English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ D ] / Dinle ahbap

Dinle ahbap traduction Français

144 traduction parallèle
Dinle ahbap... Beni de bu oyuna al.
Je suis sûr que ce gibier me plaira
Hey dinle ahbap, bu insanların hiçbir şeyleri yok.
Ces gens sont pas riches.
- Dinle ahbap —
- Écoute, gros.
Dinle ahbap... sen sarhoşsun. Ben de hasta bir adamım.
Vous êtes ivre, et moi malade.
Beni iyi dinle ahbap, rütbelerini aldık.
Écoute, mon gars, on a tes galons.
Dinle ahbap...
Ecoutez, mon pote...
Dinle ahbap, bes dakika içerisinde Escobar beni tutuklamaya çalsacak.
Escobar va essayer de me boucler, dans cinq minutes.
Dinle ahbap. Sana durumu açık seçik anlatayım, tamam mı?
Je vais mettre les points sur les "i", d'accord?
Dinle ahbap, uyku zamanım geldi geçti.
A cette heure-ci, je pionce.
Dinle ahbap. Bana borçlusun.
Tu me dois une baise, non?
- Şimdi beni dinle ahbap.
Alors écoutez-moi!
O zaman beni iyi dinle ahbap!
Alors, écoute-moi, fumier!
Dinle ahbap, ben senin uşağın ve bakıcın değilim.
Je ne suis pas ta bonne, ni ta baby-sitter.
Beni iyi dinle ahbap?
Écoute ça, mon gars.
Dinle ahbap, sakin ol.
Te mets pas dans un état pareil.
Seni zorlayan pezevenk bu mu? - Dinle ahbap!
C'est pour ce con que tu deales?
Dinle ahbap, 10 yıldır hapisteydim...
Ecoute, j'ai passé dix ans en prison.
- Dinle ahbap, söylediğin...
- Ecoutez, vous dites...
Dinle ahbap, biz de Kamui'yi görmek için buradayız.
Ok mec, on a aussi une affaire avec Kamui.
Dinle ahbap, öyle araya dalamazsın!
Écoute, mon pote. C'est pas des manières.
Tamam, dinle ahbap. İşte anlaşma.
Écoute, voilà le truc.
- Dinle ahbap...
- Écoutez...
İyi dinle ahbap, bu sabah ki olay... biraz fazla gergin olmamdan kaynaklandı.
Écoute mon garçon, ce qu'il s'est passé... C'est que ton père... J'étais un peu tendu... ce matin.
Dinle ahbap, sana birşey vermek istiyorum.
Ecoute, il y a eu des petits changements.
Hey, Smoke, dinle ahbap.
Smoke, écoute.
Beni dinle ahbap.
Ecoute-moi bien.
Dinle, ahbap.
Ecoutez, mon vieux.
Dinle, ahbap. Ara sıra savaş anılarını anlatırsan mutlu olurum.
J'écouterai vos faits de guerre une autre fois.
Dinle ahbap...
Ecoute, mon pote...
Dinle, Joe, bünyen heyecan kaldırmaz, ahbap.
Joe, ne t'emballe pas! C'est mauvais pour toi.
Dinle, ahbap. Bir bakmak istediğini söylüyorsun, ama senin bakmak için gözlerin bile yok ki.
Te faire voir quoi, puisque tu es aveugle?
- Hey, dinle, ahbap!
- Ecoute, mec!
Dinle, ahbap, şu araba nerede? Dışarda Dolly Parton ve Burt Reynolds'u bekleyen bir araba var.
Ecoute, où est la voiture, ll y a une voiture qui attend Dolly Parton et Burt Reynolds.
Dinle, ahbap.
Ecoute, mec.
Dinle, her şey yolunda, ahbap.
Ecoute, tout va bien, mec. Il est cool.
Ahbap dinle, dinle. Elinde o koşarken zararlıdır, anladın mı?
Elle me plaît.
Ahbap, Şu şimşekleri dinle.
Écoutez-moi ce tonnerre.
- Dinle ahbap.
- Ecoute, Chip.
Hey, dinle, ahbap, sakin ol.
- Écoute, vieux...
Ahbap, dinle, bu klüpte millet böyle giyinir, tamam?
Allons. Écoute, c'est comme ça qu'ils s'habillent dans ce club, d'accord?
Dinle, ahbap, sen kim olduğunu sanıyorsun...
Ecoute, mon pote, je sais pas ce que tu crois - -
Bunu dinle, ahbap. Bu dünyanın tüm altınlarına değer.
...
Ahbap, dinle. Sen kovulmayacaksın, tamam mı?
Tu vas pas te faire virer.
Tanrı aşkına. Dinle beni ahbap.
C'est pas vrai!
- Dinle, ahbap.
- Écoute, vieux.
Dinle beni ahbap. Büyük bir yanlış anlaşılma var.
Ecoutez-moi, c'est un énorme malentendu.
- Dinle, ahbap...
- Écoute...
Dinle, ahbap. Buradayım, çünkü sana hodri meydan diyorum.
Je te lance un défi.
Dinle, ahbap, parasına yarışmayacaksan... Lanet olsun, hiç olmazsa kendine saygıdan yarış.
Si tu le fais pas pour le fric... fais-le au moins par amour-propre.
Dinle, ahbap.
Ecoute...
Dinle, üç filmlik anlaşmayı duydum ahbap.
J'ai entendu parler de ton deal.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]