Gerçek değildi traduction Français
664 traduction parallèle
Kötü bir rüyaydı. Gerçek değildi. Çünkü ben seni her zaman seveceğim.
C'était un mauvais rêve, un rêve menteur, car je t'aimerai toujours.
Tanıdığım erkekler... çekip gidince, "Gerçek değildi, ben uydurdum" derdim.
Les hommes que j'ai connus, une fois partis, je disais : "Ils n'ont pas existé, je les ai inventés."
Tuhaftır, hiç gerçek değildi.
Bizarrement, ça n'a jamais vraiment existé.
Az önce gördüğümüz şey gerçek değildi.
Ce que nous venons de voir n'était pas réel.
O gerçek değildi.
Il n'était pas réel.
Kız dışında bir şey onun için gerçek değildi.
Rien n'était réel pour lui, à part la fille.
- İtfaiyeciler gerçek değildi.
- C'est pas des vrais pompiers.
- Gerçek değildi.
- Il n'a pas existé.
Yalnız o zaman... oklar gerçek değildi.
Seulement à l'époque, les flêches étaient fausses.
Yani diğer bir deyişle, size tecavüz eden gerçek değildi.
Ce n'est pas un être réel qui vous a violée?
Olanlar gerçek değildi.
Non, c'était un rêve, un cauchemar.
Gördüğüm şey gerçek değildi.
Ce que j'ai vu était irréel.
Sağa sola uçan adamlar? Bunlar gerçek değildi.
Des gens qui sortent du plafond?
Bütün bu zaman boyunca sanki..... yaşadığım hayat gerçek değildi de bir tür bekleyişti. Hayatı sahici olanı,..... önemli olanı bekleyişti.
J'ai toujours eu l'impression... que ce que j'avais vécu jusque là n'avait pas été la vraie vie... mais une longue attente de... une longue attente de quelque chose de vrai,
Gerçek değildi o.
Mike, ce n'était pas vrai.
Belki de hiçbiri gerçek değildi.
Peut-être était-ce irréel.
Gorloff, hiçbiri gerçek değildi.
Arrête. C'est du chiqué.
- Gerçek değildi. Kurusıkıydı.
- C'étaient des balles à blanc.
! - Gerçek seyis değildi elbette.
Non, pas vraiment, bien sûr.
Niyetim seni incitmek değildi, Johnny. Ama gerçek bu ve onu değiştiremem.
Ce n'est pas pour te peiner, tu sais bien que c'est vrai.
"Böyle bir gecede genç Lorenzo onu çok sevdiğine dair and içti sayısız bağlılık yeminiyle aklını başından aldı ve hiçbiri de gerçek değildi."
"Où Cressid sommeille." "C'est par une telle nuit " Que le jeune Lorenzo lui jure son amour
Öyle gibi görünmüyor gerçek ismim olsa bile hoş değildi.
Si, à moins que vous n'aimiez pas mon vrai nom.
Tanidigini sandigin kiz isimsizdi ve gerçek degildi.
L'autre n'avait aucune réalité.
Gerçek bir iş değildi.
Ce n'était pas un vrai boulot.
Oradaki asla gerçek değildi.
Il n'y en ajamais vraiment eu.
Temmuz 1950'de, Portella della Ginestra'daki katliamı emredenlerin isimlerinin de yazılı olduğu gerçek anı defteri Giuliano'da değildi.
Au mois de juillet 1950, le document de Giuliano, l'authentique, celui où étaient mentionnés les noms des mandants du massacre, Giuliano ne l'avait plus.
İkinci sahte Profesör Lefèvre, geldiğinde gerçek zannedildi ama değildi.
Quand le 2ème faux professeur est arrivé, on pouvait croire que c'était le vrai.
- Gerçek elmas değildi.
- C'était pas un vrai!
R.S.P.C.A. Şunun bilinmesini ister : Bu adam gerçek bir hayvan sever değildi ve ayrıca akvaryum balıkları sosis yemez.
La SPA aimerait faire savoir que cet homme n'est pas un véritable ami des animaux, et que les poissons rouges n'aiment pas les saucisses.
Gerçek hayattaki gibi değildi.
Ce n'est pas réaliste.
Gerçek bir düello değildi.
Il y a pas eu de combat.
