Silahın var mı traduction Français
666 traduction parallèle
Silahın var mı?
Avez-vous une arme?
Silahın var mı?
Vous avez des pistolets?
Silahın var mı?
Tu as un pistolet?
- Silahın var mıydı?
- Tu avais un revolver? - Oui.
- Silahın var mı?
- Vous avez un pistolet?
- Silahın var mı? - Hayır.
Tu es armé?
- Silahın var mı?
- Tu as un pistolet ici?
- Silahın var mı?
- Vous avez apporté votre arme?
- Silahın var mı?
- Vous avez une arme?
Silahın var mı?
T'as un revolver?
- Silahın var mı?
- Vous avez un fusil?
Kendine ait bir silahın var mı?
T'as un fusil à toi?
- Silahın var mı?
- Avez-vous une arme?
Silahın var mı?
Tu es armé?
Silahın var mı dedim?
Vous avez une arme?
- Silahın var mı?
Êtes-vous armé?
Silahın var mı?
Vous êtes armé?
Silahın var mı?
Vous avez des armes?
Silahın var mı yaşlı adam?
Vous êtes armé, grand-père.
- Ona cevabını veririm... - Silahın var mı?
- Je lui répondrai...
Silah taşıma ruhsatın var mı?
Avez-vous un permis de port d'armes?
Kılıcıyla silahıyla Kral John'a ihtiyacımız yok. Senin bu inancının nedenini bulup, bunu tedavi edebilecek birine ihtiyacımız var.
Le remède, ce n'est pas le roi Jean et son épée... mais quelqu'un capable de trouver le motif de ta croyance,
Silahınız mı var?
Je vois que vous êtes armé.
- Silahın var mı?
- Une arme?
Silahınız var mı?
Vous êtes armé?
- Karınızın silahı var mı bay Kingsby?
- Votre femme avait-elle un revolver?
Ama kadın meselesine geri dönelim. Crystal'ın silahı var mıydı yok muydu?
Chrystal possédait-elle un revolver?
Silahın var mı?
- Oui.
- Yanınızda silahınız var mı?
- Avez-vous un pistolet? - Oui.
Sana benimkini vereyim, ama silahın var mı, Doll? Hayır, Dix.
Tu as un revolver?
Bir düzine farklı silah planım var! Hepsi de savaşın yönünü değiştirecek kapasitede!
J'en ai dix autres, toutes capables d'inverser le cours de la guerre.
Evin planını çizdim. Rehinciden aldığım eski bir silah da var...
J'ai fait le plan de la maison... et déniché un vieux Luger à San Francisco...
- Silahın ve çantan var mı?
- Vous avez un fusil et des affaires?
- Silahınız var mı Greer?
- Vous avez un fusil, Greer?
Silahınız var mı efendim?
Vous avez un revolver?
- Silahınız var mı?
- Vous avez des armes?
Barın arkasında gizli silah rafları var mı?
Y a-t-il des cases á revolver dissimulées derrière le bar?
Savaşmak mı? Senin silahın yok, ama bizde yüzlercesi var.
Vous êtes désarmé et nous sommes des centaines.
Kaç asker, kaç silah düşmanımızın bu işte kaç tane tankı var. Ne kadar yakıtları var? Yürüyün.
combien d'hommes, combien d'armes, combien de tanks l'ennemi a engagés et de combien de carburant il dispose.
Hiç silahınız var mı?
Avez-vous... des... armes?
Artık yalnızca yorgunluğum ve eski bir silahım var.
Je n'ai plus que ma lassitude et une ancienne arme de service.
Hazırladığımız yerde yeterli elementler de var ikiniz de bunlardan silah yapabilecek ve birbirinizi imha edebileceksiniz, zaten amacınız da buydu.
Cette planète contient les éléments nécessaires à la fabrication d'armes pour vous détruire, ce qui semble être votre intention.
Silahınız var mı?
Des armes?
Hiç kimsede silah var mı? Orada duvara dayanın.
Tout le monde contre le mur!
Durup dururken nereden çıktı bu şimdi? - Silahınız var mı Madam Sophie?
Savez-vous pourquoi?
Şuradaki adamın silahı mı var?
Cet homme est-il armé?
Bahse varım o süslü silahını süslü yuvasından, yaşlı bir adam altılıkla sana ateş etmeden çıkarabilirsin.
Je parie que tu peux dégainer ton revolver perfectionné avant qu'un gars rapide avec un bon vieux six-coups te fasse un trou.
Kime sattığını bilmiyorum ama "Adam" satacak silahın olduğunu söyledi ve benim de silaha ihtiyacım var.
Je sais pas à qui tu vends ta camelote... Mais un type m'a dit que tu vendais des flingues, et j'ai besoin de flingues. Oh, écoutez.
Ne paramız ne de silahımız var.
Il n'y a ni armes ni argent.
Ben tek başıma yetemeyebilirim ama çok güçlü bir silahım var.
Je n'ai peut-être aucun pouvoir mais j'ai cette arme, seulement...
Af edersin dostum, silahı bırakmanın bir sakıncası var mı?
Excusez-moi, l'ami, pourriez-vous lâcher votre arme?