Hepsini alın traduction Français
292 traduction parallèle
Hepsini alın. her şeyi alın.
Prenez tout.
Hepsini alın, ve bir kamaraya koyun.
Emmenez-les à l'entrepont et enfermez-les.
Dükkândaki elbiselerin hepsini alın! Şekerleri de!
Prenez toutes les robes de la boutique!
Hepsini alın!
Et les bonbons aussi!
Hediyem olsun. Hepsini alın, götürün.
Prends-les toutes, je t'en fais cadeau.
Hepsini alın. Ne isterseniz sizin olsun. İstediğinizi alın, ne isterseniz alın, ama insanlık adına, beni bu korkunç kafesten çıkarın.
Vous pouvez avoir tout ce que vous voulez, prenez tout ce que vous voulez, mais au nom de l'humanité, aidez-moi à sortir de cette cage.
- Hepsini alın.
Videz tout mon sang.
Lütfen. Hepsini alın.
Je vous en supplie.
Hepsini alın...
Voici mes bijoux.
Pekala, hepsini alın.
Eh bien, prenez tout.
... koyu tenli veya açık çiğ külbastı yapmak için hepsini yaparlar kıyma John gömüldü ve Jimmy öldü Georgie'yi vurdular talan yaptı diye ama kan halen kırmızı ve devam ediyor orduya asker alımı askerler yaşarlar topların gürültüsünde Ümit Burnundan Cooch Behar'a kadar bir gece yağmur altında çıkarsa karşılarına farklı bir ırk koyu tenli veya açık çiğ külbastı yapmak için hepsini yaparlar kıyma...
- Une race bizarre - Au visage plus ou moins noir Qu'ils embrochaient Pour faire leurs steaks tartares
Hepsini alırım.
N'importe quoi!
Unutmayın, şapka para dolu ve elimden tekmeyle uçuran hepsini alır!
L'argent du chapeau est pour celle qui le touchera du pied!
Herşeyi alın! Hepsini veriyorum!
Prends tout, je donne tout!
Alın mahzene götürün bunları. Hepsini!
Je veux tout savoir sur Dedic!
Balayını da, alyansını da, taksini de, sandığını da al... hepsini Niagara Şelaleleri'nden aşağı at!
Remballez donc votre lune de miel, la bague, le taxi et le coffre... et balancez-en un tonneau plein... dans le Niagara!
Hepsini içeri alın.
Laissez-les entrer.
Hepsini satın alır.
Il est preneur.
Bence o şeyleri sen alıyorsun, hem de hepsini toplamışsın.
Vous ne vous gênez pas pour les ramasser, vous.
George parasını alınca hepsini sana harcayacaktır.
George l'aura, et il le dépensera tout sur toi.
Şimdi mangır veremiyeceğim. Madende hepsini alırsın.
Je m'en fiche, porte tout à la mine.
Biraz al, sonra biraz daha alırsın, sonunda hepsini almış olursun.
prendre petit à petit pour tout avoir à la fin.
Hepsini kapı kapı dolaşarak topladım. Şimdi ihtiyacınız var diye elimden alıyorsunuz.
Je les ai acquises une par une, et elles vous ont été bien utiles.
Frank... bu erzakın hepsini al ve...
Frank... ces provisions, je veux que tu les prennes et que tu te les
Paranın hepsini alıyorum.
Je prends tout l'argent.
Bir et kemirgeni, biraz da zehirli mantar ve ot al ve hepsini kızın beslediği hayvancığa ekle.
Prenez un rongeur fraîchement tué, des champignons vénéneux et des herbes Une vieille chouette et son petit
- Hayır. - Seni kandırmak isteseydim, altınların hepsini alır giderdim.
Si j'avais voulu t'arnaquer j'aurais filé avec tout l'argent!
Asya ülkelerindeki tüm eroini satın alarak büyük alıcılarına toptan satmayı planladığı için hepsini Marsilya'ya kaçırdı.
Il a acheté la totalité de la récolte d'héroïne d'un pays d'Asie et l'a fait passer à Marseille, où il compte la revendre en gros à ses principaux clients.
