Çok uzun sürmeyecek traduction Français
188 traduction parallèle
Borular için üzgünüm, ama çok uzun sürmeyecek!
Je suis désolé pour les tuyauteries.
- Sanırım, çok uzun sürmeyecek.
Bientôt. Qu'est ce que tu vas faire?
Bu gidişle çok uzun sürmeyecek, öyle değil mi?
Ça ira vite à ce rythme!
burjuvanın elma şekilli at arabaları devrilecek. sana söyleyeyim ki, devrimin gemesi çok uzun sürmeyecek.
Le char vermoulu des tyrans sera renversé, ça ne tardera pas.
- Bu çok uzun sürmeyecek.
Plus pour longtemps.
Evet, sen bir balıksın. Eğer hoplayıp zıplamayı kesip suya girmezsen çok uzun sürmeyecek.
Oui, tu es un poisson, mais arrête de batifoler et gagne l'eau, sinon tu ne vivras pas longtemps.
Nehrin sığ tarafını almam çok uzun sürmeyecek, ve bütün Kajikazawa'nın.
Je prendrai le contrôle de ce gué dans peu de temps, ainsi que de tous ceux de Kajikazawa.
İksirin etkisi çok uzun sürmeyecek.
Mais, j'ai fait de la potion capilaire sur de courtes durées.
Çok uzun sürmeyecek.
- Ça ne sera pas long.
- Ama çok uzun sürmeyecek, canım.
- Pas pour longtemps.
Çok uzun sürmeyecek ve sonra hepimiz dinlenebileceğiz.
Nous pourrons bientôt tous nous reposer. - Quand ça?
David dediki ; gemiye dönmemiz Çok uzun sürmeyecek.
David dit que nous allons ressembler à des moutons.
Zincirleme bir kaza meydana geldi. Yolun açıIması çok uzun sürmeyecek.
Quelques voitures sont entrées en collision.
Bu ağacı birleştirmek çok uzun sürmeyecek.
- Bien. Salut.
- Çok uzun sürmeyecek.
Pia, dépêche-toi. - Ce ne sera pas long.
Ve bir polis müfettişi olarak, size söz veririm ki bu dava çok uzun sürmeyecek.
- Je vous donne ma parole d'inspecteur que l'enquête sera très superficielle.
Çok uzun sürmeyecek.
Plus pour longtemps.
Para kazanmak için bu işi yapıyorum, ama çok uzun sürmeyecek.
C'est mon gagne-pain, mais pas pour longtemps.
Günaydın, Bay Dyer. Çok uzun sürmeyecek.
Je n'ai pas croisé Davenheim sur la route.
Günaydın, Bay Dyer. Çok uzun sürmeyecek.
Je n'en ai pas pour longtemps.
Çok uzun sürmeyecek.
Cela ne se terminera pas trop tard.
Çok uzun sürmeyecek, Will.
Cela ne durera pas longtemps.
- Çok uzun sürmeyecek.
- Ça prend une seconde.
Rahatla, çok uzun sürmeyecek.
Détends toi, nous avons du temps avant l'aube.
- Çok uzun sürmeyecek Sidney.
Ce ne sera pas long, Sidney.
Çok uzun sürmeyecek, söz.
Ce ne sera pas long, promis.
Şimdi bir süreliğine bir yere gitmem gerek... ama söz, çok uzun sürmeyecek, tamam mı?
Je dois aller quelque part un moment... mais je promets de ne pas tarder, d'accord?
Dinle, keyfini çıkar. Çok uzun sürmeyecek.
Profites-en, ça ne durera pas.
Çok uzun sürmeyecek
Ce ne sera pas long.
- Bana yaklaşır yaklaşmaz görüntü sağla. - Çok uzun sürmeyecek.
Vous deux allez prendre les commandes de ce tas de go-se.
- Bana yaklaşır yaklaşmaz görüntü sağla. - Çok uzun sürmeyecek.
Enfin, sauf le héros de Canton.
Şey, çok uzun sürmeyecek gibi, değil mi?
