Gözlerimle gördüm traduction Français
582 traduction parallèle
Ama boğazındaki giyotin izini gözlerimle gördüm.
J'ai vu de mes propres yeux la marque de la guillotine sur sa gorge... "
Kendi gözlerimle gördüm. Kanlı maşa elindeydi, ya da en azından yakınında.
J'ai vu de mes propres yeux le tisonnier plein de sang à côté d'elle.
Kesildiğini gözlerimle gördüm.
J'ai vu la tête tomber en personne.
Kendi gözlerimle gördüm.
Je l'ai vu monsieur le brigadier, Mais je l'ai vu de mes propres yeux, vu!
[Man # 1] Kendi gözlerimle gördüm.
- Je l'ai vue moi-même. - Une pépite? .
- Evet, bir kadınla. Onu açık biçimde kendi gözlerimle gördüm.
- Je l'ai vue de mes yeux vue.
- Gözlerimle gördüm.
- Je l'ai vu faire.
Evet, lanet gamalı haçı gözlerimle gördüm
J'ai vu la svastika de tout près.
Annemle babamı nasıl öldürdüklerini gözlerimle gördüm.
Mes parents ont été assassinés sous mes yeux.
Perdeyi çektiğini kendi gözlerimle gördüm.
Il a fermé les rideaux devant moi.
Ama... ama kendi gözlerimle gördüm.
Je l'ai vue de mes propres yeux.
Dimitrios'un cesedini gözlerimle gördüm.
J'ai vu le corps de Dimitrios de mes propres yeux.
Kendi gözlerimle gördüm!
Je l'ai vu de mes propres yeux.
Nihayetinde bu görevi bana vermeleri konusunda karargahı ikna ettim. Bunuda kendi gözlerimle gördüm..
On m'a tant parlé de ce que vous faites ici que j'ai fini par persuader le Q.G. de me charger de cette mission pour voir de moi-même.
Bu olay olmadan önce adamı kendi gözlerimle gördüm. O her şeyi yapabilirdi.
J'ai vu l'homme une heure avant, il était capable du pire.
Onları gözlerimle gördüm!
Je les ai vus!
Ben herşeyi kendi gözlerimle gördüm.
J'ai tout vu de mes propres yeux!
Kendi gözlerimle gördüm.
Je les ai vues de mes propres yeux.
Onu gömdüler. Gözlerimle gördüm.
Ils l'ont enterrée je les ai vus.
Ona yaratığın canlandığını söylemeliyim. Gözlerimle gördüm.
Cette chose est vivante, je l'ai vue.
Geçen sene kendi gözlerimle gördüm.
Si vous l'aviez vue comme moi, vous en perdriez votre grade de maréchal. - Explique-toi.
Gerçeği gözlerimle gördüm.
La vérité, je l'ai vue de mes yeux.
Doğduğunuz köyün yakıldığını... kendi gözlerimle gördüm...
Pourtant, ça s'est fait. Vous étiez à peine nés que le village fut pillé.
Tören bittikten hemen sonra yola çıktım, Gömüldüğünü kendi gözlerimle gördüm.
Ils l'ont enterré dans la montagne à l'insu des Yeux Blancs.
Onları gözlerimle gördüm!
Je les ai vues de mes propres yeux!
Can güvenliğiniz var. Ve dostlarım, yemin ederim bunu gözlerimle gördüm. Her yerde buffalolar dolaşır.
Et je vous jure sur la Bible que j'ai vu une armée de bisons mettre une journée entière pour passer devant moi.
- Elinden bir şey gelmezdi ki. - Bu defa kendi gözlerimle gördüm.
Mais je l'ai vu, cette fois, de mes yeux!
Panama'ya düşen göktaşı değildi. Yedi Numara'nın yanmış kalıntıları düştü. Gözlerimle gördüm.
Ce n'était pas un météorite... qui s'est désintégré au-dessus de Panama.
Kendi gözlerimle gördüm.
Nous l'avons tous vu.
Kendi gözlerimle gördüm olayı. Ne gördün ki sen?
Vous croyez que je vous raconte des histoires?
Johnny, yalan söylüyor. Southampton'a bilet aldı. Gözlerimle gördüm.
Il ment, il a un billet pour Southampton!
Kendi gözlerimle gördüm, nasıl böyle söyleyebilir?
Comment peut-elle dire ça alors que je l'ai vue de mes propres yeux?
Oradan döndü, ve lobide yemekte bir konuğunu ağırladı. Kendi gözlerimle gördüm.
Quand il est revenu déjeuner, il a reçu son invité dans le hall.
Gözlerimle gördüm.
J'ai vu... Wada.
Kızlardan birini kontrbas kutusunda kaçırdılar. Gözlerimle gördüm.
J'ai vu cette fille sortir dans un étui de contrebasse.
- Haklıdır, denedi, gözlerimle gördüm.
- Ça pour essayer. Je la vois bien essayer.
Kendi gözlerimle gördüm!
Je l'ai vu de mes propres yeux!
Köpekbalığını gözlerimle gördüm.
Je l'ai bien vu le requin.
- Hayır, efendim. O peynirleri aldığını kendi gözlerimle gördüm.
Je l'ai vu voler ces deux fromages de mes propres yeux.
Dün gece, bir elbise, etek ve ayakkabıyı kendi gözlerimle gördüm.
Mais ce n'est pas possible, vous avez eu une hallucination.
Biliyorum çünkü mahzene gittim ve kendi gözlerimle gördüm.
Je suis entrée dans la crypte pour le constater.
Seni gözlerimle gördüm, Villa Airoldi kontrol noktasında çavuşla konuşuyordun.
Je t'ai vu de mes yeux, à la barrière, parler avec le sergent.
- Kendi gözlerimle gördüm.
- Je l'ai vu de mes propres yeux.
Ve gözlerimle öyle şeyler gördüm ki, aklımı kaçırdığımı düşündüm.
Mais cela fait un bail que je vis dans ces îles
Dışarıdan geldiğini kendi gözlerimle gördüm.
Je l'ai vu rentrer, de mes propres yeux.
Kendi gözlerimle gördüm.
Je l'ai vu!
Daha evvelsi gün kendi gözlerimle gördüm.
Je l'ai vu il y a deux jours.
- Kendi gözlerimle gördüm.
J'y ai veillé.
Bir kez kendi gözlerimle 5000 dolara bahse girdiğini gördüm. Hangi yağmur damlası pencereden daha önce süzülecek diye.
Un jour, je l'ai vu de mes propres yeux parier 5000 dollars... qu'une goutte de pluie allait en rattraper une autre sur la fenêtre.
Kendi gözlerimle gördüm.
Je l'ai vue de mes propres yeux.
Yemin ederim, Wada'yı gördüm kendi gözlerimle.
J'ai vu M. Wada de mes propres yeux.
gördüm 831
gördüm seni 25
gördüm onu 79
gördüm onları 17
gözlerin 80
gözler 83
gözlerim 122
gözleri 78
gözlerini 24
gözlerini kapat 165
gördüm seni 25
gördüm onu 79
gördüm onları 17
gözlerin 80
gözler 83
gözlerim 122
gözleri 78
gözlerini 24
gözlerini kapat 165