Elimden geleni yapıyorum traduction Français
934 traduction parallèle
Elimden geleni yapıyorum.
Je fais de mon mieux.
Elimden geleni yapıyorum.
J'essaie.
- Elimden geleni yapıyorum.
- Je fais ce que je peux.
Elimden geleni yapıyorum.
- Je fais de mon mieux.
Bayan Burgoyne, işinizi kolaylaştırmak için elimden geleni yapıyorum
Je fais tout pour vous aider.
Ben... ben her gün elimden geleni yapıyorum, ama çok zor aşağı inip yukarı çıkarken insanlar, sirk maymunuymuşum gibi beni izliyor.
Je fais de mon mieux. Mais c'est difficile quand on vous observe comme une vache primée.
Beladan uzak durmak için elimden geleni yapıyorum.
Je ne veux pas m'attirer d'ennuis.
- Hey, biraz daha yavaş olur musun, lütfen? - Elimden geleni yapıyorum.
Curly, attention à ces mules.
Tamam, elimden geleni yapıyorum!
Qu'est-ce qu'il y a? Je fais de mon mieux, d'accord?
Ben elimden geleni yapıyorum, bu iş öyle kolay değil.
Je fais ce que je peux, ce n'est pas facile.
- Elimden geleni yapıyorum, efendim.
- J'essaie.
- Elimden geleni yapıyorum.
- Je fais de mon mieux.
Elimden geleni yapıyorum. Asla yeterli olmuyor ama yapıyorum!
C'est un boulot comme un autre.
Onu mutlu etmek için elimden geleni yapıyorum.
- J'ai tout fait pour lui plaire.
- Elimden geleni yapıyorum.
Je fais de mon mieux!
Profesyonel bir oyuncu olmadığımı biliyorum ama... Ama elimden geleni yapıyorum!
Je sais bien que je ne suis pas un acteur professionnel, mais je fais ce que je peux.
Elimden geleni yapıyorum.
J'essaie, oui.
Elimden geleni yapıyorum.
J'ai fait ce que j'ai pu.
Elimden geleni yapıyorum, ama hiç balık avlamadım ki.
J'essaye, mais c'est la première fois.
- Elimden geleni yapıyorum.
- Je fais mon possible...
Ben elimden geleni yapıyorum, hayatım.
Je fais tout mon possible, au mieux de mes connaissances.
- Tabiatıyla, elimden geleni yapıyorum.
Naturellement, je l'aide. Ch, Maurice.
- Elimden geleni yapıyorum.
- J'ai fait de mon mieux.
Elimden geleni yapıyorum çavuş.
Je fais au mieux, sergent.
Elimden geleni yapıyorum.
je fais de mon mieux.
- Evet, elimden geleni yapıyorum ama...
Oui, aussi loin que je m'en souvienne, mais...
Elimden geleni yapıyorum.
Faut bien essayer, non?
Elimden geleni yapıyorum efendim.
Je fais de mon mieux, Madame.
Elimden geleni yapıyorum, efendim.
Je fais de mon mieux, monsieur.
Elimden geleni yapıyorum ama bana yardım etmelisin.
Oh, j'essaye, mais tu dois y mettre du tien.
- Elimden geleni yapıyorum.
- Je fais tout ce que je peux.
Elimden geleni yapıyorum.
Vous êtes en parfaite santé.
Elimden geleni yapıyorum.
Je fais ce que je peux. Excusez-moi.
Elimden geleni yapıyorum!
- Je fais ce que je peux.
Baygın durumda bulundular ama elimden geleni yapıyorum.
Elle a perdu connaissance. Je fais tout mon possible.
Devamı için elimden geleni yapıyorum ama saçmalık istemiyorum.
Je fais de mon mieux pour que les choses continuent, mais je ne veux pas de choses qui deviennent stupides.
Señor, elimden geleni yapıyorum!
Je fais de mon mieux.
- 20 saniye. - Elimden geleni yapıyorum.
- Je fais du mieux que je peux.
- Elimden geleni yapıyorum.Bana baskı yapıyor.
- Je fais de mon mieux. Il me stresse.
Ama en azından sen gelebilirdin. - Elimden geleni yapıyorum. Hala az kişiyiz.
On est pas assez nombreux.
Elimden geleni yapıyorum Madam.
Madame, je fais de mon mieux.
Adil olmak için elimden geleni yapıyorum.
C'est par gentillesse que je rappelle le passé.
- Elimden geleni yapıyorum.
- Je ferai ce que je pourrai.
Elimden geleni yapıyorum!
J'essaye de coopérer.
Ne yapmam lazım? Elimden geleni yapıyorum ama bunu yapamam.
Je fais tout ce que je peux, mais ça, je n'y peux rien.
Elimden geleni yapıyorum işte.
Tu sais bien que j'essaie.
Herkesten saklamak için elimden geleni yapıyorum ama saygısızca ve kurnazca davranıyor.
J'essaie de le cacher autant que je le peux... Mais c'est un tel impudent, un tel effronté! Il s'expose honteusement!
Elimden geleni yapıyorum.
Je fais ce que je peux.
- Onlar için elimden geleni yapıyorum.
Tu as ta famille!
- Elimden geleni yapıyorum.
- J'essaie.
- Elimden geleni yapıyorum... 14 dakikamız kaldı. - Kaptandan mesaj var.
- Message du capitaine.