5 traduction Portugais
50,309 traduction parallèle
Üzerinize doğru gelen 3 mayın var. Kerteriz 225.
Tenho 3 minas a subir, direcção 2-2-5.
Kerteriz 165.
Direcção 1-6-5.
Bize göre 240, size göre 245.
Direcção 2-4-0 para o navio... 2-4-5 para vocês.
245 rotası.
Mantenham a posição a 2-4-5.
GNS, rotayı 1-2-5'e ayarlayın.
Oficial no Convés, estabeleça rota 1-2-5.
Dümen, rotayı 1-2-5'e ayarlayın.
Timoneiro, estabeleça rota 1-2-5.
- Rotayı 0-5-5'e çevirmeyi ciddi olarak öneriyorum.
- Recomendo vivamente a rota 0-5-5.
Beş saniye.
- 5 segundos.
Hedeflenmeye beş saniye.
- 5 segundos para triangulação.
- Evet. Evet, 106.5 The Jam radyosu sabahtan beri "Paper Boi" u çalıyor.
Mas a rádio 106.5 The Jam passou a tua música a manhã toda.
Yaklaşık olarak, 5 saatlik havası kaldı.
Ele tem... Umas cinco horas de ar.
Bu suçu işlemiş bir bilgisayar korsanı en az 5 yıl bir biglisayara el süremez... 5 yıl mı?
Um pirata informático que viole a CFAA não pode ter um computador nem tocar num durante 5 anos...
Bu çılgınlık!
- 5 anos? ! Que loucura.
Beş dakikaya ihtiyacı olduğunu söyledi.
Ele diz que precisa de 5 minutos.
Ben beş yaşındayken, annem beni şehir merkezine götürmüştü.
Quando tinha 5 anos, a minha mãe levou-me à cidade.
Afganistan'da, Jupar'ın 5 kilometre güneyinde kız okulu vardı.
Havia uma escola feminina no Afeganistão, a cinco quilómetros a sul de Jupar.
10 KİLOMETRE VARIŞA 5 DAKİKA
10 KM CHEGADA EM 5 MIN
Dün gece Her Falls'ta bir şeyler oldu, dört buçuk kilometre uzaklıkta bir köyde.
Houve uma ocorrência esta noite em Her Falls, uma aldeia a cerca de 5 km para leste.
Olamaz. Üç : En popüler hedef her gün saat 5'ten sonra ortadan kaldırılacaktır.
Três : o alvo mais popular será eliminado depois da 17h, diariamente.
- Evet ama onun öldürülmesine sebep olacaklar. - 5'ten önce ona ulaşmamız lazım.
- Sim, mas vão matá-la. - Temos de a encontrar antes das 17h.
5'ten önce her şey olabilir.
Tudo pode acontecer antes das cinco.
- 5'ten önce güvenliğinizi sağlayalım.
- Fica em segurança antes das 17h.
5 yıl sonra mı?
Quando? Cinco anos depois?
Ve 5 kilo kokainin bir ton esrara bedel olduğunu anladıklarında kokain işine balıklama atladılar.
E quando perceberam que cinco quilos de pó valiam uma tonelada de marijuana, mergulharam de cabeça no negócio da cocaína.
Ben her sabah saat 5'te uyanırım.
Eu levanto-me às 5h.
30'luğun sokak değerini 2.5 milyona çıkartıyorsun, değil mi?
Tu converte-los em 30 com um valor de rua de 2,5 milhões, certo?
5000 dolarımı istiyorum.
Quero os meus 5 mil dólares.
Kanka sarhoş musun? Kanal 5 Haber'de bu akşam. Yerel gece kulübü Primal'da bir adam, anlaşmazlık sonucu çıkan arbedede vuruldu.
Hoje, no noticiário do Channel 5 trazemos-lhe um relato de um tiroteio na Primal, uma discoteca local.
150 kilometre ötede. 5 dakikaya burada olurlar.
Estarão aqui dentro de 5 minutos.
Sana her zaman düşünmen gerekenin... 5 hamle sonrası olduğunu söyledin.
Sempre te disse que tinhas que pensar... cinco jogadas em antecipação.
Aynı sen 5 yaşındayken Anneler Günü'nde yaptığımız gibi.
Será como o Dia da Mãe quando tinhas cinco anos.
Mesela, kadınların vajinalarından 4 kiloluk objeleri çekip çıkarmak yerine daha güzel şeyler yapabilirdim.
Teria o resto da vida para fazer algo mais elegante do que tirar objectos de 3,5 kg das vaginas de mulheres.
5 tane çocuk, 11 tane torun.
5 filhos, 11 netos.
İşin doğrusu, doğum doktoru olmama sebep olan da buydu 50 yıldır bebekleri dünyaya getiriyorum.
Por isso entrei nesta área, para falar a verdade. Há 5 décadas que trago bebés ao mundo.
Baban 5 yıl önce bir araba kazasında öldü.
O teu pai morreu num acidente de automóvel há 5 anos.
5 için rezervasyonum vardı.
Tenho uma reserva para cinco.
Birim 5-4-9 merkez.
Unidade 549 para a base.
Burası 5-4-9.
Aqui é 549. Estão á escuta?
Beş dakikada bir istifa etmeyi düşündüm.
Queria desistir a cada 5 minutos.
12,5 mikrondu.
Era de 12,5 microns.
En iyi kaşmir bile 13,5 mikrondur. yâni...
Até a melhor caxemira só tem 13,5 microns, então é... - Vicuña.
Babam öldüğünde kaç yaşındaydım? - 5.
- quando o meu pai morreu?
- 5 yaşındaydım.
- 5. Eu tinha 5.
Beş, dört.
4, 5.
Beş ne?
5 o quê?
Rock and roll'dan daha çok sevdigim tek şey bir çekiliş.
HANK 5 CHAMADAS PERDIDAS A única coisa que gosto mais que rock é um sorteio.
- Saat 5'e kadar boş.
- Isto está vazio até às cinco.
İçkiler 5 dolar.
Devias ir até lá, mano.
5 dakika çok cömertçe.
Cinco minutos é suficiente.
Beş dakikamı alır.
Faço isto em 5 minutos.
İşe yarmazsa oradan çık.
- Conta até 5.