Yürüyelim mi traduction Français
203 traduction parallèle
Holmes, yürüyelim mi taksiye mi binelim?
Un taxi ou un peu d'exercice?
Biraz yürüyelim mi dostum?
Vous faites un tour avec moi?
Yürüyelim mi?
Marchons.
Ne dersiniz, Philippi'ye yürüyelim mi hemen?
Devons-nous marcher sur Philippes?
Biraz yürüyelim mi Otsu?
Otsu, si on marchait sur la plage?
Bebeğim, Biraz yürüyelim mi?
- Missy, allons marcher.
Henüz eve girmek istemiyorum. Koya doğru yürüyelim mi?
Allons plutôt voir la baie.
Biraz yürüyelim mi, Eve?
Si nous marchions un peu?
Beraber biraz yürüyelim mi?
On se promène un peu? .
Her neyse, eve kadar yürüyelim mi?
Quoi qu'il en soit, pourrons-nous rentrer à la maison ensemble?
Her neyse, eve kadar yürüyelim mi?
Rentrons ensemble à la maison.
Biraz yürüyelim mi?
On va faire un tour?
Biraz daha yürüyelim mi?
Faisons-nous encore quelques pas?
- Yürüyelim mi?
- Vous marchez?
Yürüyelim mi?
Vous venez?
Yürüyelim mi?
Discutons-en si vous voulez bien.
"Biraz yürüyelim mi?" derim ama bunun anlamı farklıdır.
Si je dis : "Aimeriez-vous aller vous promener?"... ça signifie autre chose.
Freddie.Yürüyelim mi biraz?
Freddie. On va faire un tour?
Deh! Burada inip, biraz yürüyelim mi?
On peut s'arrêter un peu et discuter?
- Yürüyelim mi? - Evet.
On va marcher?
Biraz yürüyelim mi?
Allons faire un tour.
Yürüyelim mi?
Si nous marchions?
Biraz yürüyelim mi?
Ca ne vous ennuie pas si on marche un peu?
Dinle Angela bu gece hakkında konuşmak için biraz yürüyelim mi?
Qu'est-ce tu en dis? Une petite balade et on en reparle ce soir?
Biraz yürüyelim mi?
Vous venez faire un tour?
Biraz yürüyelim mi?
On marche?
Yürüyelim mi? Birazdan hava kötüleşecek de.
Allons-nous marcher avant que le temps change?
Şöyle plaja doğru bir yürüyelim mi, gringo?
Tu viens faire un tour avec moi sur la plage, gringo?
Arabana kadar beraber yürüyelim mi?
Je t'accompagne à ta voiture?
- Biraz yürüyelim mi?
Allons faire un tour.
Biraz yürüyelim mi?
On marche un peu?
Biraz yürüyelim mi yoksa burada kalıp gösteriyi mi izleyeceksin?
Vous préférez faire un tour, ou rester voir la fin du spectacle?
Yürüyelim mi?
Pas toi?
Yürüyelim mi Charlie?
On marche?
Yürüyelim mi?
Allons, voulez-vous?
Yeniden kötüleşmezsem öğle yemeğinden sonra büyük eve yürüyelim mi?
Si cela reste comme ça, peut-être pourrions nous aller à la maison après le déjeuner?
- Onlarla yürüyelim mi?
- On les accompagne?
Şöyle kenara doğru yürüyelim mi?
Feriez-vous quelques pas avec moi, Mlle Dashwood?
Beraber yürüyelim mi?
Voulez vous que nous prenions ce chemin ensemble?
Yürüyelim mi.
Promenons nous maintenant.
Meryton'a yürüyelim mi?
peut-être pourrions-nous aller jusqu'à Meryton?
Evine kadar yürüyelim mi?
Je te raccompagne?
Yürüyelim mi Augusta?
Allons-nous marcher Augusta?
Biraz yürüyelim mi aslan?
Si on allait se promener, mon vieux?
- Yürüyelim mi biraz?
J'ai chaud. - Tu veux prendre l'air?
Louvre'ye doğru yürüyelim mi?
Un tour au Louvre?
- Yürüyelim mi? - Evet yavaşça.
- Nous avançons?
- İyisi mi biraz yürüyelim.
Allons marcher.
Emin olmak için yapacak tek şey var, Normie. Barın diğer tarafına doğru yürüyelim bakalım gözleri bizi takip edecek mi.
Pour en être sûrs, déplaçons-nous comme si de rien n'était et voyons si elles nous suivent du regard.
Hava alanına kadar yürüyelim mi yani?
T'as de la chance.
Susan biraz yürüyelim mi? - Elbette.
- Je voudrais vous parler.