English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ D ] / Dinleyin çocuklar

Dinleyin çocuklar traduction Français

465 traduction parallèle
Pekala, dinleyin çocuklar. Tüm dansı istiyorum.
Les enfants, je veux le numéro en entier.
Dinleyin çocuklar, her gün yoğun provalar olacak bütün gün, perde açılana kadar.
On va répéter tous les jours jusqu'au lever du rideau.
Dinleyin çocuklar. Haberler iyi.
Bonne nouvelle, les gars.
Dinleyin çocuklar. Bu olayı ben ve diğerleri gözümüzle gördük. Bovisa'daki gece bu adam şampiyonu çok fena yenmişti!
Moi et quelques autres, on l'a vu, de nos yeux vu il l'a sonné le champion
Sonra Smith ve Johns. Dinleyin çocuklar.
Ensuite, ce sera O'Hara, puis Smith et Jones.
Dinleyin çocuklar!
L'eclat une fois.
Şimdi dikkatle dinleyin çocuklar.
Ecoutez-moi bien, les enfants.
Dinleyin çocuklar.
Ecoutez tous.
Dinleyin çocuklar, altının indirileceği sahneyi çekerken gerçek altına tıpa tıp benzeyen bir malzeme kullanalım.
Pour la scène du débarquement, on utilisera une matière qui ressemble à de l'or.
Dinleyin çocuklar.
Ecoutez bien.
Dinleyin çocuklar, eğlenceli bir oyun, ama çok ileri gitti.
Ecoutez les enfants, ce jeu est amusant, mais il va trop loin.
Dinleyin çocuklar, ben 28...
Il y en a marre, j'ai vingt-huit ans...
Tamam, dinleyin çocuklar.
D'accord, écoutez.
Dinleyin çocuklar!
Ecoutez, les enfants!
Dinleyin çocuklar, şimdi size bir ödev vereceğim. Yapmanızı istediğim şey kompozisyon yazmak.
Alors, comme devoir... vous allez faire
Beni iyi dinleyin çocuklar.
Écoutez-moi bien.
Beni dinleyin çocuklar, bu acıdan güç alın.
Écoutez-moi bien, les garçons, et faites en sorte que ça rentre.
Dinleyin çocuklar.
Ecoutez, les enfants.
Dinleyin çocuklar, bu gemiyi kiralamak zorunda kaldım ve bu bana bir servete mal oldu... o yüzden çok dikkatli olun ve Galya gemilerinden uzak durun.
Écoutez-moi bien, ceci est un bateau de location. Il me coûte très cher. Il faut en prendre soin.
Dinleyin çocuklar size iyi eğlenceler belki sonra görüşürüz.
Éclatez-vous bien. À tout à l'heure.
Dinleyin çocuklar.
Ouvrez les oreilles.
Dinleyin çocuklar.
Écoutez, les enfants, on n'a qu'à tendre un peu de fil.
Dinleyin, çocuklar.
A présent, écoutez les gars.
Beni dinleyin, çocuklar. Bir daha söylemeyeceğim.
Je ne vais pas le répéter cent fois.
Dinleyin beni çocuklar, bir adam sırf şapka takıyor diye kartopu atamayacak değil ya?
Les enfants, ce n'est pas parce qu'un homme porte un chapeau qu'il ne sait pas lancer des boules de neige.
Dinleyin, çocuklar, sanïrïm bir sey yakaladïnïz.
Vous avez découvert quelque chose de formidable.
Şimdi söyleyeceklerimi iyi dinleyin, çocuklar.
Écoutez-moi bien, les enfants!
Dinleyin! "Sevgili'Yalnız', Gaziler Hastanesindeki koğuşumuzda kalan çocuklar toplanıp 9.75 dolar bağışladı."
"Cher Lonesome, les vétérans de l'hôpital militaire se sont cotisés pour vous envoyer 9 dollars 75 cents."
Pekala, çocuklar, dinleyin. Biz artık gidiyoruz.
Queenie et moi, on part maintenant.
Çocuklar... Dinleyin, çocuklar.
Mais voyons, les gars, je vous en prie...
Dinleyin, çocuklar!
S'il vous plaît messieurs... Auriez-vous un problème..
Çocuklar dinleyin.
D'accord, les gars, écoutez.
Bunu dinleyin, çocuklar.
Écoutez bien, les gars.
Ama dinleyin, siz çocuklar eski evin etrafında dolaşmak istemezsiniz.
N'allez pas faire les idiots dans une maison abandonnée.
Hey, dinleyin siz kuşlar! Okuldaki çocuklarımı bekliyorum.
"Julie", j'attends mes gosses qui rentrent de classe.
Çocuklar, beni dinleyin!
Ecoutez!
Dinleyin, orospu çocukları, adi herifler.
Ecoutez bien, bande de dépravés.
Beni dinleyin, çocuklar, ve unutmayın.
Écoutez-moi, les enfants, et souvenez-vous.
Neyse, dinleyin, çocuklar, Biz neden gitmiyoruz?
Bon, si on y allait?
Dinleyin, çocuklar.
- Kermit, tu ne peux pas.
Dinleyin, çocuklar.
Et c'est parti.
Çocuklar, kavga etmeyi kesin de şarkımı dinleyin.
Arrêtez de vous chamailler et écoutez-moi chanter.
Tamam çocuklar, dinleyin.
Bon, écoutez.
Pekala çocuklar, iyi dinleyin.
Bon, les enfants, écoutez.
Dinleyin çocuklar...
Bon, ecoutez. Je t'en verse?
- Tamam, çocuklar, dinleyin.
- Les gars, écoutez.
Dinleyin, çocuklar, bu şeyden kaçamazsınız.
Vous ne pouvez pas y échapper.
Sende beş dersten kaldın. Hey, hey, çocuklar. Beni dinleyin.
Les outils que je voulais.
Dinleyin, o çocukların bir tanesinden gerçekten hoşlanıyorum.
Écoutez, j'aime bien un de ces types.
Dinleyin çocuklar.
Ecoutez, les gars.
Çocuklar, şimdi beni dikkatlice dinleyin.
Ok, les enfants. Écoutez-moi bien.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]