Hayal bile edemezsin traduction Français
219 traduction parallèle
Bunları bulana kadar ne kadar soğuktu hayal bile edemezsin.
J'ai eu si froid en attendant.
O manzaranın ne kadar harika olduğunu hayal bile edemezsin.
C'est un spectacle magnifique.
Ama hayal bile edemezsin.
Il faut que je te raconte!
Seni ne kadar özlediğimi hayal bile edemezsin!
Ces trois semaines m'ont paru un siècle.
Orayı görmelisin. Venedik nasıl bir yer olduğunu hayal bile edemezsin!
Tu dois absolument connaître Venise.
Nasıl bir mutluluğun seni beklediğini hayal bile edemezsin.
Tu seras peut-être très heureuse.
Hayal bile edemezsin. Ben derim ki, kana susamış bir deliyle birlikte oturacaksan her şeye hazır olmalısın.
À mon avis, quand on vit avec une folle sanguinaire, c'est qu'on l'a bien voulu.
Burada başıma neler geldi hayal bile edemezsin.
Vous ne pouvez pas savoir ce que j'ai souffert.
Savaş boyunca burada neler olduğunu hayal bile edemezsin.
Vous ignorez ce que la guerre a provoqué ici.
- Ne üzücü. - Oh, hayal bile edemezsin.. Berbat birşey.
Vous n'imaginez pas ce que c'est douloureux.
3 sterlin ile ne yapacağımızı hayal bile edemezsin.
Tu ne peux pas imaginer les choses nous pouvons faire pour trois livres.
Hayal bile edemezsin.
emilia, c'était merveilleux!
Biliyormusun, Hester? Ne kadar güzel olduğunu hayal bile edemezsin. Hmm?
Tu ne te rends pas compte à quel point tu es belle.
Sonra cinayet silahını sordum, çünkü herşey inanılmaz karışıktı... Ne kullandığını hayal bile edemezsin.
Il a demandé quelle était l'arme du crime, car vu ce désastre... il ne pouvait imaginer ce qui avait été utilisé.
Franz'dan önce birini tanıyordum. Sahip olduğu şeyleri üzerine dövme olarak yaptırmıştı. Hayal bile edemezsin.
J'en ai eu un, avant Franz, il se tatouait de ces choses...
Bununla öyle bir ilgilenecekler ki hayal bile edemezsin.
Ils l'arrangeront. Une fois pour toutes.
Ev gelştirme işinde ne kadar para olduğunu hayal bile edemezsin.
Il y a de l'argent à faire dans la réfection d'immeubles.
Öyle duygusal şeyler paylaştık ki hayal bile edemezsin.
On a en commun des choses du coeur inimaginables pour toi.
Gördüğüm rüyayı hayal bile edemezsin!
Vous n'auriez pas assez d'imagination.
Nelere katlandığımı hayal bile edemezsin.
C'est incroyable tout ce que j'ai enduré pendant ce temps.
Buraya gelmek için uydurduğum bahaneleri hayal bile edemezsin.
Tu n'imagines pas ce qu'il m'a fallu inventer.
Bunun nasıl bir şey olduğunu hayal bile edemezsin.
Tu ne peux pas imaginer comment c'était.
Hayal bile edemezsin. Tüm hayatın değişir.
Tu ne peux pas savoir, toute ta vie bascule.
Bana yaşattıklarını hayal bile edemezsin.
Tu n'as aucune idée de ce que tu m'as fait subir.
Bu kadar soğukkanlı katilleri hayal bile edemezsin.
Comment imaginer qu'ils tueraient de sang froid...
Onunla olabileceğini hayal bile edemezsin.
Tu peux pas imaginer avec qui tu as été.
Seni öyle okşarım ki hayal bile edemezsin.
J'inventerais des caresses inconnues.
Ne kadar soğuk olduğunu ve ne kadar sert çizgiler oluşturuğunu hayal bile edemezsin.
Tu ne peux imaginer comme c'est froid, les formes dures que ça crée.
Belediyede işlerin nasıl olduğunu hayal bile edemezsin.
Vous n'imaginez pas la situation à la mairie.
Loris, ne kadar şey olduğunu hayal bile edemezsin -
Cette maison me manquera. Loris, tu ne peux pas imaginer combien je...
Federasyon bu kolonileri terk ettiğinden beri hayatımın nasıl değiştiğini hayal bile edemezsin.
Tu ne peux pas savoir comme ma vie a changé depuis que la Fédération a abandonné ces colonies.
- Hayal bile edemezsin.
Vous n'avez pas idée de la chaleur...
Seni ne kadar istediğimi hayal bile edemezsin.
Tu n'imagines pas à quel point.
Hayal bile edemezsin.
Comme tu peux imaginer.
Hayal bile edemezsin!
Vous imaginez?
Bu çok önemli, Betty. Hayal bile edemezsin.
C'est très important, pour lui!
İnsanlara nasıl davrandığını hayal bile edemezsin.
Un comportement avec les employés!
- Oh, hayal bile edemezsin.
- Vous n'imaginez pas.
Hayal bile edemezsin, düşünmesi bile çok korkunç.
Ca dépasse l'imagination Si horrible qu'on ne peut l'imaginer.
Elimizdeki gücü hayal bile edemezsin.
Tu n'imagines pas notre pouvoir.
Ne derece olduğunu hayal bile edemezsin.
Tu n'imagines pas à quel point...
Hayal bile edemezsin.
T'as pas idée.
Tarzan, seni bekleyen şeyleri hayal bile edemezsin.
Si tu savais ce qui t'attend!
Bu acıyı hayal bile edemezsin.
Tu n'imagines pas la douleur.
Bir insanın dayanabilme gücünü hayal bile edemezsin.
L'homme a des capacités que tu ne soupçonnes pas.
Ne kadar acı çektiğimi hayal bile edemezsin.
Tu n'imagines pas ce qu'il m'a fallu endurer. J'ai affronté
Beebee, seni ne kadar özlediğimi hayal bile edemezsin.
Beebee, tu ne peux pas imaginer a quel point tu me manques.
Acı! Bunu hayal bile edemezsin.
Tu ne peux pas t'imaginer.
Onun için bunun nasıl olduğunu sen bile hayal edemezsin.
Vous ne pouvez pas imaginer ce qu'elle vit.
Gördüğüm ölümleri hayal bile edemezsin.
- J'en ai vu des carnages. - Je sais.
- Hayal bile edemezsin!
Et comment!
edemezsin 37
hayal 40
hayalet 78
hayaller 22
hayal et 37
hayal kırıklığı 16
hayal meyal 31
hayaletler 48
hayalet mi 23
hayal gücü 25
hayal 40
hayalet 78
hayaller 22
hayal et 37
hayal kırıklığı 16
hayal meyal 31
hayaletler 48
hayalet mi 23
hayal gücü 25