Eh bien, ça va être rapide.
Çok uzun sürmeyecek.
Ça ne va pas durer longtemps.
Ama güven bana Connor çok uzun sürmeyecek.
Mais crois-moi, Connor... ça ne durera pas très longtemps.
Seni duyuyor... ama bu çok uzun sürmeyecek!
Il vous entends... mais pas pour longtemps!
Çok uzun sürmeyecek.
Ça ne sera pas long.
- Lütfen, çok uzun sürmeyecek, sadece bir dakika.
Faites-moi plaisir.
Çok uzun sürmeyecek.
Ca ne prendra pas longtemps.
Orada görüşeceğiz. Fakat çok uzun sürmeyecek.
Je te verrai là-bas, mais pas avant longtemps.
Çok uzun sürmeyecek.
Ça ne durera pas.
Çok zor, biliyorum tatlım. Ama fazla uzun sürmeyecek.
Je sais que c'est dur, mais cela ne durera pas longtemps.
Tatiline bu şekilde başladığın için üzgünüm Ed, ama bu çok uzun sürmeyecek.
Ca ne prendra pas longtemps.
Nasıl olsa bu iş uzun sürmeyecek. Ama artık her şey çok farklı olacak dostum!
Mais maintenant S'est différent, mon frère, je ne vais pas rester Shez-moi enSore une fois les bras Sroisés
Evet, çok uzun sürmeyecek tatlım.
Ce ne sera plus bien long, mon chéri.
Hayır, çok uzun sürmeyecek.
Non, je ne serai pas long.
Çok uzun sürmeyecek, sakinleş.
Ce ne sera pas long.
Birinin benim lafımı bölmesine sabırsızlanıyorum. - Çok uzun sürmeyecek.
- Vous mangez des œufs?
O foton el bombaları ile bizi dövmeye devam ederlerse çok fazla uzun sürmeyecek.
Mais plus longtemps s'ils continuent à nous bombarder.
Bu çok uzun sürmeyecek.
Il est notre prisonnier.
Belki bir yıllık çok dikkatli bir tarama sonucunda, bizi bulmayı başarabilirler. - Ancak bu iş o kadar uzun sürmeyecek.
Peut-être qu'après un an de balayage intensif, ils arriveraient à nous trouver, mais on ne restera pas aussi lontemps.
Pusu da Teğmen, lütfen, çok da uzun sürmeyecek.
Surveillance lieutenant, s'il vous plaît, juste une minute.
çok uzun zaman oldu 115
çok uzun bir süre 23
çok uzun sürdü 28
çok uzun zamandır 30
çok uzun zaman önce 42
çok uzun sürmez 60
çok uzun 117
çok uzun zaman 27
çok uzun bir zaman 18
çok uzun zaman önceydi 42
çok uzun bir süre 23
çok uzun sürdü 28
çok uzun zamandır 30
çok uzun zaman önce 42
çok uzun sürmez 60
çok uzun 117
çok uzun zaman 27
çok uzun bir zaman 18
çok uzun zaman önceydi 42
çok uzun değil 30
uzun sürmeyecek 111
çok üzgünüm 1758
çok üzüldüm 280
çok uykum var 28
çok uzaklarda 16
çok üzgün 38
çok uzak 78
çok üzücü 155
çok üşüyorum 45
uzun sürmeyecek 111
çok üzgünüm 1758
çok üzüldüm 280
çok uykum var 28
çok uzaklarda 16
çok üzgün 38
çok uzak 78
çok üzücü 155
çok üşüyorum 45
çok üzgünüm efendim 30
çok uzakta 50
çok üşüdüm 19
çok utanıyorum 107
çok uzak değil 39
çok utandım 66
çok uzaklara 31
çok üzgünüz 53
çok uygun 30
çok üzgündü 22
çok uzakta 50
çok üşüdüm 19
çok utanıyorum 107
çok uzak değil 39
çok utandım 66
çok uzaklara 31
çok üzgünüz 53
çok uygun 30
çok üzgündü 22