Berbat kokuyor traduction Portugais
153 traduction parallèle
Soyunup dökünmemde mahzur var mı? Tişörtüm berbat kokuyor da.
Importas-te se eu ficar à vontade?
- Berbat kokuyor
- Como?
Berbat kokuyor... Hey, hadi. Burası kokuyor, biliyor musun?
Cheira mal aqui, sabias?
- Bir şey yok. Balık falan mı taşıdın sen? Berbat kokuyor.
Já alguma vez tinhas transportado peixe antes disto?
Tanrım, berbat kokuyor.
Deus, isto aqui cheira mal.
Berbat kokuyor.
Que pivete! Vai! Vai!
- Yukarı berbat kokuyor.
- Aquilo tresanda!
- Daha berbat kokuyor.
- Ele cheira pior.
Berbat kokuyor!
Oh, como fede!
Ayakları berbat kokuyor!
Os pés deles fedem!
Çok berbat kokuyor.
Cheira mesmo mal.
O berbat kokuyor.
Ele cheira terrivelmente mal.
Çok berbat kokuyor.
Cheira pior do que sei lá o quê.
Burası berbat kokuyor.
Cheira mal aqui.
Ubaldo geldi, berbat kokuyor.
- O Ubaldo voltou mais fedorento.
Ev berbat kokuyor.
Esta casa tresanda.
Tanrım, burası berbat kokuyor.
Que cheiro!
Öyleyse kedi berbat kokuyor ama siz onu seviyorsunuz.
Portanto, o gato tresanda, mas vocês adoram-no.
Çok berbat kokuyor.
É péssimo.
Yaşlılar berbat kokuyor.
Nunca pensei que os velhos pudessem cheirar tanto a merda.
Burası çok berbat kokuyor.
Além de que cheira pessimamente, aqui dentro.
Burada "Adam berbat kokuyor" diyor.
Diz aqui : "O homem cheira muito mal."
Nefesin berbat kokuyor.
O teu hálito é péssimo.
Berbat kokuyor.
Tem um cheiro nauseabundo!
Ve berbat kokuyor.
E cheira mal que tresanda.
Burasi berbat kokuyor.
Isto tresanda.
O gerçekten de berbat kokuyor!
Ele realmente fede!
Berbat kokuyor.
O cheiro é horrível.
Burası ne berbat kokuyor.
Que fedor aqui dentro!
Harika Saçlarınız Berbat Kokuyor Spor Salonu.
Arena O teu cabelo cheira que é uma maravilha
Homer, nefesin berbat kokuyor.
Homer, estás com um hálito terrivel.
Bu hayvan berbat kokuyor.
- Esse animal está a cheirar mal.
- Berbat kokuyor.
- Cheira mal.
Nefesi berbat kokuyor.
Parece bem domesticado.
Peynir berbat kokuyor. Dur, bekleyin.
O meu queijo cheira mal.
O şey berbat kokuyor.
Essa merda cheira horrivelmente.
Berbat kokuyor.
Opá, esta merda cheira a hemorróidas.
Gürültülü, pahalı, yetersiz, tehlikeli ve berbat kokuyor.
É barulhenta, cara, ineficaz, temperamental e cheira mal.
Karanlık, nemli ve berbat kokuyor ama mühendislik açısından, iyiyiz.
- É escura, húmida e cheira horrivelmente. Mas, do ponto de vista técnico, estamos bem.
Evet ayrıca berbat kokuyor.
Ele também fede, também.
Dışarısı berbat kokuyor, biliyor musun?
Isto aqui tresanda, sabias?
Burası berbat kokuyor.
Tresanda, aqui.
Berbat kokuyu duyuyor musun? Niye kokuyor?
Não sente este terrível odor?
Çok ağır kokuyor. Berbat!
Cheira aqui muito mal.
Berbat sigara kokuyor
Cheira a tabaco.
Berbat bir şey kokuyor.
Ele larga um cheiro horrível.
Berbat kokuyor!
Ohh!
- Berbat kokuyor efendim.
O cheiro é horrível, senhor.
Yani evet yatakta berbatım ama en azından nefesim kokuyor.
Sou uma porcaria na cama, mas pelo menos tenho mau hálito.
Tanrım, berbat kokuyor.
Credo, que fedor.
Yine de bir şey berbat kokuyor.
Mais na realidade cheira mesmo mal.