Hepsini öldür! İçeri alın!
Tuez-les tous!
Bu haplardan iki tane alın, yarın bunların hepsini sakin bir şekilde konuşabiliriz.
Prenez ces pilules, et demain, on reparlera calmement de cette histoire.
- Alın, hepsini sizin.
- Tenez, gardez tout.
Buradaki bütün silahları alın. Hepsini.
Prenez toutes les armes.
Bunların hepsini geri alıcağım.
c'est une reprise.
Lahananın hepsini bitirirsen bir tane alırsın.
Vous en aurez un si vous mangez tous les choux. Garcon.
Bir partide 60 atın hepsini alıp getiririz!
On peut embarquer 60 de leurs poneys en une fois.
Kordon altına alın! Hepsini!
Clôturez le quai.
Yaralılarının hepsini mekiklere al ve çabuk ol.
Tu devrais mettre tous tes blessés dans des navettes et vite.
Hepsini gemilerinize alın. Onu helikopterime koy.
Allez-y à fond et évitez la casse.
Eğer dünya iyileştiren toprağın nereden geldiğini öğrenirse hepsini alır.
Si le monde découvre d'où vient la terre qui guérit, c'est la fin.
Hepsini içeri alın!
Faites-les rentrer... vite!
Sulu hiçbir şeyimiz yok, Al Hepsini attım.
On n'a rien de succulent, Al. J'ai tout jeté.
Ben çoraplarını yıkamadan önce hepsini iğne ile birbirine tuturur.
Ce ne sont pas tes cassettes, Al. Tu n'aurais pas pu prendre ça?
hepsini alın.
Prenez tout.
Alın bakalım beyler. Hepsini bir tek yerde harcamayın.
Ne dépensez pas tout au même endroit!
Kredi kartlarım. Alın, hepsini alın.
Mastercarte, Visa, prenez.
Ben alırım. - Hayır, hepsini sen alamazsın.
- Non, tu vas pas tout payer.
Baksana, fiyatların uygun olsaydı, hepsini alırdım.
Écoute, Fernand, si t'avais des meilleurs prix, Je pourrais tous tes prendre.
Hepsini alırdın.
Tout t'aurait souri.
Bak, hepsini geri al, bütün değerli taşlarını, ve eve yolculuğunu keyiflendirecek bir kasa Andolian brendisi vereceğim.
Attendez, reprenez tout, toutes vos pierres, et je vous offre une eau-de-vie andorienne qui agrémentera votre voyage.
Bu Şeytan'ın işi, tanıdım bunu. Hilelerinin hepsini al ve defol.
C'est l'œuvre de Satan, enlevez ces diableries.
Yani hepsini yarın geceye kadar alır mısın?
T'auras tout demain soir?
alın 440
alınma 41
alınmak yok 18
alınma ama 23
alınmayın 22
alınmadım 34
alın bunu 23
alın onu 55
alın şunu 54
alın bakalım 97
alınma 41
alınmak yok 18
alınma ama 23
alınmayın 22
alınmadım 34
alın bunu 23
alın onu 55
alın şunu 54
alın bakalım 97
hepsi 500
hepsi burada 182
hepsini 400
hepsi bu 3203
hepsi bu kadar 752
hepsi yalan 92
hepsi benim 57
hepsi bu mu 684
hepsi senin 86
hepsi senin olsun 16
hepsi burada 182
hepsini 400
hepsi bu 3203
hepsi bu kadar 752
hepsi yalan 92
hepsi benim 57
hepsi bu mu 684
hepsi senin 86
hepsi senin olsun 16
hepsini istiyorum 28
hepsine 52
hepsi mi 80
hepsi doğru 60
hepsi o 61
hepsi bitti 104
hepsi o kadar 88
hepsi gitti 84
hepsi geçti 70
hepsi senin hatan 61
hepsine 52
hepsi mi 80
hepsi doğru 60
hepsi o 61
hepsi bitti 104
hepsi o kadar 88
hepsi gitti 84
hepsi geçti 70
hepsi senin hatan 61