Dinleniyorum traduction Français
117 traduction parallèle
Hayır, sadece dinleniyorum.
Et toi, tu vas recruter?
Bir gün savaşıyorum, sonra iki gün dinleniyorum.
Un jour de lutte, deux d'ennui.
Dinleniyorum.
Je repose mes vieux os.
- Biraz dinleniyorum.
- Je souffle un peu.
Dinleniyorum.
Je me repose.
Annene söyle tüm gece Sidney'le dans ettikten sonra, dinleniyorum ve müsait değilim.
Réponds-lui qu'après avoir dansé toute la soirée avec Sidney, je suis éreintée et indisponible.
Bıraktığından beri burada dinleniyorum.
A votre départ, je suis resté ici à me reposer.
Dinleniyorum, tamam mı?
Je me repose, d'accord?
Dinleniyorum.
Je prie.
- Ben biraz dinleniyorum. - Gidin.
Oui, je me repose.
"Dinleniyorum. Yorucu iş."
"On se repose, c'est fatigant."
Bu arada, ben dinleniyorum.
Je vais me reposer.
Vardiyam dörtte başlıyor. Biraz vaktim var, dinleniyorum.
Je prends mon poste à 16 h. Souffle un peu avant d'y aller.
Hayır, şimdi dinleniyorum.
Je me repose un peu.
Biraz dinleniyorum.
Je me repose un peu, c'est tout.
O... - Ölmedim, dinleniyorum.
Je suis pas morte, je me repose.
Şu sıra dinleniyorum ve insanlar paralarını evinde bırakmıyorlar artık.
Comment ça se fait, ça? Les gens, ils laissent leur fric chez eux.
- Ne yapıyorsun? - Dinleniyorum efendim!
Personne n'a fait attention à lui la première fois, à part moi.
İyi besleniyorum ve dinleniyorum.
Je mange vraiment bien et je me repose.
Adam "Ne yapıyorsun?" dedi. "Dinleniyorum" dedim.
Le flic fait : "Tu fous quoi, là?" "Je me repose."
"Burada mı?" "Burası park değil, plaj da değil." "Dinleniyorum!" dedim.
"Ici?" "Sur un putain de banc?"
Burdayım, biraz dinleniyorum.
Par ici, je fais une pause.
Gün boyudur ilk defa dinleniyorum.
C'est ma première pause de la journée.
Ben burada azıcık dinleniyorum.
Je me repose un peu.
Dinleniyorum.
Je suis en congé, oui!
İki gündür dinleniyorum ve biraz hareket bana iyi gelir.
J'ai besoin de m'occuper.
- Geceleri de yatıp dinleniyorum.
La nuit, je me repose, je dors
Dinleniyorum.
Non, je me détends.
- Buradayım, dinleniyorum.
- Ici Je me repose.
- Dinleniyorum.
- C'est ce que je fais.
Burada dinleniyorum ben.
C'est l'endroit où je me relaxe.
Hayır, Auvergne'de dinleniyorum.
Non, je suis en Auvergne, je me détends.
Dinleniyorum. Bu harika.
Je me repose, c'est merveilleux.
Ama hala dinleniyorum.
Je me repose toujours.
Ama gene de dinleniyorum.
Je me repose toujours.
Dinleniyorum.
Je suis tranquille.
Sadece dinleniyorum, bazı şeyleri toparlıyorum.
Je me détends à la campagne, je réfléchis.
Gerçekten biraz dinleniyorum.
Je ne fais pas seulement une pause.
Bir müzik mağazasında part-time çalışıyorum. Full-time da öğrenciyim. Ve mix-master olarak da dinleniyorum.
Eh bien, je fais des études ergonomiques à la cafétéria... je travaille à mi-temps dans un magasin audio, plein-temps comme étudiant... et le reste du temps, je suis un maître du mixage.
Sadece dinleniyorum.
Je me repose.
- Dinleniyorum.
- Je me repose.
Şimdi dinleniyorum.
Je me repose juste un peu.
Dinleniyorum.
On prend une pause.
Çünkü o kanepede dinleniyorum. Ben masamda çalışırım.
Parce que je me repose sur le canapé.
Ben ayakta dinleniyorum.
Moi, c'est debout que je me repose.
Bugün dinleniyorum.
- Fermeture exceptionnelle.
- Bir dakika dinleniyorum.
Je soufflais un peu.
Dinleniyorum.
En décompression.
- Dinleniyorum.
Je me repose seulement.
- Her zaman dinleniyorum.
J'arrete pas.
- evet, fakat bir süredir dinleniyorum. - Sanırım insanlardan oldukça kötü etkilenmiştim
Il paraît que j'ai une mauvaise influence sur les gens.
dinle 8539
dinle onu 25
dinle ahbap 23
dinlen 93
dinle dostum 74
dinle baba 21
dinleme 19
dinleniyor 56
dinleyin 2039
dinle beni 1110
dinle onu 25
dinle ahbap 23
dinlen 93
dinle dostum 74
dinle baba 21
dinleme 19
dinleniyor 56
dinleyin 2039
dinle beni 1110