peur.
Dışarıda kalsan daha iyi olur, çünkü güneşin altında çok güzel görünüyorsun.
Vous devriez rester dehors. Parce que... Vous êtes si belle sous le soleil.
Dağılmış vaziyettesin ve kötü görünüyorsun ama tek ihtiyacın daha iyi kokain. Eve yürüyerek mi döneceksin?
T'es défoncée et t'as une sale mine, mais il te faut de la meilleure came!
Gülden daha iyi bir şeye ihtiyacın var gibi görünüyorsun.
Tu as besoin de mieux qu'une rose.
daha iyi olur 49
daha iyi 561
daha iyiyim 141
daha iyisini yapabilirsin 39
daha iyi olacak 29
daha iyi misin 168
daha iyisin 19
daha iyi misiniz 18
daha iyi olurdu 21
daha iyi mi 68
daha iyi 561
daha iyiyim 141
daha iyisini yapabilirsin 39
daha iyi olacak 29
daha iyi misin 168
daha iyisin 19
daha iyi misiniz 18
daha iyi olurdu 21
daha iyi mi 68