Söylemekten dilimde tüy bitti, gerçek bir mermi değildi!
Ce n'était pas une vraie balle!
İddia ettiğiniz gibi, ateşlediğiniz üçüncü kovan boş değildi kanını olay sırasında korkuluklara sıçratan, Bay Tindle'i tırabzanda yere seren gerçek bir mermiydi.
Tindle- - mais cela a mal tourné. Le troisième coup de feu n'était pas à blanc comme prévu, mais c'était une vraie balle, qui a tué Mr Tindle, éclaboussant de son sang la rampe de l'escalier!
Gerçek bu değildi. Hayır.
Ce n'est pas vrai!
Ona gerçeği söyle. Gerçek bu değildi.
Dis-lui la vérité.
Hayır, gerçek bu değildi.
Ce n'est pas vrai.
- Bu gerçek bir evlat edinme değildi.
- Ce n'était pas une vraie adoption.
Gerçek adı bu değildi, ama ben ona öyle derdim.
En fait, il ne s'appelait pas Pompadour. Je l'appelais comme ça... à cause d'Elvis.
Faye - hayır bu onun gerçek ismi değildi.
Faye? Non, ce n'était pas son véritable nom
Seni en çok inciten şey savaştan sonra yaptıkların - farklı şehirler, farklı işler - ve hiçbiri gerçek sorumluluk üstlenebileceğin işler değildi.
C'est ton casier depuis la guerre qui te fait du mal. Des villes, des boulots différents. Et tu n'as jamais pu prendre de responsabilités réelles.
Daha önceki gerçek öpücük değildi.
Ce n'était pas un vrai.
Gerçek bir bomba değildi.
C'était pas une bombe.
Vurdukları gerçek bir at değildi. Sadece iki garsonun giydiği bir kostümdü.
C'était pas un vrai cheval, mais un costume avec deux serveurs dedans!
Ama gerçek şu ki, iyi bir kız değildi.
Mais ce n'était pas quelqu'un de bien.
Gerçek şu ki Mona Lisa her zamanki yerinde asılı değildi ve yine gerçek şu ki resim, fotoğraf stüdyosunda bulunmuştu.
La Joconde n'était pas à sa place normale car elle était dans le studio de photographie.
Tek gerçek aşkım cesurca dövüştü ama bu yeterli değildi.
Mon Amour s'était battu avec bravoure, mais cela ne suffisait pas.
Gerçek general değildi.
Ce n'était pas un général.
Corvette'i vardı. herkes ona doktor derdi ama o gerçek doktor değildi.
Une Corvette. On l'appelait Docteur mais il ne l'était pas vraiment.
İşlediğim suç kesinlikle gerçek duygulara dayanmıyordu ve hiç bir şekilde doğru değildi ve tamamıyla kötü niyetle yapılmıştı. Yaptığım yorumların siz ve sizin aileniz üzerindeki tüm etkilerinden pişmanım.
L'imputation était totalement infondée... dénuée d'impartialité, motivée... par pure méchanceté, et je regrette toute peine... occasionnée à vous ou vos proches.
Alacağım ceza umurumda bile değildi. Çünkü bu gerçek bendim
Je n'ai pas à me soucier d'être piégé parce qu'il n'y a que moi.
Pooch amca, gerçek akrabam değildi.
Oncle Pooch n'était pas mon oncle.
değildi 207
değildir 62
değildim 75
değildin 22
gerçekten 4665
gercekten 18
gerçekten mi 5647
gercekten mi 17
gerçek 469
gerçeği 152
değildir 62
değildim 75
değildin 22
gerçekten 4665
gercekten 18
gerçekten mi 5647
gercekten mi 17
gerçek 469
gerçeği 152
gerçekten çok güzelsin 18
gerçekler 57
gerçekte 109
gerçekten çok üzgünüm 145
gerçekten çok güzel 132
gerçekten sen misin 47
gerçekten çok kötü 18
gerçek mi 111
gerçekten bilmiyorum 225
gerçekten çok iyisin 21
gerçekler 57
gerçekte 109
gerçekten çok üzgünüm 145
gerçekten çok güzel 132
gerçekten sen misin 47
gerçekten çok kötü 18
gerçek mi 111
gerçekten bilmiyorum 225
gerçekten çok iyisin 21