English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ Y ] / Ya baban

Ya baban traduction Français

981 traduction parallèle
Peki ya baban?
Et ton père?
Peki ya baban?
Et votre père?
Ama ya baban? O da mı gelecek?
Mais, et ton père?
Evet, peki ya baban, seni aramayacak mı?
J'y ai pensé.
Ya baban?
Parle à ton père.
Ya baban?
Et ton père?
Peki ya babanınki?
Et celui de votre père?
- peki ya babanız?
- Et votre père?
Ya babanın ailesi? Bilmiyorum.
Et sa famille à lui?
Ya baban ya da o ölecekti.
C'était lui ou ton papa.
- Ya baban?
Et votre père?
Ya baban?
Et votre père?
Ya babanın takma dişlerini sattığımız günü?
Et une fois on a vendu le dentier de ton père.
Peki ya baban... iyileşmedi mi?
Et ton père, toujours malade?
- Peki ya baban?
- Et papa?
Onlar Kudüs, Pavie, Moskova ve Sivastopol'dalar. Ya babanız?
.. ils sont à Jérusalem, à Paris, à Moscou, et à Sébastopol.
O gerçekte... - Peki ya babanız... - Babam mı?
Et votre père, il vous frappait?
- Londra'ya, babanıza telgraf çekeceğiz.
Nous allons télégraphier à votre père à Londres.
Dinleyin, Bayan Hudson, evinizde kaldığım süre içerisinde kapıya kendi babanız gelse bile, söyleyeceği tek kelimeye dahi inanmayın.
Écoutez-moi, Mme Hudson, tant que je loge chez vous, ne croyez pas un mot de ce qu'on vous dira, même de votre père.
Muhtemelen baban gibi başka bir canavar yarattığını düşünüyorlar ya da....
Ils pensent sûrement que tout comme ton père, tu as créé un monstre- -
Babanız an önce tanıştırdı ya.
- Bien sûr. Votre père vient de nous présenter.
Tanrı'ya şükür ki baban öldü.
Dieu soit loué, ton père est mort.
- Babana göre- - - Ya da her ikisi. Bir işe girene dek benimle nişanlanmaman babanın fikri değil mi?
Vous a-t-il suggéré que je devais travailler avant de me marier?
Babanızın ya da onun babasının nasıl yaşadığını bilmek istemez misiniz?
Comment vivait votre père? Et son propre père?
Babanı ya da anneni hatırlamıyor musun?
Vous ne vous rappelez pas vos parents?
Baban ya da annen sana peri masalı anlatmış olmalı.
Ta mère et ton père ont dû t'en raconter.
Onun için kolayca, ya da biraz kurnazlıkla, ucu düğmesiz bir kılıç seçiverirsin. Ve yanlışlıkla sözüm ona, alırsın babanın öcünü.
Vous en choisirez une démouchetée... et vengerez sur lui votre père.
Biriyle nişanlandığında, ben ya da baban, eğer sağlığı izin verirse, seni durumdan haberdar ederiz.
j'en ai connu plusieurs, et tous, sans exception, étaient terriblement ordinaires. D'ailleurs, Jack n'est qu'un diminutif pour John. Et je plains une femme qui épouserait un homme appelé John.
Babanız asla kendini ya da kendi keyfini düşünmedi.
Votre père ne pensait jamais à lui.
Peki ya çocukken hiç mi annen baban, bir evin sokağın kasaban olmadı?
Et quand vous étiez enfant? N'avez-vous pas eu une mère, un père, une maison, une rue et une ville?
Yeter artık! Ya Shuichi ya da baban gidip onunla görüşecek ve olayın iç yüzünü öğrenecekler.
C'est pour ça que ton père ou Shuichi devraient aller le trouver, pour l'interroger sur ses véritables intentions.
Her neyse, değerli babanı ya da kardeşini incitecek değilim.
Je ne blesserai ni ton cher père, ni ton frère.
Johannes belki de Tanrıya hepimizden daha yakındır. ama baban...
Johannes est peut-être plus près de Dieu que nous autres, mais ton père...
"Sonradan baban oldu." dedim ya.
Non. Il est devenu ton père après.
Biliyor musun, baban topraklarımı öyle ya da böyle alacağını söylemişti.
Votre père avait bien dit qu'il aurait mon ranch, d'une façon ou d'une autre.
Mucize ilaç ya da değil, babanı iyileştirmeliyiz.
Remède miracle ou pas, il faut des remontants à ton père.
Ve bu senin arkadaşın mı... ya da babanın?
Et votre dynamique amie, l'amie de votre père?
Sen de baban ölmüş, ben de onunla gömülmüşüm gibi konuşmayı kes. Peki ya o?
Tu agis comme si tes parents étaient morts!
İlk olarak annemi çağıralım ki hazırlıklara başlasın. Sen de babanı Londra'ya çağır.
Il faudrait appeler ma mère pour qu'elle commence les préparatifs, et tu devrais appeler ton père à Liverpool.
Orada anneni ya da babanı üzecek bir şeyler yaptın mı?
Devons-nous nous inquiéter?
Ya kendi babanı?
As-tu connu le tien?
Amerika'ya gitmeyeceksin, sen, babanın oğlusun.
Tu n'iras pas en Amérique. Tu es le fils de ton père!
Sonuçta baban bir canavar değil ya.
Votre père n'est pas un monstre.
Evet ya, baban.
Ah oui, ton père.
Vahşi Bill ya da Yarasa Masterson olsa babanızı kimse rahatsız edemezdi.
Qui embêterait votre père si on avait un Wild Bill ou un Bat Masterson?
Jason, Saul'u ya da babanı etrafta istemeyecektir. Suyu nasıl aldığı konusunda ifade vermesinler diye.
Jason ne veut pas que Saul ou votre père puissent témoigner en ce qui concerne I'eau.
- Ya kendi baban?
Et ton père?
Mr. Spock, aşağıya ışınlanıp annenle babanı ziyaret etmek ister misin?
M. Spock, souhaitez-vous en profiter pour rendre visite à vos parents?
Buyuruyorlarki.. 'Chaoyang'Okulu öğrencileri Lu Tong ve Lu Da....... onurunuzu kurtarmak için ya sağ kolunuzu kesersiniz. yada babanız 15 gün içinde öldürülecektir.
Si vous voulez revoir votre père vivant, vous avez 15 jours pour vous couper le bras droit.
Babanı ya da anneni ya da kardeşini öldüren birine silah verir miydin?
Vous donneriez une arme à quelqu'un pour qu'il tue vos parents ou vos frères?
Oğlum olmadığını, başka bir deyişle... annen ya da baban olmadığımı öğrenmek seni üzdü mü?
Ca te fait de la peine de savoir que tu n'es pas mon fils... que je ne suis ni ton père, ni ta mêre?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]